|
Yalan rüzgârları yeşil esiyor
Temel otoyolda ters yöne girer. Temel’i gören trafik polisi, sürücüleri uyarmak için radyodan anons yapar: “Dikkat ters yönde ilerleyen bir araç var.” Bu anonsu duyan Temel bağırır: “
Ne bir tanesi hepsi hepsi
”.

Bu fıkra ama yeşil yalanlar gerçek.

Küresel iş dünyasındaki dev şirketlerin başlattığı, “
biz çevreciyiz, yeşili koruruz sloganlı
” moda rüzgarı küçük ölçekli şirketlere kadar indi.

Yalanların yeşillendiği bir zaman sürecindeyiz.

**

Market raflarındaki ürünlerin neredeyse tamamının üzerinde yeşili koruyan ürün olduğu ve çevreci olduğunu vurgulayan amblemler görmeye başladık.

Şirketlerin çevreci ve yeşili koruma iddiaları doğruysa bu dünyayı yaşanmaz hale getirenlerin
uzaylı
olduğuna inanmamız gerekecek.

Ancak öyle değil.

Öyle olmadığını biz de biliyoruz onlar da.

**

Sel, deprem, kasırga, susuzluk, açlık, aşırı sıcaklık ve aşırı soğukların tek nedeni dizginleyemediğimiz
hırslarımız
.
Çevreci olduklarını
yüksek sesle
ifade edenlerin çoğunun yüksek kazanç uğruna tabiatı tahrip eden,
suyu, toprağı ve havayı
kirletenler olduğunu biliyoruz.

**

Şirketlerin yeşil yalanları nasıl ortaya çıkmış?
“2021 yılında Avrupa Komisyonu ve Ulusal Tüketici yetkilileri, AB genelinde giyim, kozmetik ve ev eşyaları da dahil olmak üzere çeşitli sektörlerden web sitelerini tarayarak
“yeşil yıkamaya”
karşı her türlü yeşil çevrimiçi iddiayı analiz etmiş.
Çıkan sonuç tahmin ettiğimiz gibi; şirketlerin
yüzde 50’sinden
fazlası iddialarını yeterince kanıtlayamıyor.
Vakaların yüzde 42’sinde internet sitelerinde sunulan iddialar
abartılı, yanlış veya aldatıcı
ve AB kuralları kapsamında haksız ticari uygulamalar olarak nitelendiriliyor.

Vakaların yüzde 59’unda şirketler iddiasını desteklemek için kolay erişilebilir kanıtlar sunmamış.

Vakaların yüzde 37’sinde kampanyalar dayanağı olmayan, “
bilinçli
”, “
çevre dostu
” gibi muğlak ve genel ifadeler içeriyor.

**

Küresel şirketlerin yeşil yalanları ortaya çıkınca
Avrupa Komisyonu
, iş dünyasına yeni bir dizi kurallar getiriyor.

Nedir onlar?

Ürünlerine
çevre dostu etiketi
yapıştırmak isteyen firmalar, ürünlerini süpermarket raflarına yerleştirmeden önce bağımsız bir
doğrulama
sürecinden geçmeleri gerekecek.

Bu bilgilerin tüketiciler tarafından kolayca erişilebilir olması gerekecek, böylece üretim zincirinin arkasında ne olduğunu anlayabilecekler.

Örneğin bir
QR kodu ya da internet sitesi bağlantısı
üzerinden ürünlerin geçtiği süreçler incelenebilecek.

**

Araştırmada
birkaç çarpıcı örnekle
şirketlerin yeşil yalanlarla yürüttükleri
sözde çevre dostu kampanyalara
dikkat çekilmiş:
İlki ünlü bir kahve zinciri markasının ürünü; “ABD ve Kanada’daki müşterilerimiz için geri dönüştürülebilir,
pipetsiz kapaklar
çevresel ayak izimizi azaltma yolculuğumuzda bir başka adımdır,” demiş ama yeni kapağın, eski kapak ve pipet kombinasyonundan daha fazla plastik içerdiği ortaya çıkmış.

Yine bir başka kahve zinciri tüketicilerin kahve kapsüllerinin geri dönüştürülebilirliği iddiaları üzerine açtığı davanın ardından toplu dava anlaşmasına varmış ve 10 milyon dolar ödemeyi kabul etmiş.

Ve kahve zinciri markası ürün ambalajlarına tüketicileri uyaran bir cümle koymuş:
“Yerel Olarak Kontrol Edin – Birçok Toplulukta Geri Dönüştürülmüyor”
.

Üçüncü örnek ev içi ahşap ürünler üreten dünyanın en büyük zincir markasından.

Firma dünyadaki en büyük ahşap tüketicisi.

Kereste tüketimi son on yılda iki katına çıkmış.

2019 yılında, ürünlerini yapmak için 21 milyon metreküp tomruk kullanılmış.

Bu kütükler uç uca eklendiğinde dünyanın çevresini yedi kez dolanabiliyor.

Yine yeşil yalanlar üzerine yapılan bir başka araştırmada firmanın Ukrayna’nın Karpat bölgesindeki ormanlardan
yasadışı yollarla temin ettiği kayın ağacından sandalyeler
ürettiği ortaya çıkmış.
Oysa firma, Orman Yönetim Konseyi (
FSC
) (kereste için dünyanın önde gelen yeşil etiketleme sistemi) tarafından
sertifikalı
.

FSC’nin logosu, dünya çapında milyonlarca ahşap ve kâğıt ürününün üzerinde bulunuyor ve müşterilerin satın aldıkları ürünler konusunda içlerinin rahat olmasını sağlıyor.

Yeşil yalanlara örnek verilen şirketler arasında
İngiltere’de
bir havayolu şirketi ile küresel alanda yayılan ülkemizde de bulunan bir
akaryakıt istasyonu zinciri
marka var.

Ne diyelim?

Yeşil yalanlara kanmayın.

“Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmaz”
sözünü reklamın çok öne çıktığı bir dünyada daha fazla ciddiye almak lazım
#Ekonomi
#Aktüel
#Yaşar Süngü
10 ay önce
Yalan rüzgârları yeşil esiyor
Bir Başka Mesele: Aşırı hayvan sevgisi ‘kaydırılmış merhamet’ projesidir
Sahibinin Sesi
BM değil, Mekke Sözleşmesi
Kızın adı Rachel
Bin 187 dokunuş ve 30 genç