Evinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan kalp durması sonucu yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak 85 yaşında hayata gözlerini yuman Yeşilçam'ın efsanevi ismi Cüneyt Arkın bugün son yolculuğuna uğurlanıyor. Cüneyt Arkın'ın naaşı önce Atatürk Kültür Merkezi'ne (AKM) götürüldü. Burada yapılan törende Ediz Hun, "Bedenimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum" dedi. Murat Arkın da yaptığı konuşmada babasına onun repliğiyle veda etti. Gözyaşların sel olduğu törenin ardından Arkın, Teşvikiye Camii'nde öğle namazını müteakip kılınacak cenaze namazıyla son yolculuğuna uğurlanacak.
Cüneyt Arkın'ın cenazesi, tören için ailesi ve yakınları tarafından Zincirlikuyu'dan alındı.
Cüneyt Arkın'ın naaşı motosikletli eskortlar eşliğinde Atatürk Kültür Merkezi'ne götürüldü.
Arkın’ın Türk bayrağına sarılı tabutu, cenaze aracına kondu. Gözyaşlarını tutamayan Murat Arkın babasını tabutunu sevdi.
Arkın için önce Atatürk Kültür Merkezi'nde (AKM) tören düzenlendi.
Cüneyt Arkın'ın eşi Betül Arkın da salondaki yerini aldı. Hayat arkadaşına son görevini yerine getirmek için salona gelen Betül Arkın zor anlar yaşadı.
Ediz Hun, Levent Çakır, Nuri Alço ve 'Hababam Sınıfı' oyuncularından Teoman Ayık ve Ahmet Arıman da Arkın'ı son yolculuğunda yalnız bırakmadı.
Tören, Cüneyt Arkın'ın unutulmaz filmlerinden kesitlerin yer aldığı sunum ile başladı. Arkın, dakikalarca ayakta alkışlandı.
Cüneyt Arkın'ın yakın dostları ve ailesi usta sanatçıyı anlatırken duygusal anlar yaşandı.
EDİZ HUN: BEDENİMDEN BİR PARÇA KOPTU
"Acımız çok büyük. Sevgili Cüneyt'imizi ebediyete uğurluyoruz. Sene 1963 sevgili Cüneyt ile sinemaya girşimizin yılı... 59 yıl geçti. Olağanüstü bir insandı. Her rolün üstesinden gelirdi. Emsalsizdi. Çok çalışkandı azimliydi.
Zamanın akışının içinde Medrano Sirki vardı. Dolmabahçe'de haftalarca eğitim aldı. Her rolün üstesinden gelebilmiş başarılı bir sanatçıdır. Amerikan sinemasında zamanında kovboy filmleri vardı. Aramızda onları hatırlayanlar vardır... Cüneyt gibi melekelere sahip değilllerdi. Kıta Avrupası'na geçtiğimizde James Bond filmlerini hatırlıyorum. Ama Cüneytteki ön sezi ve yaratıcılık onlarda yoktu.
"ÖNÜNDE SAYGIYLA EĞİLİYORUM"
Fransa'ya geçtiğimde Alain Delon gibi isimler vardı, hepsi çok başarılıydı. ama Cüneyt'deki melekeler onlarda gelişmedi. İtalyan sinemasında mükemmel aktörler vardı. Cüneyt'teki emsalsiz enerjiye sahip değillerdi. Bedenimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum. Zaman akıyor, tarih değişiyor. Tarihin yapraklarına Cüneyt Arkın ismi altın harflerle yazılacaktır. Aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum."
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da şöyle konuştu:
"Merhum Cüneyt Arkın benim de ilk gençlik yıllarımın karamanıydı. O güçsüzlerin yanındaki güçtü. O kötünün karşısındaki iyidi. Malkoçoğlu'ydu, Kara Murat'tı, Battal Gazi'ydi, Öğretmen Kemal'di, hem doktor Fahrettin Cüreklibatır, hem Cüneyt Arkın olarak yüreğimizdeki vatan ve millet sevgisini iyilik ve dürüstlüğün beyaz perdedeki temsilcisiydi. Bakışı çok güzeldi. Şahin bakışlı diyoruz biz ona daha çok.
58 yıl önce Gurbet Kuşları'yla adım attığı sinemadan ebediyete uçtu. Kaleme aldığı kitabında 'benim kahramanım Türk halkı' diyordu. Şimdi milyonlar onu gözyaşlarıyla uğurluyor. Konya'dan babamı aradım. 'Başta ailesi olmak üzere bütün sevenlerine, sinemadaki bütün dostlarına başsağlığımı iletirsen mutlu olurum' dedi. Babamın beni ilk sinemaya götürdüğü günü hatırlıyorum.
O zaman aileler yaz kış sinemaya gider, filmleri izler, onun izlerini günlerce anlatırlardı. Düşünün bir kere babamın kahramanı, benim kahramanım evlatımın da kahramanı... Dolu dolu yaşamıştı merhum 3 kuşağın kahramanı oldu. Kolay değil bu izi bırakabilmek. Gönüllerde bu algıyı oluşturabilmek. Gönülden dua ediyoruz. Rabbim onu rahmetiyle kuşatsın. Mekanı cennet olsun. Kıymeytli ailesinin sevenlerinin milletimizin başı sağolsun. Cüneyt Arkın'ın manevi huzurunda saygıyla eğiliyorum."
