|

Alnımızın akıyla çıkarız: Ülkemiz 2023 hedeflerinin ötesine ulaşacak

Cumhurbaşkanı Kovid-19’un üstesinden gelerek Ramazan sonunda çifte bayram yapmayı dilediklerini söyledi. Erdoğan, “Bu zorlu süreçten alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Kriz sonrası yeniden yapılanacak dünyada ülkemizin 2023 hedeflerinin ötesinde bir konuma ulaşabileceğine yürekten inanıyorum” diye konuştu. İstanbul Huber Köşkü’ndeki kabine toplantısının ardından bir açıklama yapan Erdoğan şu mesajları verdi: Hamdolsun toplam test sayısında 1 milyona doğru gitmemize rağmen, yeni hasta ve ölüm sayımız günden güne azalıyor. İyileşen hasta sayımızın, yeni hasta sayısını geçmesi olumlu yönde önemli bir kırılma noktasıdır.

Haber Merkezi
01:00 - 28/04/2020 Salı
Güncelleme: 01:45 - 28/04/2020 Salı
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin alt yapısı ve üretim kapasitesiyle zorlu Kovid-19 sürecinden alnının akıyla çıkmayı başardığını söyledi. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında Huber Köşkü’nde beşinci kez video konferans yöntemiyle toplandı. Erdoğan, 3,5 saat süren toplantı sonrası açıklamalarda bulundu. Kriz sonrası yeninden yapılanacak dünyada Türkiye’nin 2023 hedefleri ötesinde bir konuma ulaşacağına inandığını söyleyen Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:



ÖNEMLİ BİR KIRILMA NOKTASI

Küresel felaket halini alan Kovid-19 hastalığının üstesinden gelerek Ramazan’ın sonunda çifte bayram yapmak istiyoruz. Somut neticeler aldığımız bir döneme girdik. Hasta ve ölüm sayımız günden güne azalıyor. Hamdolsun toplam test sayısında 1 milyona doğru gitmemize rağmen, yeni hasta ve ölüm sayımız günden güne azalıyor. İyileşen hasta sayımızın, yeni hasta sayısını geçmesi olumlu yönde önemli bir kırılma noktasıdır. Salgını çok rahatlıkla göğüsleyebilen sağlık sistemimiz diğer sistemlerde de faaliyetini sürdürmeye devam etmektedir. Dünyanın her yerindeki kardeşlerimize sahip çıktık. 40 bine yakın vatandaşımızı ülkemize getirdik. Önce karantinaya aldık ve sağlıklarından emin olduktan sonra evlerine yolcu ettik. Şimdi 25 bin vatandaşımızı daha ülkemize getiriyoruz.

ABD’YE TIBBİ MALZEME YARDIMI
  • Türkiye’de hiçbir vatandaşımız hastane kapısından geri çevrilmemiş, tedavileri ihmal edilmemiştir. Gerek mevcut hastanelerimizde gerekse yeni açtığımız hastanelerimizde tüm vatandaşlarımıza birinci sınıf hizmet veriyoruz. Ülkemizin alt yapısını ve üretim kapasitesini test etme imkanı bulduk. Bu zorlu süreçten alnımızın akıyla çıkmayı başardık. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinin çaresiz kaldığı konularda biz dostlarımıza destek verecek konuma ulaştık. Kriz sonrası yeninden yapılanacak dünyada ülkemizin 2023 hedefleri ötesinde bir konuma ulaşacağına yürekten inanıyorum. Yarın (Bugün) tıbbi malzeme taşıyacak olan uçaklar ABD’ye hareket ediyor. Maske, yüz koruyucu siperlik, N95 maske, tulum ve dezenfektandan oluşan tıbbi yardım malzemelerini gönderiyoruz.
4 MİLYON 400 BİN HANEYE BİNER LİRA DESTEK

