
PECS-MACARİSTAN-2010 yılının Avrupa Kültür Başkentleri ilan edilen İstanbul, Almanya''nın Essen ve Macaristan''ın Pecs şehirleriyle birlikte İstanbul 2010 Sinema Yönetmenliği çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz ortak bir proje dolayısıyla Macaristan''ın Pecs kentindeyiz iki gündür.
Yönetmen Aydın Sayman, yapımcı Yılmaz Atadeniz ve oyuncu Selda Alkor''un başında bulundukları TÜRVAK adına düzenlenen “2010 İstanbul-Pecs-Essen Sinemasal Buluşması” projesinin Pecs ayağında bir hafta süren etkinlikleri gerçekleştirmek üzere aralarında projesinin sahipliğini yapan Aydın Sayman ile Türk sinemasının yetenekli genç yönetmenlerinden Ümit Ünal ve nitelikli, düzeyli filmlerin parlak oyuncularından Derya Durmaz''ın da yer aldığı 10 kişilik bir ekiple buradayız.
Pecs''te bize projenin Pecs ayağının yöneticisi Janos Kerensyei rehberlik ediyor… Ve Türk ekibiyle yakından ilgileniyor… Bu akşam mütevazi bir törenle programın açılışını yapacağız Ümit Ünal''ın “Anlat İstanbul” filmiyle…
Pecs''e 30 km uzaklıktaki Zigetvar''da şehit düşen, yalnızca kalbinin gömülü olduğu, II. Selim''in savaş dönüşü askerin moralinin alt üst olmaması ve saltanat kavgasına yol açmaması için kuklasını ata bindirerek, cesedini İstanbul''a götürdüğü Kanuni''nin kabrini ziyaret edeceğiz yarın… Minik, sevimli, asil ve estetik “şiir şehir” Pecs ve Zigetvar gözlemlerimi daha sonra sizlerle paylaşacağım…
Macaristan denilince Budapeşte''den de önce Pecs geliyor akla… Pecs, Romalılardan, Osmanlılardan ve Habsburglardan derin izler taşıyan Macaristan''ın tarihinin, kültürünün, hatta ruhunun attığı, bu ruhun son derece büyük bir özenle yaşatılmaya çalışıldığı nefis bir Akdeniz kenti aslında… Kent Akdeniz''e, Adriyatik''e çok yakın değil ama İspanya''dan İskenderun''a kadar uzanan Akdeniz şeridinin kültürel ve tabiî özelliklerini yansıtması bakımından Macaristan''ın diğer kentlerinden ve bölgelerinden ayrılıyor…
Pecs''in bizim açımızdan önemi büyük ayrıca… Osmanlı, Budapeşte''ye pek özen göstermemiş… “İslâm''ın güçlü öncü kolu, kalesi” ve “Budin Vilayeti” olarak nitelendirilen Budapeşte''ye askerî kaygılarla yaklaşmış… O yüzden en yetkin, en donanımlı, en kudretli yöneticilerini, paşalarını Budapeşte''ye göndermiş…
Budapeşte de çok tarihî ve önemli bir kent; ama Pecs gerçekten çok güzel, tam bir müze şehri andırıyor…
Dün gece şehrin içinde hızlı bir tur yaptık. Bugün de Janos Kerensyei''nin rehberliğinde gece turladığımız Pecs''in insanı sarıp sarmalayan, deniz havasının eşliğinde canlı, yaşayan, adeta nefes alıp veren bir tarih kokan sokaklarında, Macarların gözbebekleri gibi baktıkları, korudukları tarihî mekânlarında gündüz gözüyle bir kez daha dolaştık.
Kiliseden camiye çevrilen ama daha sonra tekrar kiliseye dönüştürülen ve minaresi yıkılan görkemli Gazi Kasım Paşa Camii bütün haşmetiyle, estetiğiyle, yeşil kubbesiyle Pecs''in kent merkezine hâkim… Tarihî Pecs kent alanı trafiğe kapatılmış…
Gazi Kasım Paşa Camii''nin tam karşısına Osmanlılara karşı başarıyla direndiği söylenen Janos Hünyadi''nin bir heykeli ile Hıristiyanlığın Macaristan''a Habsburglarla birlikte mührünü vurduğu incelikli, estetik bir heykel kompleksi yapılmış… Bu iki heykel, Pecs''in, dolayısıyla Macaristan''ın Hıristiyan kimliğini vurgulamak amacıyla Camii''n karşına yerleştirilmiş… Zira Macaristan''lılarda Mohaç, çok derin izler bırakmış ve bugün bile Macarlar, tarih bilinçlerini Mohaç üzerinden canlı tutmaya devam ediyorlar.
Janos Kerensyei, Osmanlıların, halkın gönlünü almak için Camiin yeşil kubbesine Türk hilalinin yanı sıra bir de haç yerleştirdiklerini hatırlatıyor bize. Kentin tarihî merkezinde üç caminin yanısra bir de görkemli, estetik gotik bir Katedral ve Sinagog var.
Macarlar, 2010 Avrupa Kültür Başkenti Pecs''in sembolü olarak hilal, haç ve Davut yıldızını kullanmayı tercih etmişler bu kültürel birlikteliği vurgulamak için. Avrupa kültür başkentlerinin neden küçük şehirler arasından seçildiğini Pecs''i görünce daha iyi anladım… AB, Avrupa''nın tarihî dokusunu, kültürünü ve ruhunu canlandırmak için böylesi bir yolu tercih ediyor ve bu yöntem, bu kentlerin canlanması, tanınması için gerçekten çok işe yarıyor.
Pecs''li ünlü Osmanlı tarihçisi İbrahim Peçevî''nin ve başka tarihçilerin verdiği bilgilere göre bir zamanlar Pecs''in nüfusunun çoğunluğunu Müslümanlar oluşturuyormuş; ama bugün Pecs''te çok az sayıda Müslüman kaldığını söylüyor rehberimiz Janos; ama Türklerin gündelik dilde, hayatta derin izler bıraktığını “cebimde küçük bir elma var” diye bir cümle kurarak ve bu cümledeki kelimelerin hepsinin Macarca da da aynen kullanıldığını hatırlatarak gösteriyor bize…
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.