|
Tahrir isyanı, "karşı devrim"

Tahrir bir isyandır. Varolan dünya sistemine, bu sistemin bölgede oluşturduğu statükoya, adaletsizliklere, fakirliğe, onursuzluğa karşı direnişti.

Tahrir, sadece Mısır"ı değil, bütün Arap kuşağını, İslam kuşağını değiştirecek bir ışık yaktı. Bu kuşakta yeniden kurulmak istenen 20. yüzyıl tarzı yapıların önünü kesti, bölge insanına yol açtı, ışık verdi. Yüz yıldır devam eden siyasi çevreyi değiştirmenin bölge insanının elinde olduğunu gösterdi.

Bu yönüyle geleceğin tarihinde dünya değiştiren olaylardan biri olarak kayıtlara geçecektir. Tahrir söylemi, bölgeyi hatta dünyayı değiştirmeye devam edecektir.

Mısır"da ilginç gelişmeler oluyor. Bölgede ve dünyada popülaritesi hızla yükselen Devlet Başkanı Muhammed Mursi"nin ordudan sonra yargıyı hedef alan düzenlemeleri, Tahrir meydanını böldü.

Hüsnü Mübarek"e direnenler, onu tasfiye edenler şimdi birbirlerini suçluyor. Günlerdir Tahrir"de Mursi"yi hedef alan gösteriler oluyor, Mursi"nin Mübarek"leştiği iddiaları dile getiriliyor, tek adamlığa isyan çağrıları yapılıyor.

Mursi"yi iktidara taşıyan toplumsal kesimler, Ortadoğu"nun en güçlü örgütlü muhalefeti olan Müslüman Kardeşler, bir tür iç çatışma endişesiyle sessiz duruyor, yüzbinleri Tahrir"e yığma gücü varken oldukça dikkatli hareket ediyor.

Mursi, diktatörlüğe mi gidiyor?

Mısır, bir iç çatışmaya mı sürükleniyor?

Mısır"da bir "karşı devrim" mi tezgahlanıyor?

Hemen belirtelim; Tahrir"de isyan ateşini ilk yakanlar Müslüman Kardeşler değildi. Onlar belli bir süre bu gösterileri katılmayıp sessiz bekledi. Müslüman Kardeşlerin katılımı ile sonuç alındı ve Mübarek gitti.

Tahrir"de bugün Mursi"ye karşı duranların kötü niyetli olduklarını düşünmüyorum. Daha özgür, daha demokratik bir Mısır istediklerini biliyoruz.

Ancak Mısır, köklü bir değişim yaşıyor. Asıl zorluk Mübarek gittikten sonra başladı. Bir ülkeyi, sistemi değiştirmek, yerli yerine oturtmak kısa sürede başarılabilecek, kolay bir iş değil.

Bunu anlamak lazım. Mısır"a zaman verip gelişmeleri izlemek lazım. Hem olayın başka ve çok ciddi boyutları var.

Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schultz, Mısır"a siyasi ve ekonomik yaptırım çağrısı yaptı. Böyle bir tavır hiç akıllıca değil ve bölgedeki özgürlük rüzgarını tersine çevirmeye ayarlı bir çağrı gibi duruyor.

Ülkede ciddi siyasi bölünmeye yol açacak, bölünmeyi sokaklara taşıyacak (ki bunlar kısmen oldu) ve tehlikeli gelişmelere kapı aralayacak bu tür açıklamaların sorumlu bir davranış olmadığı açık.

Tahrir"in ilk günlerini hatırlayalım: İç çatışma denendi. Kiliselere bomba konuldu, insanlar öldü. Müslüman-Hristiyan çatışmasına yatırım yapıldı. Daha sonra, hem de Mübarek döneminde, bu provokasyonları yapanların İsrail istihbaratıyla bağlantıları tespit edildi ve bu insanlar tutuklandı.

Müslüman ve Hristiyan liderlerin sağduyulu davranışlarıyla bu tezgah boşa çıkarıldı.

Şimdi sanki benzer bir senaryo deneniyor. İslamcıların iktidara gelmesinden duyulan rahatsızlık gizlenerek ülkede iç bölünme tahrik ediliyor, bir tür "karşı devrim" senaryosu uygulanıyor.

Böyle devam ederse, kriz, Tahrir"de gösteri yapanları da aşıp, Hristiyanları ve diğer bazı siyasal çevreler harekete geçirilerek Müslüman Kardeşler"e yönelik açık kampanyaya dönüştürülecek.

Arap Baharı Mısır"dan ilham alıyor. Arap baharı sonrası iktidara gelenler bölgenin örgütlü muhalefetini oluşturan Müslüman kardeşler ekolünden. Bütün bölgede İslamcı çevrelerin iktidara gelmesinden kimlerin rahatsızlık duyduğunu, ne tür endişeler taşıdığını herkes biliyor.

20. yüzyıl yapılarının dönüştürerek devam etmesini isteyenler belki de yeni yeni devreye giriyor.

Ama bu dalga kolay önlenebilir değildir. Bu dalga sadece Mısır, sadece Müslüman Kardeşler, sadece Mursi değildir.

Rüzgar bir kere yön değiştirdi ve böyle de devam edecek. Rüzgarın önüne geçmek isteyenler, ancak ve ancak, kanlı Cezayir senaryosunun belki biraz daha yumuşak halini göze almak zorundalar.

Bu da üstesinden gelinemeyecek, yönetilemeyecek bir krizdir ve zayıf bir ihtimaldir.

Devrim devam edecek ve yakın gelecekte bölgenin siyasi iklimini tamamen değiştirecektir. Mısır"ın bu krizi aşacağına, iç bölünmenin önüne geçeceğine dair kuşkumuz yoktur.

11 yıl önce
Tahrir isyanı, "karşı devrim"
Garip bir manzara: ‘Bir tarafta kravatlı diğer tarafta tulumlu temizlik elemanları!’
Kuklaları oynatan Derin Kuklacılar?
‘Susadım çeşmeye varmaz olaydım’
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…
Ankara’da vekâletler çekişmesi