Türkiye her alanda güçlü olmalı, Recep Tayyip Erdoğan bu ülkeye lazımdır, gavurdan bize dost olmaz dediğimiz zaman bazı tipler hemen huzursuz oluyor. Bu huzursuzlar taifesini kabaca ikiye ayırabiliriz: Müzmin muhalifler ve tatlı su balıkları. Muhalif tayfa da kendi içinde ikiye ayrılıyor: ne yapsan Ak Partiye ve temsil ettiği değerlere dost olmayacak aşırı seküler radikal laikçiler ve vaktiyle Ak Partiye oy vermiş fakat şimdi o ya da bu sebepten başka bir yerde konumlanıp bulduğu her fırsatta iktidara çakma derdiyle yanıp tutuşan yeni mevzici eski dostlar. Muhalif tayfanın birinci kısmının bu minval hüküm cümlelerinden huzursuz olmaları gayet tabii ve anlaşılır. İkinci kısımdaki eski dostların huzursuzluğu ise bildiğin kabak tadı veriyor. Zira bugün yanında durdukları siyasiler hem eleştirdikleri sistem kurulurken kurucular arasında idi hem bir gün iktidar olsalar bugün eleştirdikleri şeyleri ayniyle yapmak durumunda kalacaklar. Yapabilirler mi, orası şüpheli.

Tatlı su balıkları ise, bizler ne zaman ülkeyi ilgilendiren bir yazı yazmaya kalksak ve ucu bir şekilde siyasete dokunsa ‘siz siyaset yapmayın işinizi yapın çünkü sizi herkes seviyor’ diye diye bizi memleket hakkında söz söyleyemez hale getirmeye çalışan bazısı gayet iyi niyetli dostlar, bazısı bildiğin hinoğluhin dost görünümlü FETÖ v.s. artıkları.

Bu iki tayfanın ilk kısmını huzursuz etmeden, ikinci kısmındaki dostlara samimiyetlerine itimatla, hinoğullarıgillere de buradan size ekmek çıkmaz makamından meramımı anlatabilmek için bu yazıda cümleleri başka bir şekilde kurmaya çalışacağım.

Bir ülke her alanda güçlü olmalı!

Rusya’nın Ukrayna’yı dünyanın gözü önünde istilası gösterdi ki devletler bir noktadan sonra kendi göbeğini kendisi kesmek durumunda kalıyor. Dünyanın şımarık jandarması ABD’nin iş olup bittikten sonra komediden öte geçmeyeceği aşikar birtakım yaptırımları dillendirmekten başka elinden gelen bir şey yok. Haksızlık etmeyelim gerçi, bir de Bay Başkanın tweeti var: “Bu gece Jill ve ben Ukrayna’nın cesur ve gururlu insanları için dua ediyoruz”. Oldu canım!

Amerika’nın hesabı kitabı nedir, Ukrayna’yı Rusya’ya vermekle neyin önünü açıyor, Çin bu işin neresinde gibi soruların cevaplarını uzmanları arayadursun ben tek bir şey bilir tek bir şey söylerim: Bu istila Rusya’ya ne katar bunu zamanla göreceğiz ama Amerika’nın imajından alıp götürdüğünün asla telafisi olmayacak! Göreceksiniz tarihler Amerika’nın çöküşünü yazarken bu dönemin Biden’ı, kitabın ilk paragrafında genişçe bir yer tutacak.

Nato desen bir başka facia. Üyesi olmak için can atan ülkenin istila edilmesine ses çıkaramayışı bir yana görünen o ki üyelerinden birisi benzer bir durumla karşı karşıya kalsa yine eli kolu bağlı oturmaktan başka bir şey yapamayacak.

Jandarmada hayat yok, kolluk kuvvetinin kolu kırık, Avrupa ekmek derdinde ise bir ülkenin Ukrayna olmamak için savunma sanayiinden ekonomisine, tarımından teknolojisine oradan bilmem nereye kadar, her sahada kendisine yetecek büyüklükte olmaktan başka çaresi yok. Hatta caydırıcılık için bundan çok daha fazlasına ihtiyacı var!

Ülkeye lider lazımdır!

Karizmatik, güçlü, dirayetli, cesaretli, samimi ve halkının kendisine inandığı bir lider her ülkeye lazımdır. Bu iş öyle popstarlarla, ülkesini bir alanda ileri taşıma ihtimali olsa da diğer hususlarda temsil kabiliyeti olmayan yarım tiplerle, ajansların PR’larla parlattığı çakma başkancıklarla, nereye ne zaman nasıl eğileceği kestirilemeyen sâbite fukaralarıyla, muhtemel iktidarın yancısı olursam bana da bir parça nimet düşer hesabındaki çakal meşreplerle olmaz!

Duruşu belli, şahsiyetli, net, geldiği yere bakınca gideceği yer kestirilebilen, ufuk sahibi, hata yapabilmesi her insan gibi muhtemel ama ihanet etmeyeceği katiyetle ortada, adam gibi bir lideri olan ülke istila edilemez, edilse de edene zindan olur. Aksi durumda ise uçakla, tankla, tüfekle almaya gerek yoktur ülkeyi; başındakini zaafından, ihtirasından, hevesinden yakaladılar mı zaten geçmişler olsundur.

Gavurdan bize dost olmaz!

Gavura bile olmuyor ki bize olsun. AB kriterlerini uygulayacağız ve ülke güllük gülistanlık olacak, Nato ile aramızı iyi tutacağız ve yaşanacak bir saldırıda yalnız kalmayacağız, ABD ile eskisi gibi olacağız ve başımıza bir iş gelmeyecek demekten bıkmayan papağancıklar artık anlamalılar ki, böyle bir dünya yok!

Uzun sözün kısası; Türkiye, gavuru dostluğa mecbur edecek kadar güçlü olmalıdır ve şöyle bir etrafa bakınca da bu işi başaracak çapta Recep Tayyip Erdoğan’dan başka bir lider yoktur!

Bugün böyle deyişimizden huzursuz olanlar elbet bir gün neyi niçin dediğimizi anlar ve mahcup olurlar.

Meğer ki o gün çok geç olmaya!