|

Güle güle devrimci şair

Yedi Güzel Adam’ın ağabeyi şair, yazar ve düşünür Nuri Pakdil 85 yaşında vefat etti. Kendini “Devrimci bir Müslüman” olarak tanımlayan Pakdil, “Benim için yazı yazmak bir bakıma savaşmak demektir. Çünkü yazılarımda, her türlü putçuluğa karşı, her türlü yabancılaştırmaya karşı, her türlü sapmalara karşı vermekte olduğum savaş anlatılmaktadır” diyordu.

Haber Merkezi
04:00 - 19/10/2019 Cumartesi
Güncelleme: 01:06 - 19/10/2019 Cumartesi
Yeni Şafak
Nuri Pakdil
Nuri Pakdil

Türk edebiyatının Yedi Güzel Adam’ından biri olan yazar ve şair Nuri Pakdil tedavi gördüğü hastanede vefat etti. Üst solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle bir süredir Bilkent’teki Ankara Şehir Hastanesi’nde tedavi gören Pakdil 85 yaşındaydı. Pakdil’in dostu ve aynı zamanda Pakdil’in her türlü ihtiyacından yakından ilgilenen yazar Necip Evlice önceki akşam Pakdil’in yoğun bakımda olduğunu duyurmuştu. Evlice, yapılan tüm müdahaleye rağmen Pakdil’in vefat ettiği bilgisini paylaştı. Pakdil’in cenazesi bugün Hacı Bayram Camisi’nde kılınacak olan ikindi namazına müteakip Taceddin Dergahı’ndan ebediyete uğurlanacak.

28 ŞUBAT’TA YENİDEN ESER VERDİ

1934 yılında Kahramanmaraş’ta doğan Pakdil doğum tarihi olarak İstanbul’un fethedildiği 29 Mayıs’ı kabul eder. Usta şair Sezai Karakoç’la ortaokulda aynı sınıfta okuyan Pakdil Maraş Lisesi’nde çıkardığı Hamle dergisiyle daha o yıllarda edebiyat dünyasında dikkatleri üzerine çekti. Fikir dünyasında ortaokul yıllarında tanıştığı kendisi gibi Maraşlı olan Necip Fazıl Kısakürek’in etkisi büyük olur. Aynı lisenin alt sınıflarında okuyan edebiyata meraklı Yedi Güzel Adam’dan Alaeddin, Rasim Özdenören, Akif İnan, Erdem Bayezıt ve Cahit Zarifoğlu’yla o yıllarda tanışırlar. 1959’da İstanbul Hukuk Fakültesi’ni okumak için İstanbul’a geldi ve Yeni İstiklal gazetesinde sanat sayfası hazırlar, bir yandan da yazılar yazardı. 1969 yılında Edebiyat dergisini çıkarmaya başlayan Pakdil, 1972 yılında ise Edebiyat Dergisi Yayınları’nı kurdu ve 1984 yılına kadar 18’i kendinin 27’si diğer yazar arkadaşlarına ait 45 kitabı okurla buluşturdu. Dergi ve yayınevi 1984 yılında kapandı ancak 28 Şubat 1997’de yeniden faaliyete geçen yayınevi Nuri Pakdil’in kitaplarını yayımlamaya başladı. Çünkü Pakdil için kalemi onun tüfeğiydi. Fotoğraf çektirmeyi ve röportaj vermeyi sevmeyen Nuri Pakdil “Yalnız yazdığım eserlerle konuşurum” diyerek “Her durumda tüfeğimizi elimizde tutmayı bilmişizdir” diye tarif ettiği kaleminden çıkan eserlerini okurlarına emanet etti.

  • Edebiyatımızın en değerli şahsiyetlerinden biri
  • Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vefat eden Türk edebiyatının önemli isimlerinden yazar, şair ve düşünür Nuri Pakdil için başsağlığı mesajı yayımladı. Erdoğan, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Edebiyatımızın en değerli şahsiyetlerinden biri olan, Kudüs Şairi Sayın Nuri Pakdil Beyefendi’ye Allah’tan rahmet, sevenlerine başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, paylaşımında Pakdil ile çekilen fotoğrafına yer verdi.
  • Düşüncelerimizi yeni ufuklara taşıdı
  • Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy Nuri Pakdil’in vefatı dolayısıyla mesaj yayımladı. Ersoy mesajında, “Denemeler, oyunlar, şiirler, çeviriler, gezi kitapları… Nuri Pakdil öylesi derin bir düşünce dünyasına sahipti ki fikir ve duygularının yansımaları kaleminin ucundan bu denli zengin ve farklı türlere dönüşmüş, bizim düşüncelerimizi de yeni ufuklara taşıyan yollar inşa etmeyi başarmıştır” ifadesini kullandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da yaptığı yazılı açıklamada Türk edebiyatının en önemli isimlerinden, mütefekkir Nuri Pakdil’i kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadığını belirterek, “Son dakikalarında yanında olma şerefine nail olduğum fikir adamı Nuri Pakdil’e Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı ve metanet diliyorum” dedi.
  • Yazmak savaşmak demektir
  • Yazma eyleminin kendisi için savaşmak anlamına geldiğini söyleyen Pakdil imzası deneme, tiyatro, şiir gibi edebiyatın farklı alanlarında kitap yazma ihtiyacını şöyle açıklamıştı: Benim için yazı yazmak bir bakıma savaşmak demektir. Çünkü yazılarımda, her türlü putçuluğa karşı, her türlü yabancılaştırmaya karşı, her türlü sapmalara karşı vermekte olduğum savaş anlatılmaktadır. Yazılarımda kirli mülkiyet tutkusunun insanı ele geçirmesi anlatılmaktadır. Yazılarım, kapitalizme ve sömürü düzenine karşı bir tepkiyi, bir eleştiriyi ifade etmektedir.”
  • Kudüs’ün şairi
  • Kendini “Devrimci bir Müslüman” olarak tanımlayan Pakdil aynı zamanda Kudüs üzerine yazdığı şiir ve yazılarından dolayı “Kudüs Şairi” olarak tanınır. Nuri Pakdil 2015 yılında ilk kez Kudüs’e gitmiş orada Filistin halkıyla bir araya gelmişti. Mescid-i Aksa’yı ziyaret eden şair Kudüs’e olan bağlılığının İslama olan bağlılığından kaynaklandığını belirterek şunları söylemişti: “Her coğrafyada Müslümanların acı çekmesine sebep olmaları beni doğrudan ilgilendirmiştir. Filistin davasına inanmış ve bu davanın başarıya ulaşması için karınca kararınca çaba sarf etmiş bir yazarım. Dünyamda, İstanbul’un özel bir yeri, Kudüs’ün ise daha özel bir yeri vardır. Mekke, Medine, Kudüs ve İstanbul sevilmeden hayatın, yani varoluşumuzun hikmeti kavranılamaz. Ezeli ve ebedi ulu önderimiz, yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed’in, Miraç’a yükselirken en son ayak bastığı yer Kudüs’tür. Bizim eylemimizin evrenselliği oradan başlamaktadır. Kudüs’ü bunun için çok seviyoruz.”


#Diyanet İşleri Başkanlığı
#İstanbul
#Dini Liderler Zirvesi
5 yıl önce