İki yaşındayken İtalyan "Balotelli" ailesi tarafından evlat edinildi. Çocuklarının futbola yeteneği olduğunu gören Balotelli ailesi Mario için büyük bir kent olan Concesio"ya taşındı.

Futbol oynamaya 5 yaşında San Bartolomeo takımında başladı. 12 yaşında Lumezanne takımına gitti. 14 yaşında A takıma yükseldi. 15 yaşındayken Lumezanne ile Serie C1"e yükselen takımın ilk on birinde oynamaya başladı.

Mario oynadığı futbolla Fiorentina ve İnter"in dikkatini çekmişti bile. İki ünlü takımın Mario Balotelli için girdikleri yarışı Mavi-Siyahlı İnter kazandı ve genç futbolcu yeni takımına transfer oldu.

Mario Balotelli, İnter A takım formasını 16 Aralık 2007 tarihinde giydi. Mancini onu Cagliari maçının son dakikasında oyuna aldı. 17 yaşındaki Balotelli Cagliari maçından üç gün sonra Reggina ile oynanan kupa maçına ilk on birde çıktı ve iki gol attı. Seri A"da ilk golünü 6 Nisan 2008 tarihinde Atalanta maçında filelere gönderdi. 4 Kasım 2008 tarihinde Anorthosis"e attığı golle İnter tarihine geçti. Çünkü İnter"in Şampiyonlar Ligi"nde gol atan en genç futbolcusu oldu.

2010 yılında Manchester City takımına transfer olan Balotelli çıktığı ilk maçta golünü atmayı bildi. Buraya kadar anlattıklarımız başarılı bir futbolcu grafiği çizse de Balotelli"nin bir de diğer yüzü var!

İnter takımında oynarken çıktığı bir televizyon programında Milan tişörtü giymesi taraftarları kızdırmaya yetiyordu. Disiplinsiz davranışları sebebiyle İtalya A Milli Takımı"na çağrılmadı. İtalya Kupası finalinde Totti tarafından kovalanarak sıkı bir tekme yemesi, bir TV programında kız arkadaşına mesaj çekerek ayrılması, Manchester City antrenmanlarında arkadaşlarına dart okları fırlatması, Dinamo Kiev"le oynanan Avrupa Ligi maçında rakibine kasti tekme atması, yeterince çalışmadığı için Mourinho tarafından antrenmandan kovulması, U-21 Milli Takım kampına giderken uçağı kaçırması, Roma maçında ırkçı tezahürat yapan rakip taraftara küfretmesi, kaleci Panucci ile dalga geçmesi ise madalyonun diğer yüzü.

Delilik ile dâhilik ince bir çizgiyle ayrılır derler ya Balotelli"nin durumu da bundan ibaret. Burada sadece "Balotelli deli" diyerek işin içinden çıkılabilir, fakat onu bu hale getiren faktörlerde yok değil hani. İtalya"da rakip taraftarların kendisine "Bir zenci asla İtalyan olamaz" seslerini, ismim "Mario Balotelli olmasaydı Bay ve Bayan Barwuah beni asla umursamazdı" demesi, daha ilkokul yıllarında "Beni Afrika"ya geri mi gönderecekler" endişesi belki de Mario Balotelli"yi bu hale getirmeye yetmişti. Ailesinin ve milliyetinin kargaşası içerisinde büyüyen - büyütülen bir çocukluk ve ilk gençlik yılları...

Sonsözü kendisine bırakıyorum:

"Ben siyah bir İtalyan"ım ve derimin rengiyle gurur duyuyorum."

Eyvallah...