|
Patriot, fay hattı ve dünya savaşı..

İran Genelkurmay Başkanı Hasan Firuzabadi, Türkiye"ye yerleştirilen Patriot"ların "dünya savaşına yol açabileceğini" söyledi.

Oldukça abartılı, gerçeklikten uzak, İran ordusuna gaz vermeye yönelik bir açıklama. Eğer Patriot"lar bir dünya savaşına yol açacaksa; birileri de kalkıp, İran"ın yıllardır sürdürdüğü silahlanma, uzun menzilli füze çalışmaları ve nükleer çabalarının "dünya savaşı" çıkaracağını pekala söyleyebilir.

Oysa Türkiye, İran"ın nükleer çalışmalarını her devletin sahip olması gereken "doğal hak" kapsamında değerlendirdi ve bunu bütün uluslararası platformlarda cesurca dile getirdi.

Son aylarda Tahran"dan gelen benzer açıklamaların sayısı arttı. Siyasi ve askeri çevreler, Türkiye"ye, Türkiye üzerinden Batı"ya ağır sözler söylediler. Her açıklamadan sonra da "Bu sözler İran"ın resmi görüşü değil" türü düzeltmeler geldi.

Patriot meselesi Tahran için bir Suriye meselesi değildir. Rusya için de öyle.. Tahran, bu sistemlerin, yarın çıkabilecek bölgesel krizlerde İran"a karşı kullanılacağı ısrarından hiç vazgeçmedi.

Suriye meselesi, Türkiye-İran arasında ciddi kırılmaya yol açtı. İki ülkenin bölgeye ve geleceğe bakışı ciddi biçimde ayrıştı, hızla karşıt kamplara dönüşüyor. Türkiye-İran ayrışması, Doğu-Batı ayrışması ve yeniden yapılanmasının en belirgin çizgisi olarak öne çıkıyor.

Bu yüzden de, aslında Doğu-Batı çatışmasının alt unsurları olan olumsuz birçok gelişme, Türkiye-İran arasındaki krizler gibi yansıyor. Çünkü iki ülke de kendini, içinde bulunduğu ittifak ya da çevrenin cephe hattı olmaktan kurtaramadı. Aksine, her geçen gün bu yönde daha da zemini sağlamlaştırıyor.

Aslında Suriye meselesini de bir "iktidar/rejim değişikliği/özgürleşme" projesinin ötesinde Doğu-Batı çatışmasının bir uzantısı olarak görmek lazım. Bu esaslı gerçeğin dışındaki her gerekçe, elbette birçoğu meşru gerekçeler, kısmen detaydır ya da bir alt unsurdur.

6 Mayıs"ta Doğu ile Batı"nın yeni sınırları üzerine bir değerlendirme yapmış, aslında bölgesel nitelikli çatışmaların büyük çoğunluğunun bu ayrışmaya göre şekillendiğini söylemiştik: Kafkaslar, Türkiye-İran sınırı, Suriye-Irak-Doğu Akdeniz, Basra Körfezi"nden Hint Okyanusu"na açılan koridor, yeni şekillenmeye başlayan Doğu-Batı ayrışmasının sınır çizgisi oluyor. Biz buna "sınır" diyelim siz "cephe" anlayın. ABD ya da Avrupa Birliği"nin bölgeye bakışında cephe hattı Türkiye-İran sınırıdır.

Soğuk Savaş döneminde Doğu Batı sınırı Bağazlar"dı. Yeni dönemde, özellikle Avrupa"nın, Avrupa Birliği"nin sınırı Boğazlar"dan Türkiye-İran sınırına kadar Doğu"ya itildi.

Öyleyse bu sınırın Batı tarafı yeniden dizayn edilecek demektir. Bu yapılıyor olmalı ki, birçok ülkede derin değişimler, dönüşümler izleniyor. Elbette bu dönüşümleri, tamamen birilerinin dizaynı ile anlamıyoruz anlamak istemiyoruz. Bölgenin kendi içindeki değişim arzusu ile Doğu-Batı kırılmasının yol açtığı sarsıntı birbirini besliyor sanki.

Siyasi, ekonomik ve teknolojik olarak, insan gücü olarak hızla yükselen Doğu"ya da yüzümüzü döndürmek zorundayız. Bu, belki yüzyıllar sonra bir ilk olacak ama geleceğin dünyası da burada kurulacak.

Çatışmaları veya değişimi tetikleyen sadece Doğu-Batı sınırındaki değişim değil. Bölgesel düzeyde, bölgenin kendi iç düzeninde de kırılmalar yaşanıyor. Arap-Fars çizgisi İran-Irak sınırından Irak-Suriye sınırına çekildi. Sekiz yıl süren İran-Irak savaşı, bir Arap-Fars savaşıydı. Irak, özellikle ABD işgalinden sonra İran"ın nüfuz alanına girdi.

Şimdi Suriye üzerinde yürütülen güçler mücadelesinin, elbette birçok boyutu var ama nitelik itibariyle bölge için bir kırılmanın ürünü. Hem Arap-Fars savaşı hem de Doğu-Batı mücadelesi. Irak"ın İran nüfuz alanına girmesinden sonra Suriye"nin İran nüfuz alanından çıkarılmasının mücadelesi veriliyor.

Muhtemelen de Suriye, İran etkisinden çıkarılacak. Bu konuda ciddi bir kararlılık sergileniyor.

Bölge içi kırılma şimdilik kimlik üzerinden yürütülüyor. Mezhep kimliği en baskın yönlendirici. Güçler, kitleleri bu kimlikler üzerinden yönetiyor. Ancak kimlik çatışması, bir süre sonra kaynaklar üzerinden çatışmaya ardından da bölgesel liderlik üzerinden mücadeleye dönüşecek.

İran Genelkurmay Başkanı ya da diğer yetkililerin, "Dünya savaşı çıkar" türü sözlerini Patriot"lara bağlamaları çok da anlamlı değil. Derin, sınırsız, örtülü bir dünya savaşı zaten yaşanıyor. Bu savaşın, Patriot meselesi gibi daha onlarca göstergesini sayabiliriz.

Şüphesiz bunlardan bir kısmının altında İran"ın imzası olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.

٪d سنوات قبل
Patriot, fay hattı ve dünya savaşı..
Rabbine hasım kesilen insan!
Sosyal çürüme yazıları 8: Sıkıntı yok cumhuriyeti
Belirsizlik ‘algılamayı’ öldürür
Reisi’nin manidar ölümü
İran bu sancılı günleri nasıl atlatacak?