İç istikrarsızlıkla boğuşan Afganistan’dan daha iyi bir yaşam için Avrupa’ya yola çıkan göçmenler bu uğurda Türkiye’nin de güzergahta olduğu 1 ayı bulan çetin bir yolculuğu göze alıyor. Van’dan Türkiye’ye girmeye çalışan mülteciler, uzun yolculuklarının nedenini ve hedeflerini anlattı. Taliban baskısından kaçarak Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmeyi hedefleyen Şefik Ömer şunları anlattı: “Taliban, askerlikten çıkmamı, onlara katılmamı istedi. Kabul etmeyince çocuklarımla tehdit etti. 10, 7 ve 3 yaşlarındaki çocuklarımı kaçırdılar. Askerliği bırakmazsam beni ve çocuklarımı öldüreceklerini söylediler. Yollarda çukura düştüğüm için dizlerim yaralandı, ayakta durmakta güçlük çekiyorum. Birçok ilaç kullanıyorum ve artık ilaçlarım da bitmek üzere.”
İKİ GÜNDE BİR ÖĞÜN YEMEK
Latif Cumamurad adlı Afgan göçmen ülkeden kaçışlarını ve yolculuklarını “Buraya kadar 32 gün yürüyerek geldik. 18 yaşın altındaki insanları Taliban zorla kaçırıp silah veriyor. Silah zoruyla kadınlara tecavüz ediyor. Evlenmek istemeyen kız çocuklarını öldürüyor. Bu yüzden Afganistan’ı terk ediyoruz. Savaş olmasa, zalimce saldırılar olmasa ülkemizi terk etmeyiz. İran askeri çok zalimce bize baskı uyguluyor. Afganistan’dan yola çıkarken kafilemizde 300 kişi vardı. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar da kafilemizdeydi ve en az 50 kişi soğuktan, açlıktan ve susuzluktan öldü. Ölülerimizi dağlarda bırakmak zorunda kaldık. Yollarda karnımız aç şekilde geldik, iki günde bir öğün yemek yiyebildik” diye anlattı.
HEDEFLER AVRUPA
Sadık Alizi “Taliban bizi devlet yanlısı olarak suçluyor, devletse bizi Taliban yanlısı olarak. Afganistan’da yaşam bize zehir oluyordu” dedi. Afganistan’da çiftçilik ve hayvancılıkla geçimini sağlayan Seyfettin Safari “Taliban, hem yetiştirdiğimiz ürünlere, hem de hayvanlarımızın onda birine el koyuyordu. Çok sıkıntı yaşadık. Yola çıktığımız birçok arkadaşımız Avrupa’ya gitmek istiyor” derken, üniversite öğrencisi Mirahmet Ahmedi ise “Beni de canlı bomba yapmak istediler. Onlardan kaçarak Avrupa’ya ulaşmak istiyorum” şeklinde konuştu. Ahmedi, kaçışta yaşadıkları içinse “Dağlar çok soğuktu. Akşamları dağlarda yatıyoruz ve çok üşüyoruz, üzerimizde hiçbir şey yok. Bir şişe su 2 paket bisküvim vardı. Bitince başka bir şey yiyemedim” dedi.
