İnanmayacaksınız ama, bir mucize oldu.. Önceki gün, "Hürriyet" gazetesinin önemli bulup haber yaptığı şempanze türü maymun, konuşmaya başladı..
Nasıl gerçekleşti bu mucize?
Maymuna (adı Kuki), kendisini 1''inci sayfadan haber yapan Hürriyet gazetesini gösterdim.. Epeyi zamandır Türkiye''de bulunduğu için, herhalde dilimizi öğrenmiş olmalı ki, başlıkları görünce, "uh... uh" diyerek, hayret ifade eden sesler çıkardı.. Erbakan''ın hapis cezasından ve Kemal Sunal''ın cenazesinden sonra, üçüncü en önemli haber konusunun kendisinin olması, onda şok etkisi yarattı..
Bozuk bir maymun aksanıyla, konuşmaya başladı..
- Bu çok güzel bir gazete.. Bu gazetede çok iyi gazeteciler var, belli, dedi..
Maymunun konuşması beni şaşırtmıştı..
Ama bir "Hürriyet" okuyucusu olduğum için, böyle şeylerin olabileceğini biliyordum..
Şaşkınlığımı yenip, sorular sormaya başladım..
Aramızda, şu soru-cevaplı konuşmalar geçti..
SORU- Sayın maymun.. Önemli bir yaratık olmanın, sizde yarattığı etkiler nedir?
CEVAP- Önemli olan, Hürriyet''e haber konusu olmamdır.. Bu gazete, ciddi, laik bir halk gazetesi. Demek ki beni kendilerine yakın buldular.. Ayrıca ben de, bir 28 Şubatçıyım.. Ben de, basının kartelleşmesinin, ülke yararına olduğuna inanıyorum.. Ben de pazar günleri havadan-sudan yazıp, bunları entellektüel olmanın gereği sanıyorum.
SORU- Sayın maymun.. Demek hiç konuşmadan, sadece izleyerek ülkemizi gözlemlediğiniz günlerde, böyle şeyler düşündünüz?
CEVAP- Evet.. Hep "Bir gazeteye yönetici olabilir miyim", diye düşündüm o sessiz günlerde.. Siz Türkler, "sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur" diyorsunuz.. Benim vücudum çok sağlam. Olimpiyat şampiyonu jimnastikçiler, benim çevikliğim yanında, felçli yaratıklar gibi kalır. Ben de, bu sağlam vücudumun üzerinde duran kafamı, bir gazete aracılığı ile, insanlığın hizmetine sunmak istiyorum..
SORU- Bir gazeteye yönetici olsaydınız, ne gibi projeleri hayata geçirirdiniz?
CEVAP- Gazetenin tirajı artmayınca, onu bakkallarda, marketlerde bedava dağıttırırdım.. Sonra da bu bedava dağıtılan gazeteleri, tiraj rakamına ekleyip, bakkallardan reklam isterdim. Sonra durmadan promosyon kampanyaları düzenlerdim.. Bir de, gazeteyi cazip kılmak için, her konuyu paparazzi haberciliğine konu ederdim..
SORU- Sayın Maymun.. Büyük bir gazeteyi yönetmek bu kadar kolay mı?
CEVAP- Gazete yöneticisi olmak için, bir canlının aurası olmalıdır.. Yani havalı olmalıdır bir genel yayın müdürü.. Tabii biraz da, kolay eğilip, bükülür olmalıdır.. Hem Avrupa Birliği''ni övmeli, hem de askeri darbelerin meşru olmasını savunabilmelidir. Bir maymun olarak, ben bu kıvraklığa ve çevikliğe fazlası ile sahibim.. Bazan benim de belkemiğim yok zannedebilirsiniz..
SORU- Ama gazete yöneticisi olmak için, gazeteciliği bilmek yetmez ki.. Ankara''da teşvik almak var.. Özelleştirmeden pay almak var.. Bankacılık meseleleri var..
CEVAP- Bu gibi işleri, en iyi maymunlar takip eder.. Çünkü biz, kıvrak yaratıklarız.. Siyasi şartlara en iyi biz uyum gösteririz.. İktidarların kapıları bize kapatılınca, bacadan, damdan girebiliriz.. Yani lafı uzatmayalım.. Ben yayın yönetmeni olmak istiyorum..
SORU- Ama gazetecilik deneyiminiz hiç yok..
CEVAP- Beni haber yapıp, asparagas başlık atmak için, gazetecilik deneyimi mi gerekir yani? Maliyetin altında fiyatla gazete satmak için mi, deneyim gerekiyor?. Ben de "28 Şubat"ı meşru ve haklı buluyorum.. Bu yeter bir gazeteyi yönetmeye...
ŞAKA
Ama ne ekonomi!.
Türk ekonomisindeki gelişmeler, çeşitli kesimleri, farklı biçimde ilgilendiriyor..
Bu arada "para" da, iki cephede bekleyiş içinde..
Bizde "para"ya, bazan "sermaye", bazan "tasarruf" deniliyor..
Sermayesi de, tasarrufu da olmayanların adı ise, "büyük çoğunluk"..
Şimdi "küçük tasarruf sahipleri" ile "büyük çoğunluk" elele.. Çünkü hem faizler, hem ücretler iniyor..
YARATICILIK
Ankara''ya amblem üretelim!..
"Ankara''nın amblemi ne olacak?" sorunu da, ülkemizi ciddi biçimde etkileyen konular arasında.. Ankara Belediyesi, bu amblemi belirlemek için, 27 Ağustos''ta bir referandum yapılmasına karar verdi.. İçişleri Bakanlığı''na göre ise, Belediye''nin böyle bir yetkisi yok..
Bildiğiniz gibi, 1995''te Ankara Belediye Meclisi''nin aldığı bir kararla, cami kubbesi ve minarelerinin bulunduğu, altında ve üstünde yıldızlar bulunan bir amblemi seçmişti Ankara.. Bu amblem, Ankara Valiliği tarafından onaylanmadı..
Mevcut eski amblem ise, rahmetli heykeltraş Nusret Suman tarafından yaratılan "Hitit Güneşi"..
Aslında, bu 26 Ağustos referandumuna, sadece iki amblemin seçenekler olarak sunulması yetersizdir..
Hepimiz kafamızı çalıştırıp, alternatif amblemler üretmeliyiz referanduma kadar.. Neticede bir güzellik yarışmasına bile kaç tane lolita giriyor, çoğulculuğu bir hayat tarzı olarak benimsemiş ülkemizde..
Bana göre, Ankara''nın amblemi şöyle olmalıdır.. Önereceğimiz tablo, şöyle olabilir:
- Çankaya''nın nizamiyesinden giren, kırmızı plakalı Mercedes''ler.. Fonda M.G.K ve İMF amblemleri.. Bir köşede, ensesinde Hüsamettin Özkan''ın yüzü bulunan Ecevit.. Ön planda, tatil yapan milletvekilleri..
