|
Yazıcıoğlu’nun şehit edildiği helikopter neden FETÖ’cü pilotun kullandığı askeri bir jet ile takip edildi?

Kahramanmaraşta 13 yıl önce bindiği helikopterin bir suikast sonucu düşürülmesi sonucu Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişi hakkın rahmetine kavuşarak şehit olmuşlardı. Eylemden sonra harekete geçen FETÖ militanlarının suç delillerini ortadan kaldırmaya yönelik birçok tertibe giriştiği, enkaza ulaşılmasının, yaralıların sağ kurtulmasının önlendiği, teknik verilerin değerlendirilmediği, arama kurtarmanın yanlış yöne yönlendirildiği, bir arama kurtarma yapılmadığı kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla sabit hale gelmişti. Oysa bu suikast emri terörist başı Gülen tarafından o dönem sözde Hava Kuvvetleri İmamı olan Adil Öksüz’e verilmesi örgüt hiyerarşisine göre normal bir duruma işaret eder. Yazıcıoğlunun ölümüne neden olan suikastta ortaya çıkan delillere göre bölgedeki askeri Jet uçaklarına ilişkin çok kritik bir bilgilere ulaşılmıştı. Hava radar kayıtlarına göre Muhsin Yazıcıoğlu’nun helikopterinin düştüğü an bölgede Malatya 7. Ana Jet Üssü’nden kalkan iki askeri Jet bulunuyordu. Helikopter kazasından önce havalanan askeri jetlerin radar kayıtlarıyla ilgili yapılan incelemede, 4 dakikalık radar görüntülerinin karartıldığı ya da silindiği belirlendi. Radar kayıtlarındaki ilk görüntülerde kaza yerinin 20 kilometre yakınında jetlerin bulunduğu, ancak genel radar hareketlerinin karartılması nedeniyle son görüntülere ulaşılamadığı anlaşılmıştı.

“İki askeri Jet’in Muhsin Yazcıoğlu’nun helikopterine 20 kilometre yaklaştıktan sonra radar kayıtlarının silinmesiyle ilgili Sabah gazetesinde yer alan bilgilere göre askeri Jetler 20 kilometre mesafeye 1 dakika 15 saniyede ulaşıyordu. Eğer radar kayıtları silinmeseydi, askeri Jetler’in Yazıcoğlu’nun helikopterine yaklaştığı açıkça ortaya koyulacaktı. 4 dakikalık radar kaydının, uçakların Yazıcıoğlu’nun helikopterine yaklaşıp geri uzaklaştığı süreye denk geldiği öğrenildi. Helikopterin düştüğü sırada o bölgede bulunan iki askeri Jetin 2 pilottan birinin FETÖ soruşturması kapsamında TSK’dan ihraç edilen FETÖ’cü Ali Armağan olduğu belirlendi. Armağan’ın örgütsel hattını o dönem Hava Kuvvetleri imamı olan Adil Öksüz ve Kemal Batmaz ile iletişime geçmek için kullandığı ve Adil Öksüz’le 152 kez iletişim kurduğunu 30 Kasım 2020 ve bir önceki köşe yazılarımızda açıklamıştık.

AİLENİN AVUKATLARI TARAFINDAN VERİLEN 18 SAYFALIK DİLEKÇEDE ŞOK ÖTESİ GERÇEKLERE İŞARET EDİLMİŞ
Olay günü, olay mahallinde bulunan “HH721, MJ524, HK046” kodlu hava araçlarında yüksek çözünürlüklü birden fazla kamera sistemi bulunduğu, kamera sistemiyle uçuş güzergahlarının görüntülerinin kaydedildiğinin bilindiği aktarılan dilekçede, «Kaydedilen bu görüntüler ile de askeri jetlerin helikopterin etki alanına girip girmedikleri tartışmasız görüntü kayıtlarıyla da tespit edileceği bir vakıadır. Bu nedenle bu araçlardaki görüntü kayıtlarının temini gerekmektedir.
Özellikle “HH721” kodlu askeri jetin, helikopterin etki mesafesine girme ve oluşturduğu türbülansla kasten veya ihmalen düşürme ihtimalinin tartışmalardan arınmış bir şekilde belirlenmesi için bilirkişi kurulunun detaylı teknik verilerle doyurucu rapor hazırlanması gerektiği iddia edildi.

