26 Temmuz 1941'de ABD hükümeti Birleşik Devletler’deki Japonlara ait finansal varlıkları dondurdu. Amerikalı tüccarlar artık Japon işletmelerinden ve firmalarından dolar kabul etmeyerek neredeyse tüm ticareti durdurdu.
Bunun evvelinde Japonya'nın kurduğu ittifaklar ve Fransız Çinhindi’ne saldırmasına tepki olarak 26 Eylül 1940’ta hurda demir malzemelere ABD tarafından ambargo konulmuştu; Uçaklar ve metaller üzerine birkaç yıl evvel konan ambargolar etkisizdi çünkü Japonya bu malları önceden stoklayabiliyor ya da başka yollarla tedarik edebiliyordu.
Ancak Japonya'nın kendisi için tedarik edemediği tek mal petroldü ve Japonya Kaliforniya'nın en büyük dış petrol tüketicisiydi.
GEACPS, Ağustos 1940'ta Japon Dışişleri Bakanı Yōsuke Matsuoka tarafından kamuoyuna resmen duyuruldu. Duyuruda, Asya'nın ekonomik, siyasi ve askeri olarak birleştirilmesini öngören “Asyalılar için Asya” fikri şeklinde tanıtıldı
Bu, Japonya'nın Mançurya'dan Hollanda Doğu Hint Adaları'na kadar uzanan ve Çin, Fransız Çinhindi bölgesi, Tayland ve İngiliz Malaya'yı uydu devletler olarak içeren kendi kendine yeten bir imparatorluk anlamına gelen ideolojik yeni düzeni olacaktı.
Bu fikre altlık olarak şunu da ifade edebiliriz; Batılıların Asyalılara karşı ırksal ve etnik önyargıları nedeniyle Japonlar kendilerine adaletsiz davranıldığına inanıyor ve Batı'nın Asya ülkelerini sömürgeleştirmesine ve Amerika Birleşik Devletleri ve diğer Batı ülkelerinde Asyalılara karşı ayrımcı yasalara ve duygulara tepki duyuyorlardı.
Hepimizin aşina olduğu baskın işte bu süreçten hemen sonra gerçekleşti; 7 Aralık 1941 sabahı saat 7:02'de, Hawaii'nin Oahu Adası'na yerleştirilen bir ordu mobil radar birimi yaklaşan uçakların sinyallerini aldı.
Radarı kullanan iki asker Ordu Genel Bilgi Merkezi'yle temasa geçti, ancak oradaki görevli subay onlara sakin olmalarını söyledi; uçaklar muhtemelen Kaliforniya'dan gelen Amerikan B-17'leriydi. Aslında bunlar Hawaii'nin 200 mil kuzeyindeki altı uçak gemisinden kalkan Japon uçaklarıydı.
Yukarıda kısaca özetlediğimiz haliyle ABD-Japon yakın tarihi birçok noktada günümüzün ABD Çin ilişkilerini anımsatmakta hatta paralellik göstermektedir.
Çin kendi refah küresini hızla yaratıyor.
Hatasını anlayan ABD’nin verdiği “Molada” daha iyi çalışması lazım yoksa son çare kaba kuvvet tüm dünyaya kötü günleri getirebilir.
İç meseleler Türkiye’nin yoluna döşenilmiş mayınlar. Türkiye bunları atlatacak devlet aklına ve operasyonel hükümetine sahip.
Küresel ve bölgesel okumaları dikkatlice yapıyor. Atılan adımlar tüm tahriklerden uzak, teenni içerisinde.
Küresel kırılmaların günübirlik etkisine girmeden, konuları Doğu-Batı ekseninin ötesinde kendi coğrafyasının her noktasının nabzını tutarak değerlendiriyor. Artık geri dönüş yok; Türkiye birleştirici güç oldu. Bunu anlayan bölge ülkeleri refaha kavuşacak aksi tutumda olan ülkeler istikrarsızlığa yol alacak.
ABD bunun farkında, Türkiye ile iş birliği soğuk savaş döneminden önemli hale evriliyor. ABD’nin kendine çeki düzen verme çabası, yeniden yeşillenebilecekse, kendini budamasına katkı sağlayacak az sayıda ülkeden biri Türkiye’dir. Trump bunun farkında…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.