Çiftçilerimizin Mayıs ve Haziran aylarında Ziraat ve Tarım kooperatiflerine ödemesi gereken kredileri 6 ay öteliyoruz. Ekonomik İstikrar Kalkanı toplam kapsamında 200 milyar lirayı buldu. Böylece sıkıntılı dönemlerinde milletimizin yanına olduğunu gösterdik. Ücretsiz izne çıkartılan veya sözleşmesi feshedilen çalışanlara bin 177 lira destek sağlamaya başladık. Önce 2 milyon 100 bin haneye, ardından 2 milyon 300 bin haneye olmak üzere 4 milyon 400 bin haneye biner lira nakdi destek verdik. Şimdi de herhangi bir ön şart aramaksızın başvuran ve ihtiyaç sahibi olduğu tespit edilen herkese biner lira yardım yapacağımız üçüncü bir destek paketini devreye aldık. Üçüncü faz salgın sosyal destek programına başvurular 4,5 milyonu bulmuştur.

1 MİLYAR 850 MİLYON TL TOPLANDI

Kampanyamızda şuana kadar 1 milyar 850 milyon TL toplanmıştır. Avrupa’daki toplam yoğun bakım kapasitesine tek başımıza sahip olmamış olsaydık salgını bu derece soğukkanlılıkla karşılayamazdık. 1 milyona yakın sağlık çalışanımızın desteği olmasaydı, bakım evlerinde diğer yerlerde Avrupa’daki gibi acı görüntüler görebilirdik.

CHP’NİN KİRLİ YÜZÜ
  • (CHP’li belediyelerin dağıttığı kitap) Yardım paketlerinin içine Alevi, Bektaşi kardeşlerimizi İslam dışı gösteren, kanun dışı eylemleri öven kitaplar koymak suretiyle kirli yüzlerini, sinsi niyetlerini bir kez daha göstermeyi de ihmal etmediler. Ve çok açık, net, dağıttıkları kitapçıklarla Aleviliği din olarak takdim eden bu anlayışı özellikle milletimin huzurunda telin ediyorum, kınıyorum.

Hafta sonu 3 gün sokak kısıtlaması

Salgının kontrol altına alınmasında insanların kalabalık halde bulunduğu alanlarda ara verilmesinin büyük katkısı olmuştur. Ülkemizdeki bu güzel gidişi devam ettirmek için hafta sonu uygulamasını bayram sonuna kadar sürdürmeyi istiyoruz. Bu hafta sonu da 31 ilimizde 3 gün süreyle sokağa çıkma sınırlandırmasını uygulayacağız. 1 Mayıs-3 Mayıs’ta sokağa çıkma sınırlandırılmasına vatandaşlarımızın riayet etmesini istiyoruz. Cumartesi günü saat 14.00’e kadar marketler açık olacaktır. Önümüzdeki olumlu tablonun sürmesi halinde ülke genelinde hayatı normale döndürmek için planlama hazırlıyoruz. Hangi alanda hangi tarihte adımlar atılacak, bu programı sizlerle paylaşacağız.


CHP’nin yalanları devam ediyor

CHP’nin başını çektiği bu anlayış hep uzlaşma yerine çatışmayı birlik beraberlik yerine bölücülüğü, müsamaha yerine kin ve nefret körüklemeyi esas almıştır. Yalanlar silsilesi devam ediyor. Adana’daki dev hastane yaptığı söylüyor. Adana böyle bir şey söz konusu değil ki. Adana şu anda zaten hastane yatak kapasitesiyle doygun şehirlerimizden bir tanesi. Sahra hastanesi dediler. Gidip dedin bakın orada öyle bir şey var mı? Yatırımları hizmete kazandırarak Türkiye’yi büyük kısır döngüden çıkarttık. Salgın sonrası Türkiye’nin en büyük kazançlarından birinin de ülkeye ve millete hiçbir katkısı bulunmayan yalancı, iftiracı siyaset anlayışının tamamen tasfiye olacağına inanıyoruz. Önümüzdeki dönemde tüm dünyayla beraber ülkemizde de yeni bir siyasetin kapıları aralanacaktır. Artık tünelin ucu Allah’ın izniyle görüldü.