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise şu ifadeleri kullandı:
"Türk sinema tarihinin maalesef bir devri kapanıyor. Kimliğinde, karakterinde sanatçı sıfatını taşıyan Cüneyt Arkın’ı ebediyete uğurluyoruz. Yüce rabbim mekanını cennet eğlesin. Sanat camiamızın başı sağolsun. Yüreğimize bir burukluk, bir acı çöktü.
Cüneyt Arkın daima hatırlanacak, bıraktığı izler asla silinmeyecektir. Yol göstermeye, hafızamızı tazelemeye devam edecektir. Bugün onu uğurlarken dilimizde sadece şükran duyuyor olmamız her şeyi anlatıyor zaten. Atlas Sieması’nda bir köşeyi Cüneyt Arkın için ayıracağız ailesiyle görüşüp en iyi şekilde yaşatacağız."
"BOĞAZIM DÜĞÜMLENİYOR"
Cüneyt Arkın'ın kendi gibi oyuncu olan oğlu Murat Arkın'ın duygusal konuşması salondakiler ağlattı.
Arkın babasına şu sözlerle veda etti:
"Bizim ailemiz güzel bir aile hem de çok güzel bir aile… Ama bugün sizlerin sayesinde şunu anladım bizim ailemiz sandığımızdan daha büyükmüş…
Bugünü organize eden emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Babam övülmeyi çok seven bir insan değildi. Bu tören ailesi için sizler için… Onu seven sayan milyonlar için.
"HER YERDE O VAR"
O hayatında hep ‘milletim’ dedi ‘halkım’ dedi ‘vatanım’ dedi ve şimdi cennete gitti biliyorum ama gerçekten böyle adamlar cenneti bile vatan yapacak adamlar. Benim için gerçekten konuşmak çok güç baktığım her yerde o var. Her şeyi ondan öğrendik, attığım adımda, baktığım her yerde o var.
Başım belaya girdiğin de yine o var. Bana "oğlum bela üzerine gelirse kaç bir adım geri at, bu senin korkak olduğunu göstermez. Baktın gelmeye devam ediyor, bir adım daha geri at. Baktın adım atacak yerin kalmadı, o zaman beladan daha bela ol" derdi.
Dini, dili ırkı meshepi rengi politik görüşü ne olursa olsun tüm insanlarımızı birleştirici bir unsur oldu.
"AĞLAMAYIN BRE!"
Cüneyt Arkın ne mutlu bize. Onun filmleriyle açılışı yaptık ben de onun filmlerinden bir replikle bitirmek istiyorum sözümü. Bugün çok ağlayan insan gördüm, zaman zaman hıçkıra hıçkıra zaman zaman da çekindiği için yüreğinden ağlayanları gördüm 'Ağlamayın bre! Böyle insanlara ağlamak değil, destan yaraşır."
"Filmlerini izleye izleye iyi insan olmayı öğrendim"
Cüneyt Arkın'ın oğlu Kaan Polat Cüreklibatır da şöyle konuştu:
"Ailemiz çok güzel bir aile birbirini seven sayan ve kollayan bir aile… Büyüdük, evlendik, çocuklarımız oldu. Temelimiz bizi eğiten, bize öğretmen olan babamız… Aslında onunki ölüm değil. Ölümle gelen ölümsüzlük. Hayatı çok zor yaşamış ama dolu dolu yaşamış…
Anneme hep şöyle derdi ‘Betül sen dünyaya yetecek kocaman bir merhametsin', Murat’a 'santranç oynarken beni yine yendin oğlum' derdi. Bana gelince ‘ne güzel gözlerin var, dünyaya mavi mavi gülümsüyorsun’ derdi.
Küçüktüm bir röportajında 'çocuklarınızı nasl yetiştiriyorsunuz' diye sormuşlardı. Şu cevabı verdi: Ben çocuklarımın mutlu olmasını, gülmesini ve iyi insan olmasını istiyorum. Çocuktum anlayamamıştım, iyi insan nedir? nasıl olunur? diye. Filmlerini izleye izleye iyi insan olmayı öğrendi. Mütevaziliği, iyilerin hep kazandığını, kötülerin kaybettiğini öğrendim.
Son kitabının yazılarını bana yazdırmıştı, bütün bedeninin ruhunun bana geçtiğine inanıyorum. Bir makalede şöyle diyordu 'hayatı yaşamak cesaret ister'. Yaşam cesaretinin ta kendisiydi o… Bize düşen de onun eserlerini yaşatmak, ben onun önünde sevgi ve saygıyla eğiliyorum. Bana öğrettikleri için teşekkür ediyorum."
Cüneyt Arkın için Teşvikiye Camii'nde öğle namazını müteakip cenaze namazı kılınacak.