A Milli Futbol Takımı’nın kahır mektubundan yola çıkıp ligimize dönersek çok da bir şeyin değişmediğini görüyoruz. Türkiye Futbol Federasyonu’nun doğru kararı, Merkez Hakem Kurulu’nun onurlu duruşu ile yeniden yapılanma adına atılan adımı yok sayanlara saygı duymadan güne girelim.
Hani derler ya “Cinayet mahalline önce katıl gider” diye…
İşte öyle bir şey…
Türkiye Futbol Federasyonu talimatı, Merkez Hakem Kurulu kararı ile el çektirilen hakemlerin geriye döndürülmesinin komedisini izledik. Tahkim Kurulu’nun bu anlamsız ve anlaşılmaz kararından sonra fol yok yumurta yok derken, Federasyondaki abinin(!) kulübünden yapılan açıklama tam da katilin cinayet mahalline ilk gelen isim olmasına eş değerdi...
Şimdi gelelim asıl konumuza…
Futbolun gelişmesi için sadece oyunu baz tutup, futbolun diğer argümanlarını yok sayarak ihaleyi teknik adama yıkan ve sahada oynayan futbolcuyu önemsemeyen anlayışın aslında hakemin de en önemli olgu olduğunu görmezden gelmesiyle başladı her şey…
Hakem seminerlerinde boy göstermek için mevcut yapıya yalamalık yapanlarda aslında biliyor ki Türk hakemleri, hakem eskileri ile inatlaşıyor ve kendi kurdukları dünyalarında oyunu gereği gibi oynuyor.
Hal böyle olunca yapıya karşı gelenlerin ucuz argümanı Türkiye Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu oluyor.
Sizin anlayacağınız; ucuz adamların, pahalı restoranlarda boy gösterdiği dönemlerden geçiyoruz.
Kim bu adamlar derseniz onu da diyeyim..
Popülist yaklaşımla kulüpleri yönetenler, gençlik yalanıyla genel müdürlük koltuğunda yıllardır vekaleten oturanlar, Milli takımda koordinatörlük adı altında teknik direktörlük yapanlar ve etkin olmayan kurumda kendilerini değerli gören değersizler…
Konumuz futbol ve futbola değer verenlerse..
Burak Yılmaz penaltı kaçırdı...
İyi ki de kaçırdı…
Ayağına sağlık Burak...
Kaçırmasıydı; devam edecekti…
Kaçırmasaydı; Stefan Kuntz’un eline kadro verilemeyecekti
Ve kaçırmasaydı; Hamit Altıntop istediği gibi at oynatıp, futbolun En’i olmayacaktı..
Gelelim bizim taraflara…
Milli arada heyecan dinmedi..
Bayraklar asıldı, karnaval devam ediyor…
Yürekleri buruk, sevgileri törpülenmiş ve hayale dair hayatı yaşayan insanlar şampiyonluğu bekliyor…
Burnu katmerli, yüreği katranlı ve aklı bir haber insanlara inat yaşıyor bir gözü bordo bir gözü mavi insanlar…
Ve bu insanlar için şampiyonluk sadece bir kupa değil, hayatın ve nefes almanın değeri...