Ankara Barosu haddini aşıyor

(Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşcinsellik ve zinaya yönelik sözleri nedeniyle linç edilmeye kalkılması) Diyanet İşleri Başkanlığı, devletin bir kurumudur. Ve başkanımız bir açıklama yaptı. Bu açıklamasıyla sadece inancının, ilminin, yürüttüğü görevin yerine getirmiştir. Söyledikleri de sonuna kadar doğrudur. Kendini bu sıfatlarla tanımayanlar için söz konusu ifadeler sadece bir görüşten ibarettir. Burada şu gerçeği çok net görmemiz lazım. Ülkemizde eğer İslam adına konuşması gereken biri varsa Diyanet işleri Başkanlığıdır. Ve Diyanet İşleri Başkanımız da herhangi bir konu dini noktada olduğunda çıkar hutbelerinde, nasihatlerinde gerekse kendilerini ziyarete gelenlere anlatmaya yetkilidir. Kalkıp bu Ankara Barosu’nun yetkisinde olan bir konu değildir. Herkes yerini haddini bilecek. Ankara Barosu başta olmak üzere kullanılan üslup konu ve şahıs boyutunu aşıp kasıtlı İslam’a saldırı halini almıştır. Diyanet İşleri Başkanımıza yapılan saldırı devlete yapılan saldırıdır. Yapılan her gönderme karşımızdaki zihniyetin ilkelliğinin, nefret bataklığının birer yansımasıdır.



Altun’a yapılan siyasi kokuşmuşluk

  • Son dönemde belediyelerin yardımlarını engellediğimiz yalanındaki ısrarında, İletişim Başkanımızın (Fahrettin Altun) ev ve aile mahremiyetine yönelik fütursuz saldırının da gerisinde işte bu hastalıklı zihniyet var. Esasen İletişim Başkanımızın görevi gereği istediği yerde ikamet etme hakkı vardır. Kendisi ailesi ile birlikte İstanbul’un eski bir semtindeki 45 metrekare taban oturumu olan mütevazi bir evde yaşamayı seçmiştir. Hukuken evini kendi arsası içinde büyütme imkanı olduğu halde bunu da yapmamıştır. Evinin ve bahçesinin hemen yanında bulunan, tüm mahallenin de bizar olduğu 200 küsur metrekarelik mezbelelik bir alanı ise Vakıflar Genel Müdürlüğünden kiralayarak bakımını üstlenmiştir.
  • TAKDİR EDİLMESİ GEREKİR
  • Bu takdir edilmesi gereken çaba, il ve ilçe başkanından medyasına kadar CHP zihniyeti tarafından topyekun bir iftira kampanyasına dönüştürülmeye kalkışmıştır. Bu zihniyetin arkadaşımıza ve ailesine karşı sürdürdüğü çirkin saldırıdaki tutarsızlıklar siyasi kokuşmuşluğun en bariz örneğidir. CHP Üsküdar ilçe başkanı “Ben gittim evin yanındaki arazinin fotoğrafını çektim, İl Başkanıma rapor ettim” diyor, CHP İl Başkanı da kendi sosyal medya hesabında “Partinin talimatı ile gitmiştir, yine gidecektir” diyerek bu durumu açıkça kabul ediyor. CHP Genel Başkanı ise çıkıyor hiç utanmadan, arlanmadan, sıkılmadan, ‘ilçe başkanımız oradan geçiyormuş, fotoğraf çekme diye bir şey yok’ diyerek bu açık gerçeği inkar ediyor. Aynı şekilde bu zat, Vakıflar Genel Müdürlüğünün söz konusu mezbelelik arazinin tamamen usullere uygun kira ihalesi konusunda da fütursuzca yalan söylüyor.

#Recep Tayyip Erdoğan
#Kabine toplantısı
#2023
#Ankara Barosu
4 yıl önce