|
Kim bu cennet vatanın uğruna…

Bir film kahramanı olarak Batman, pek çok kişinin bildiği bir figür. Dünyanın neresinde sorulsa, tanımayanların sayısı mutlaka az çıkar.

Şehir olarak Batman ise pek bilinmez. Kendi ülkemizde bile.

Bilenlerin de bir kısmı yanlış kanaat sahibidir.

Niçin böyledir?

35 yıllık hayali bir kahraman, yüz binlerce insanın yaşadığı bir şehirden nasıl daha çok öne çıkar?

Sebep, tanıtım olsa gerek.

Amerikan sinemasının baskın yanı ve ona bağlı olarak popüler kültürün etkisi, bu örnekte ete kemiğe bürünmüş şekliyle karşımıza dikiliyor.

*

Bir zamanlar Beşiri’ye bağlı İluh isimli ufak bir köy iken, bölgede petrol bulunmasıyla hızla büyüdü ve Batman adıyla önce ilçe, sonra il oldu.

Ülkemizin en hızlı büyüyen ve aynı oranda gelişen şehri Batman’ın tarihi, yüz yıldan az olsa da geniş caddeleri, modern yapıları, güler yüzlü insanıyla, ziyarete gelenleri mutlu eden bir şehir.

Takdirle karışık biraz da hayret söz konusu tabii.

*

Batman yeni bir şehir ama çevresindeki eserlerin tarihi çok eski.

12 bin yıllık geçmişe sahip Hasankeyf en meşhuru.

Batman’a yarım saat mesafedeki Hasankeyf ilçesi, Ilısu Barajı’nın suları yükselince sular altında kaldı.

Eski yerleşim yerindeki evler istimlâk edildi, yan tarafındaki yamaca yeni evler yapıldı.

Su altında kalacak tarihî eserler ise tek tek yukarı taşındı.

Zeynel Bey Türbesi’nin bütün hâlinde taşınmasını ekrandan heyecanla izlemiştik.

İmam Abdullah Türbe ve Zaviyesi, Er-Rızık Camisi, Artuklu Hamamı, Sultan Süleyman Koç Camisi, Eyyubi (Kızlar) Camisi ve kale girişin büyük kapısı taşınan eserler arasında. (Foto safari diyarı.)

*

Eski Hasankeyf’te doğup büyüyenler için, evlerinin ve sokaklarının suya gömülmesi, elbette iç burkan bir gelişmedir.

Yeni Hasankeyf daha modern, daha geniş, daha düzenli.

Çocukluk hatıraları, oyun oynanan sokaklar, her birinin üstünde ayak izinin olduğu kaldırımlar, dalına çıkılan ağaçlar, hep birden çekmiş gitmiş, sadece hafızada ve eski fotoğraflarda kalmıştır.

İyi bilirim o hâli.

Hatta ‘istimlâk’ kelimesini duyduğumda yay gibi gerilirim.

Ama öte yanda başka gerçekler var.

Enerji için, dünyanın her tarafında ülkeler birbiriyle savaşıyor, gözümüzün önünde.

*

Batman’da bu yıl dördüncü kitap fuarı düzenlendi.

Biz de o çerçevede şehri ziyaret ettik.

İlk gün şehir merkezinde, ikinci gün Gercüş’te konakladık.

Davet edilen yazarlar için birer mihmandar görevlendirmişlerdi.

Benim mihmandarım Vakıfbank Anadolu Lisesi Müdürü Caner Tekin’di.

Onunla hem şehri ve çevresini gezdik, okulları ziyaret ettik, öğrencilerle sohbet ettik, hem de güzel insanlarla tanıştık.

Batman Millî Eğitim Şube Müdürü Abdürrahim Kusen, Hasankeyf Millî Eğitim Müdürü Edip Kocaman, şair yazarlar Behçet Gülenay, Veysi Bulut, Ferit Sertkaya, Eda Bildek, Erdal Şahin ve daha birçok kişiyle kısa sürede kardeş olduk.

Gittiğimiz diğer okul, Gazi Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi oldu. Gençlerin gözlerinde istikbal vardı.

“Sıradışı okuyanlar” ödülü sahibi Mehmet Sait’i de unutamayız elbet. Şiir yazıyor, saz çalıp türkü söylüyor. Aynı zamanda sporla meşgul. “Okumak bana insanlığı kazandırdı” diyen bir genç.

*

Kısıtlı zaman içinde Batman ve çevresini Fahri Tuna’yla beraber dolaştık.

Hayranlıkla seyrettiğimiz Malabadi Köprüsü’nden ayrılmak inanın çok zordu.

Muhteşem köprünün mülkiyeti tartışmalı ama resmî kayıtlara bakınca, Batman topraklarında yer alıyor.

Ötesi çok mühim sayılmaz. Her şekilde vatan toprağı. “Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda…”

*

Bir şehre giderken, oranın nesi meşhur diye merak edilir ve dönüşte hediye götürmeye çalışılır.

Batman’ın petrolü meşhur diye bildiğimizden, gelirken bir bidon petrol mü götürsek diye şaka yapıyorduk.

Meğer insanı daha öndeymiş.

O sebeple karar verdik ki buraya “iyi insanlar diyarı” demek en münasibi.

#Batman
#Hasankeyf
#Ilısu Barajı
2 yıl önce
Kim bu cennet vatanın uğruna…
Mustafa Koç’un örtüsündeki sır
Cömertlik üzerine iki kıssa
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!