|

Balat’ın kaderi Tophane'ye benzemesin

Balat tıpkı Tophane, Karaköy gibi İstanbul’un yeni marka semtlerinden biri olmaya hazırlanıyor. Mahalle eşrafı, işletmeciler, sanatçılar bu değişimi destekliyor ancak tek şartla: Değişimin içinde mahalleli de olsun aman Tophane vakaları burada yaşanmasın!

Yeni Şafak ve
04:00 - 9/08/2015 Pazar
Güncelleme: 20:03 - 8/08/2015 Cumartesi
Yeni Şafak

İstanbul'un eski semtlerinin yüzü tek tek değişiyor. Yeni açılan kafeler, sanat galeri, stüdyolar, tasarım dükkanları bu semtleri bir anda ilgi merkezi yapıyor. Buralar yurt içi ve yurt dışından yüzlerce insanın buluştuğu bir semte dönüşüyor. İlgi güzel hoş da mahalleli bu değişimden pek de memnun olmuyor. Semtin değişen yüzüyle birlikte 'öteki' konumuna düşen 'eski mahalleli' ile 'yeni mahalleli' arasında kültür çatışması yaşanıyor. Moda, Tophane, Cihangir bunu yaşadı Karaköy esnafı yeni değişime direndi ancak nafile!



Şimdi bu hikayenin bir benzeri Balat'ta yaşanıyor. Ama diğerlerinden farkı şu: Evet, Fatih'in en eski semtlerinden Balat'ın çehresi değişiyor, yeni kafeler, galeriler, dükkanlar açılıyor ancak bu değişim yaşanırken mahalleli henüz 'öteki' değil. Bir değişim yaşanacaksa burada biz de olacağız diyorlar. Görüştüğümüz hem mahalle eşrafı, hem işletmeciler, hem de sanatçılar böyle düşünüyor. Balat'tan bir Cihangir ya da Tophane çıkmasına izin vermeye kimsenin niyeti yok.



MERKEZE AKIN VAR


Gerçek İstanbul tarihi Yarımada'nın olduğu yer. Nasıl Paris'te modernleşmeyle beraber insanlar şehir merkezinden uzaklaşarak banliyölere taşındıysa İstanbul'da da aynısı yaşandı. Bundan 15-20 yıl önce Beylikdüzü, Bahçeşehir, Zekariyaköy gibi banliyölere taşınanlar şimdi İstanbul'a geri dönüyor. Öyle ki 'Y Kuşağı' evini Cihangir, Galata ve Balat'tan seçiyor. Kentin kıymeti yeniden anlaşılıyor.



BUTİK KAFE CENNETİ


Balat hafta sonları binlerce turisti kendine çekiyor. Fotoğraf çekmeye yeni başlayanların da gözdesi Balat. Ciddi bir algı operasyonu yapılıyor sanki bu semte. Bu da tabii ki fiyatları arttırıyor. Mesela bundan iki üç yıl kadar önce kirası 400 lira olan bir dükkan şimdi 1200 liraya kiracı buluyor. Yani Balat'ta bir kafe açma fikri olanlar uygun fiyata kira öderim trenini çoktan kaçırdı. Buradaki kafelerin neredeyse hepsi butik. Büyük çapta bir yer açmaya zaten mimari el vermiyor. En büyük kafe 20 metrekare filan. Çünkü evler o şekilde yapılmış.



EV TİPİ KONAKLAMA


Aslında Balat'ta her şey butik. Üç ay kadar önce belediye meclisinde bir karar görüşülmüş. Karar da şu: Ev tipi konaklama alanı açılması. Bu ne demek oluyor? Balat, Fener, Kadırga, Samatya gibi bölgelerde evi olan insanların evlerinin bir bölümünü turistlere özel olarak apart otel veya pansiyon mantığıyla kiralayabilecek. Son yıllarda turizmin trendi değişti. İnsanlar büyük otellere doydu ve artık butik otellerde veya şehrin dokusunu hissedebileceği yerlerde konaklamayı tercih ediyor. Berlin'de apart otel yasası beş yıl önce çıkmış. Biz de çok geç kalmış sayılmayız.



Balat'ta kiraların fahiş fiyatlara yükseldiğini söylemiştik. Doğma büyüme Balatlı olan gazeteci ve yazar Ersin Kalkan da bu duruma dikkat çekiyor. İstanbul'u avucunun içi gibi bilen Kalkan, “Dışardan biri geldi. Yaklaşık 26 binanın bir kısmını satın aldı, bir kısmını kiraladı. Yaklaşık dört yıldır dükkanlar boş bir şekilde duruyordu. Eylül'den itibaren oralara fonksiyon vereceğini söylüyor. Sadece yatırım amaçlı satın alıp boş bırakan insanlar var. Buranın üzerinden zenginleşmenin namuslu bir şey olmadığını düşünüyorum” diyor.



DEĞİŞİME KREDİ DESTEĞİ


Satın alınıp boş bırakılan binalar bir süre sonra çürümeye ve daha sonra da çökmeye başlıyor. Burada yerel yönetime yani belediyeye bazı görevler düşüyor. Bir mülk el değiştirdiği zaman belediyenin haberi olması gerekiyor ve terk edilmiş binaların sahiplerine tebligat göndermesi gerekiyor yapıyorsanız yapın yapmıyorsanız biz yapalım diye. Kalkan, belediyenin üç ay önce bu tebligatları gönderdiğini söylüyor. Evlerinin restorasyonlarını yapamayanlara TOKİ kredi desteği veriliyor. Tescilli taşınmaz kültür varlıklarının restorasyonuna katkı sağlamak amacıyla 2005 yılında “restorasyon kredisi” uygulaması başlatan TOKİ'nin bu yılki restorasyon kredisi 140 bin lira.



Sanatçılar gelemeden fiyatlar arttı




Yahya Bağcı, Balat'ta galerisi olan sanatçılardan biri. Atölyeyi sadece üretim yeri olarak kullanıyor. Okuldan bir arkadaşı var, o da mozaik yapıyor. Bağcı, “Sanatçılar neresi ucuzsa oraya gider burası da bir zamanlar uygundu. Ama bir anda fiyatlar o kadar yükseldi ki tam bir dönüşüm yaşanmadı” diyor. Bahadır Baruter, Cahide Erer gibi sanatçıların atölyeleri var. Tek tük galeriler açılıyor. Bağcı, esnafın her gelen sanatçıdan memnun olduğunu söylüyor. Çünkü her gelen sanatçı aynı zamanda bir turist potansiyeli demek.



Mahallemde dil öğrendim





Metin Paşa, 52 yıldan beri Balat'ta yaşıyor. Milli Eğitim'de memur olarak çalışan Paşa, 27 ülkenin vatandaşının yaşadığını söylediği mahallelerinde eskiye nazaran suç oranının azaldığını söylüyor. Paşa, “Dışarıdan gelen entel kesim mahallemize hava katıyor. Eskiden bu insanlara mahalle eşrafı garip bakarken şimdi kanıksanmış durumda. Kültürel olarak da değişim oldu. Esnaflar arasında sokakta argolu ve küfürlü konuşmalar kalmadı. Herkes daha saygılı davranmaya başladı birbirine” diyor. Mahalleye gelen turistlerden İngilizce öğrenen Paşa, az biraz Rumca da biliyor. Suriyelilerin gelmesiyle beraber de Arapça öğrenmeye başlamış.



Biraz Kudüs, biraz Küba


Balat sokaklarında dolaşması o kadar keyfili ve eğlenceli bir semt ki… Cumbalardan dışarı sarkan teyzeler, sokaklarda oynayan çocuklar, Arnavut kaldırımlara dinlenmek için oturanlar, rengarenk çamaşır asılı sokaklar… Biraz Kudüs biraz Küba, biraz İstanbul, biraz Bizans… Havra, camii ve kiliseyi aynı avluda görebilmeniz Balat'ta mümkün. O kadar sık ziyaretler yaptık ki Balat'a nerede ne yenir, ne içilir hepsini keşfettik. İşte Balat'ın enleri: Fatih İşkembecisi, Arnavut Köftecisi, Sahan, Forno, Cumbalı Kahve, Vodina.



Gezi, Taksim'in büyüsünü kaçırdı





20 sene Taksim'de, Cihangir'de yaşayan Murat Efe, yıllar sonra Balat'a yerleşenlerden. Sinema, dizi sektörüne üç boyutlu maketler, maskeler, eski zaman kostümleri, aksesuarlar tasarlıyor, yapıyor. Evi ve dükkanı Balat'ta. Taksim'in büyüsünün Gezi Olayları'ndan sonra kaçtığını söyleyen Efe, “Burası başka bir cazibe merkezi olmaya başladı. Doku burada daha az bozulmuş. İki sene öncesine kadar maliyet olarak da burası avantajlıydı ama artık değil” diyor. Efe, Balat'ta değişimin çok hızlı gittiğini ve yerleşik kültürden gelmeyen biz Türkler için bu durumun sakıncalı olabileceğini söylüyor.






#tophane
#balat
#Yahya Bağcı
#toki
#kentsel dönüşüm
#restorasyon kredisi
#Metin Paşa
9 yıl önce