|

Akif sadece Akif değildir

Milli şairimiz Mehmed Akif Ersoy’un hayatını kaleme alan Yusuf Tosun, Akif’i bütün yönleriyle gençlere tanıtmak gerektiğinin altını çizerek, “Akif sadece Akif değildir o bir çağ, ekol ve aynı zamanda bir tarihtir” dedi.

Hatice Saka
04:00 - 27/12/2019 Cuma
Güncelleme: 02:35 - 27/12/2019 Cuma
Yeni Şafak
Mehmet Akif Ersoy
Mehmet Akif Ersoy

Türk edebiyatının unutulmayan siması, “İstiklâl Marşı” ve “Çanakkale Şehitlerine” destansı şiirlerinin büyük şairi Mehmed Âkif Ersoy, vefatının 83. yıl dönümünde rahmet ve hürmetle yâd ediliyor. Şair hakkında değerli araştırmalar sahibi Yusuf Tosun ile “Duruş ve Onur Abidesi Mehmet Akif” kitabını konuştuk.

Kitabınızla Akif’in hayat hikayesinin, ailesinin, mücadelesinin ve şahsiyetinin bir özetini gençlere anlattığınızı
söylemek doğru olur mu?

Tarihe mal olmuş şahsiyetlerden öğreneceğimiz çok şey var. Bunlardan biri de Mehmet Akif’tir hiç şüphesiz. Özellikle de genç kuşakların kendisiyle yüzleşip kendi özüne dönmesi için Akif gibi şahsiyetleri yakından tanımasında fayda vardır. Biz de ‘Duruş ve Onur Abidesi Mehmet Akif’ adlı bu çalışmayı özellikle genç kuşaklar için Akif’i biraz da bu yönüyle tanıtmak amacıyla hazırladık. Detaylara girilmeden, sade bir dille tarihe mal olmuş Akif’i anlatmaya çalıştık. Çünkü Akif sadece Akif değildir. O bir ekol, dönem, çağ.. kısacası başlı başına bir tarihtir. Akif’i tanımakla sadece onun kişisel, kronolojik hayat hikayesini değil; tarihin önemli bir dilimi olan 19. yüzyılın okumasını da yapıyoruz aynı zamanda. Koca bir imparatorluğun çöküşüne ve yeni bir Cumhuriyetin doğuşuna tanıklık ediyoruz onun hayat hikayesi üzerinden. Geçmişle gelecek arasında sağlam bir köprü inşa ediyoruz böylece.


YETERİNCE TANIMIYORUZ

Türkiye’de Mehmed Akif Ersoy hakkında yediden yetmişe herkes az çok bilgi sahibi. Ancak onun anlaşılması ve hakkıyla bilinmesi noktasında neler yapılabilir?

Mehmet Akif, isim olarak toplumda en çok bilinen bir isim olmasına rağmen onu yeterince tanıdığımızı söyleyemeyiz. Daha çok bir şair olarak tanıyoruz onu. İstiklal Marşı’yla özdeşleşmiş bir şair yani. Elbette ki Akif iyi bir şairdir. Bu konuda her kesim hemfikirdir. Ancak Akif’in şairliğinin ötesinde çok daha başka anlamları vardır. Özellikle de onun şahsiyeti, dik duruşu, mücadelesi, söze sadakati ve ahlaki yönünün anlaşılması gerekir. Bunun için ilk adımda yapılması gereken; Akif’in eserleri başta olmak üzere onunla ilgili kaleme alınan hatıratlar, telif eserler, araştırmalar ve Akif’le ilgili çalışmaları okumak gelir.

AKİF OYUNU BOZMUŞTUR

  • Kitabın bölüm başlıklarında sadece Akif adını kullanmanızın sebebini öğrenebilir miyiz?
  • Bilindiği gibi Akif’in doğum tarihi Miladi 20 Aralık 1873, Hicri doğum yılı ise Şevval 1290’dır. Babası, oğluna ebcet hesabına göre 1290 eden ‘Ragîf’ ismini koyar. Ancak çevresi bu isme bir türlü ısınamaz ve alışamaz. Bu nedenle de Ragîf ismi zamanla Akif olarak telaffuz edilmiş ve öylece kalmıştır. Sadece babası sağlığında onu hep “Ragîf” ismiyle çağırmıştır. İşin doğrusu Akif ismi bana daha sıcak ve samimi geldiğinden Mehmet Akif Ersoy yerine kitap boyunca tekrara da düşmemek adına kısaca ‘Akif’ olarak kullanmayı tercih ettim.
  • Akif, arkadaşına Kur’an Meali’ni vefatı durumunda yakmasını söyler. Mehmed Akif’in bu hassasiyetini onunla ilgili çalışmalar yapan bir yazar olarak nasıl yorumlarsınız?
  • Akif, Türkçe Kur’an ve Türkçe ezan projesine karşı hazırladığı meali vermemekle sessiz ama anlamlı bir direniş göstermiştir. Kur’an mealini tamamlamış olmasına rağmen sözleşme akdini fesheden Akif, gerekçesini sorulan bir soru üzerine Şefik Kolaylı’ya şöyle açıklamıştır: ‘Tercüme güzel oldu, hatta umduğumdan daha iyi. Lakin onu verirsem, namazda okutmaya kalkışacaklar. Ben o zaman Allah’ımın huzuruna çıkamam ve Peygamberimizin yüzüne bakamam...’ Akif büyük bir ferasetle bu oyunu bozmuştur.

Mezarını üniversite öğrencileri yaptırdı

Araştırmacı yazar Fahrettin Gün, İstiklal şairi Mehmed Akif Ersoy’un son zamanlarında yaşadığı sıkıntılara değindi. “Hastalığında onu ve sevenlerini takip etmek dışında bir ilgi ve alaka göstermeyen resmi makamlar, cenazesinde de aynı ilgisizliği sürdürdü” diyen Gün, “Cenaze namazından sonra Edirnekapı’ya kadar tabutu gençlerin omuzlarında götürülen bu büyük dava adamı, mütefekkir ve şairin aziz naaşı kefeninin üzerine bayrak sarılarak ve İstiklal Marşı eşliğinde kabrine yerleştirildi. Yine üniversite gençleri bir yıl sonra aralarında para toplayarak mezarını yaptırdı” dedi.

Asım'ın Nesli'nin sesi gür çıkacak

  • Önümüzdeki dönemler için Mehmed Akif ile ilgili bir çalışmanız var mı?
  • Bir Mehmet Akif seveni olarak okumalarım devam edecek inşallah. Tabii Akif’in çokça önemsediği ve Safahat’ın altıncı kitabının da ismi olan Asımın Neslinin sesinin daha gür çıkması adına faaliyetlerimiz devam edecektir.

#Mehmet Akif Ersoy
#Yusuf Tosun
#Asımın nesli
#Edebiyat
4 yıl önce