Pakistan ve Hindistan arasında doğrudan veya dolaylı oluşturduğu gerginlikler sebebiyle 4 defa savaş çıkmasına ve binlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olan Keşmir meselesi iki ülke için en önemli konuların başında geliyor.
- İngiltere'nin 1947'de bölgeden çekilmesinin ardından Hindistan ve Pakistan arasındaki bölünme ölçütlerinin tam bir açıklık taşımaması bazı toprak anlaşmazlıklarını da beraberinde getirdi ve doğrudan sömürge yönetimi tarafından yönetilmeyen prensliklerin geleceği konusunda sorun ortaya çıktı.
Müslüman Keşmir'in Hindu kralı
Ülkedeki yüzlerce prenslikten biri olan Keşmir, nüfusunun büyük bir bölümü Müslüman olmasına rağmen Hindu kral Hari Singh tarafından yönetiliyordu.
Hindistan, Pakistan askerlerinin bölgeden çıkmadan bir plebisit yapılmasına karşı çıkıyordu. Pakistan ise bölgeden çıkması halinde Hindistan'ın Keşmir'in tamamını ele geçirmesinden endişe ediyordu. Keşmir halkının hangi ülkeye katılmak istediğine karar vereceği plebisit, hiçbir zaman uygulanmadı.
Çin'in dahil olması
1980'li yılların sonu halk ayaklanmalarına sahne oldu
1980'li yılların sonuna doğru Hindistan kontrolü altındaki Cammu Keşmir'de kitlesel halk ayaklanmaları baş gösterdi.
Şiddet eylemleri, siyasetçilere yönelik suikastler, adam kaçırma ve benzeri olaylar had safhadaydı.
- Hindistan, bölgedeki olayların Pakistan tarafından desteklendiğini iddia etti ve bölgeye ilave güvenlik gücü konuşlandırdı. Hindistan'ın kontrolündeki Cammu Keşmir, Hint güvenlik güçlerinin insan hakları ihlallerine sahne oldu.
İki ülkenin 1990'ların sonunda peş peşe nükleer silah denemesi yapması, olası bir savaşın boyutları konusunda endişelere yol açtı.
2000'li yıllardaki diyalog çabalarından ise bir sonuç alınamadı.
BJP yönetimi
Hindistan Halk Partisi (BJP), 1990'lı yıllarda, Cammu Keşmir'e özel statü tanıyan 370'inci maddenin kaldırılmasını ve böylelikle bölgenin ülkeye entegrasyonunun sağlanacağına ilişkin beyanlarda bulundu.
Hindu milliyetçiliğini savunan ve idolojisini bunun üzerine oturtan BJP, 2014'te Başbakan Narendra Modi liderliğinde iktidara geldi. Parti, geçen mayıs ayındaki genel seçimlerde vekil sayısını daha da artırarak iktidarını korudu. Modi'nin seçim vaatleri arasında Cammu Keşmir'in özel statüsünün kaldırılması da yer alıyordu.
Eyalet, 31 Ekim 2019'da resmi olarak merkeze bağlı Cammu Keşmir ve Ladakh "Birlik Toprağı" statüsünde iki bölgeye ayrıldı.
Kararın ardından Hint güvenlik güçleri, Cammu Keşmir'de asayiş operasyonlarını ve halk üzerindeki baskıları yoğunlaştırdı. Sokağa çıkma yasağının yanı sıra internet, telefon ve ulaşım kısıtlamaları getirildi ve bölgedeki yerel partilerin yöneticileri ve üyeleri gözaltına alındı.
Geçen 6 aylık sürede gözaltında tutulanlar arasında bölgenin eski başbakanlarından Faruk Abdullah ile oğlu Ömer Abdullah ve Mehbuba Müfti'de bulunuyor.
Nükleer risk
Pakistan, 5 Ağustos'tan bu yana Cammu Keşmir'de olanlardan ötürü Hindistan ile olası savaşa karşı uyarıda bulunuyor.
Güney Asya'da barışın anahtarı, bugün güzelliğiyle ziyaret edenleri büyüleyen ve cennet vadi olarak anılan Keşmir'de 70 yılı aşkın süredir devam eden sorunun çözülmesine bağlı bulunuyor.