Olay günü, olay saatinden önce helikopterin Sivas’tan kalkıp Çağlayancerit’e geldiği sırada helikopterin yine askeri bir jetle takip edildiği savunulan dilekçede, şu tespitler yapıldı:

“Takip eden jetin pilotunun Ali Armağan adında bir pilot olduğu, bu pilotun FETÖ/PDY örgütüne mensup olduğundan yargılandığı, Hava Kuvvetleri imamı Adil Öksüz’e 152 kez telefon görüşmesinin bulunduğu,
Adil Öksüz’ün evindeki kitaplarda, eşinin parmak izi bulunduğu gözetildiğinde, Adil Öksüz›le yakın görüşme içerisinde olduğu ve bu pilotun yönetimindeki askeri jetin hem Çağlayancerit›e gelirken hem de kalktıktan sonra helikopteri takip ettiği anlaşılmaktadır. Bu hususun detaylandırılarak araştırılmasını, Ali Armağan’ın olay günü ve öncesinde hem telsiz üzerinden hem de telefon üzerinden kimlerle temasta bulunduğu, kalkış iznini kimin verdiği ile ilgili detay araştırma yapılmasını talep ediyoruz. Özellikle «HH721” kodlu askeri jetin, helikopterin etki mesafesine girme ve oluşturduğu türbülansla kasten veya ihmalen düşürme ihtimalinin tartışmalardan arınmış bir şekilde belirlenmesi için bilirkişi kurulunun detaylı teknik verilerle doyurucu rapor hazırlanması gerektiği iddia edildi.
Denmişti
Hava Kuvvetlerinde yapılan keşifte, MY modülü üzerinde tahrifat yapılarak değiştirildiği iddia edilen dilekçede, “Müdahale edilerek dosyaya sunulan
bu hava raporu üzerinden gerçeğe ulaşılması mümkün değildir.
Zira maddi gerçeğin gizlenmesi için eylemi gerçekleştiren örgütlü yapının (FETÖ) bu veriyi değiştirdiği sabittir.” ifadeleri yer aldı.
13 yıl sonra ana soruşturma devam ederken ailenin avukatları davaya bakan mahkemeye ana dosyaya eklenmek ve gereği için 18 maddelik bir talep dilekçesi sundular. Ailenin avukatlarından Selami Ekici, dilekçede belirtilen eksiklikler tamamlanmadan alınacak bilirkişi raporunu kabul etmediklerini vurgulayarak, “Çünkü bu eksiklere rağmen verilecek rapor bilimsel bir rapor olmayacak, hatalı ve yanlış olacaktır.
Özelikle dosyada bulunan bilgi ve belgeler FETÖ/PDY’nin hava kuvvetlerinde etkin olduğu dönemde dosyaya gönderilen bilgi ve belgelerdir. Bu bilgi ve belgelere göre hazırlanacak rapor olayı aydınlatmaktan ziyade karartmaya yönelik bir rapor olacaktır”
değerlendirmesinde bulundu.

Adil Öksüz ile 152 Telefon konuşması yapan 18 sayfalık dilekçede şehit Yazıcıoğlu’nun helikopterini askeri jetle takip ettiği iddia edilen FETÖ’cü pilot Ali Armağan ve Adil Öksüz’ün HTS kayıtlarının incelenmesi bu kez Yazıcıoğlu Suikastını arka planı ile birlikte aydınlatacak mı? İnşallah!

#FETÖ
#Kahramanmaraş
#Adil Öksüz
#Ali Armağan
2 yıl önce
Yazıcıoğlu’nun şehit edildiği helikopter neden FETÖ’cü pilotun kullandığı askeri bir jet ile takip edildi?
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı