|
PKK ve IŞİD’e kim silah ve insan kaynağı sağlıyor?

12 Mayıs gecesi Diyarbakır'ın Sur ilçesine bağlı Sarıkamış köyünün Dürümlü mezrasında gerçekleşen korkunç patlamanın nedeni, PKK'nın Diyarbakır'a doğru 15 ton patlayıcıyı taşıdığı kamyonun infilak etmesiydi. Devasa patlama yolda 35 metre çapında 5 metre derinliğinde bir krater açmış, 13 sivili katletmişti. PKK terörünü aklama çabalarına aşina olduğumuz medyanın haberi veriş şekline bakarsanız Dürümlü yoluna meteor çarpmış olabilirdi, ama patlamanın sorumlusu PKK olamazdı. Neden sonra PKK'dan açıklama geldi; örgüt, katlettiği köylüleri 'işbirlikçi' olmakla suçlarken, kamyonu engellemeye çalıştıkları için patlamanın meydana geldiğini iddia etti. Doğru ya, 15 ton patlayıcı Diyarbakır'a kesin hafriyat çalışması için götürülmekteydi; Sarıkamış köyünün tamamı son seçimlerde oyunu HDP'ye vermişti ama onlar 'işbirlikçiydi', 'haindi'.



PKK'nın özrü kabahatinden açıklaması doğruysa, bir başka yerde gerçekleşmesi planlanan korkunç bir terör saldırısını önlemek için can verdi Dürümlü'nün 13 evladı; yalansa terör saldırısının birinci hedefleriydiler. Poşetlere konmuş insan kalıntıları hepi topu 60 kilo etti, Salı günü toprağa verildiler.



Kamuoyunun gözüne 'ifade özgürlüğü', 'öz yönetim' vs diye bir perde çekip seçici geçirgen bir gölge oyunu oynatan gazetecilerin, aktivistlerin ve akademisyenlerin gözünde onların yaşam hakkı önemsizdi; onlar için yayınlanacak bir bildiri yoktu. Bir yıldır hız kesmeyen PKK saldırılarına gık demeyen uluslararası medya da PKK sol şeritte giderken kaza yapmış gibi verdi korkunç patlama haberini. Acaba adı Dürümlü değil de Kobani olsaydı, kamyon PKK'nın değil de IŞİD'in olsaydı ne olurdu?



Kobani demişken... Kilis'in adını Kobani diye değiştirsek mi acaba? Kendi nüfusundan daha fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Kilis, Ocak ayından beri IŞİD'in attığı Suriye envanterine kayıtlı en az 75 Katyuşa füzesinin hedefi oldu ama Kobani için kıyamet kadar açıklama yapan IŞİD karşıtı koalisyondan ve Obama yönetiminden Kilis için henüz kayda değer bir cümle dahi gelmedi. 20'den fazla insanın hayatını kaybettiği Kilis, Türkiye'ye karşı kullanışlı olmadığı için olsa gerek, bir Kobani etmiyormuş.



Dürümlü ve Kilis'te olanları anlamak için geçen haftanın iki kritik haberine bakmak faydalı olabilir. Biri Çukurca'dan... PKK'ya yakın sosyal medya hesaplarından yayımlanan bir videoda, bir PKK'lının omuzdan atılan ısı güdümlü füzeyle (MANPADS) TSK'ya ait Kobra tipi helikopteri düşürdüğü görülüyordu. Uzmanların Rus yapımı 9K38 Igla olduğunu söyledikleri füze sistemi, hani şu Boğaz'dan geçen Rus savaş gemisinin güvertesinde şov yapan Rus askerinin omzunda taşıdığı bataryanın aynısı...



Diğer haberse Reuters'dan... Reuters bazı görgü tanıkları ve itirafçıların iddialarına yer verdiği haberinde Rusya'nın, 'cihadçıları' Türkiye üzerinden Suriye'de savaşmaya veya Avrupa'da IŞİD' katılmaya gönderdiğini söylüyor. Habere göre yeni bir isimle pasaport düzenlenen ve tek yönlü uçak bileti tedarik edilen kişiler, “ya gidersin ya da tutuklanırsın” diye tehdit ve de teşvik ediliyor. Şaşırtıcı değil, zira sonbaharda bu köşede, Rusya'nın “Savaşmak mı istiyorsun? Peki savaş, Ama burada değil Suriye'de,” diyerek radarına takılan 'potansiyel tehditleri' Türkiye üzerinden Suriye'ye göndererek IŞİD'e katılmaya teşvik ettiklerinden bahsetmiştik. Daha ötesi bunun sadece Ruslara özel olmadığını, Batılı istihbaratların da Suriye'yi, 'radikalleri' tehdit ve teşviklerle gönderip 'Açlık Oyunları' misali bir ölüm kapanına sokacakları bir fırsat olarak gördüğünü yazmıştık. Bunun doğruluğunu, iki yıl önce Türkiye'yi yabancı savaşçılara Suriye'ye geçiş imkanı sağlamakla suçlayan Batılı kaynak ülkelerin, ellerindeki istihbaratı Türkiye'yle paylaşmaması da göstermekteydi zaten.



Özetleyelim: IŞİD Türkiye'ye saldırırken Suriye envanterine kayıtlı füzeleri kullanıyor. Çukurca'daki PKK'lının elindeki MANPADS Rus yapımı. Daha önce de Amerikan Javelin ve Alman Panzerfaust roketatarlarının PKK'lıların ellerinde olduğuna dair fotoğraflar medya ve sosyal medyaya yansımıştı. Dürümlü'de patlatılan kamyondaki 15 ton patlayıcı, bugüne kadar ele geçirilen tonlarca silah, patlayıcı ve mühimmatın yanı sıra yeni nesil yüksek teknoloji silahlar Türkiye'yi hedef alan terör örgütlerinin elinde. Türkiye'yi yakın zamana kadar IŞİD'le yeteri kadar mücadele etmemekle, hatta IŞİD'e destek vermekle suçlarken şimdi PKK'yla da aşırı mücadele ettiği için eleştiren, PKK'ya PYD'ye verdikleri meşruiyet üzerinden ofis açtıran, çadır kurduranlar, bir yandan PKK'ya silah desteği sağlıyor; öte yandan IŞİD'e yabancı savaşçı katılımını teşvik ediyor, kaç kez haberlerine rastladığımız üzere Suriye ve Irak'a gönderdikleri silahlar 'yanlışlıkla' IŞİD'in eline geçiyor. Diğer tarafta PYD/YPG'ye IŞİD'le savaşıyor bahanesiyle sağlanan silahlar, Kamışlı'dan Nusaybin'e kazılan tüneller ya da HDP'li vekil Faysal Sarıyıldız'ın eskortluğu gibi vasıtalarla Suriye'den Türkiye'ye geçiriliyor, PKK'nın Türkiye'ye karşı yürüttüğü savaşta kullanılıyor.



Açıkçası resmin bu kadarı bile, söyleyince komplo teorisiymiş gibi görünen 'yedi düvel yine bir olmuş ve terör örgütlerini maşa yaparak Türkiye'ye savaş açmış' iddiasının gerçekliğini deşifre ediyor. Yaralarımız çok, kan revan içindeyiz belki; ama yıkılmadıkça ve ayakta durup karşı koydukça terörü besleyen şer ittifakı her geçen gün biraz daha aydınlığa çıkıyor.


#PKK
#IŞİD
#Dürümlü
#Kobani
8 yıl önce
PKK ve IŞİD’e kim silah ve insan kaynağı sağlıyor?
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü
‘Korkuluk’…