|

Okumak dostluk kurmaktır

“Okumak” herkes için ayrı bir tanıma sahip. Kimimiz için bilgi kaynağı, kimimiz için mecburiyet kitap okumak. Biz yine de Proust’un dediğine inanalım: “Okumak bir dostluk kurmaktır.” Hayatlarını kitaplara adayan, kendi kelimelerini de onları anlatmakta kullanan yazarlar mı? İşte onların kitapla ilişkisi herkesten biraz daha samimi.

Yeni Şafak
04:00 - 10/11/2018 Cumartesi
Güncelleme: 11:12 - 9/11/2018 Cuma
Yeni Şafak
Hayatlarını kitaplara adayan, kendi kelimelerini de onları anlatmakta kullanan yazarların kitapla, kütüphaneyle olan ilişikisi herkesten farkılı.
Hayatlarını kitaplara adayan, kendi kelimelerini de onları anlatmakta kullanan yazarların kitapla, kütüphaneyle olan ilişikisi herkesten farkılı.
MERVE AKBAŞ

Osmanlı şairi Abdüllatif Çelebi, kütüphanesindeki her bir kitap için bütün dertleri def eden hakiki ve müşfik dost, diyordu. “Bütün iyi kitapları okumak, bu kitapların yazarı olmuş geçmiş yüzyılların en değerli insanlarıyla konuşmak gibidir” cümlesi ise Descartes’a atfedilir. Doğrusu kitap sadece bilgi kaynağı değil, gerçek bir arkadaş da. Kimi zaman bu arkadaşlık yolundan çıksa, sınırları zorlasa da… Aynı Patrice Moore’un hikayesinde olduğu gibi. New Yorklu Moore, yıllarca kitap, dergi ve gazete biriktirdi. Bu durum onun için artık bir hastalık konumundaydı. Bir gün bu birikintilerin altında kaldı. Sesini onlarca kitap, dergi ve gazetelerin yığıntısı arasından ancak iki gün sonra komşularına duyurabildi. İtfaiye ekipleri ona, kalın duvarlar oluşturan kitapları kazıyarak ulaştı. Ancak kim bilebilir ki, Moore’nin zaten bunu düşleyip düşlemediğini? Kuşkusuz bu pek çok yazarın aklından geçen bir sahnedir. Böyle yaşayanlar veya böyle bir hayat üzerine yazanlar da var. Yani hayatını veya yazdıklarını kitapla kuşatan yazarlar...

OKUYARAK KÖR OLMAK

Jorge Luis Borges’e göre evren bir kitap, cennet de bir kütüphaneydi. Yazar, Cenevre’de ölmeden önce, Arjantin’deki evinde yıllarca kitaplar arasında yaşadı. Tıka basa raflar, kapı önlerini tıkayan kitaplar yoktu. Borges’in kütüphanesi oldukça düzenliydi. Oturma odasındaki kitaplıklar da, yatak odasındakiler de belirli bir planın sonucu yerleştirilmişti. Tamamen çalışma prensibine göre düzenlenmişti. Ancak hastalığı kitaplarla arasında girmeye kalktı. Borges görmesini yavaşlatan hastalığı babasından almıştı. Doktorlar, bu durumun ilerlememesi için ona bazı kurallar koydu. Loş ışıkta okuma yapmaması, kendini yormaması gibi. Ancak kendine mani olamadı. Bir tren yolculuğu esnasında, elindeki polisiye romana kaptırdı kendisini. Alacakaranlıkta bile okumayı sürdürdü. Gideceğe yere yaklaşırken tren tünele girdi. Tünelden çıktıklarında Borges, renkli bir pustan başka bir şey görmemeye başladı. Yani, “görülür karanlık”tan… Borges yazdığı hikayelerde sıklıkla kitaplardan, kitaplar arasında bulunan farklı metinlerden bahseder. Onlardan biri de Alef kitabında bulunan Ölümsüz isimli hikayedir.

EN İYİ OKURUMUZ MANGUEL

Okumak üzerine düşünürken Alberto Manguel’i listeye eklememek mümkün olabilir mi? Manguel, kitapların, kütüphanelerin büyüsü ve çekiciliği üzerine yazan bir isim. Gençlik yıllarında arkadaşları hukuk, mühendislik gibi alanlar da başarılı olmak isterken o, kütüphaneci olmayı düşlermiş. Aynı yıllarda, görme yetisini kaybetmiş olan Borges’e kitap okumalarına başlamış. Okumanın Tarihi, Borges’in Evinde, Okuma Günlüğü, Geceleyin Kütüphane… Onun akla ilk gelen kitaba dair kitaplarından. Manguel, kendine has bir okur-yazar. Yakın bir zamana kadar 30 bin kitabını yerleştirdiği büyük evinde yaşıyordu ve ona göre, “bir kütüphane kendini bulmak için değil, kendini kaybetmek için kurulur. Her okur kendi atlasını bir kütüphanede, onu kullandıkça oluşturur. Kütüphaneler hayali bir coğrafya kategorisine aittir. Ama bazı haritacılar diğerlerinden daha iyidir.”

KÜTÜPHANEDE GEÇEN ÖMÜR

2016’da hayata veda eden Umberto Eco’nun kütüphanesi de, kitaplara olan düşkünlüğü de dillere destan. Çocukluğundan itibaren kitap aşkı taşıyan ünlü yazarın 50 bini aşkın eser bulunan dev bir kütüphanesi vardı. Kitapları için Milano’da eski bir otel alan Eco, mekanı labirente benzeyen bir biçimde yeniden tasarladı. Orta Çağ’dan kalma, nadir eserlerin de bulunduğu bu kütüphanede Eco, evinden daha fazla zaman geçiriyordu.

PROUST’TAN OKUMAK ÜZERİNE

Marcel Proust’un ne kadar kitap biriktirip, biriktirmediğini bilmiyoruz. Ama Proust ‘okumak’ üzerine düşünen isimlerdendi. Yazar, “Okumak Üzerine” isimli kitabında kendi okuma açısını ve yorumlarını anlatıyordu. “…okuma, insanların en bilgesiyle bile olsa, bir konuşmaya indirgenemez; bir kitapla bir dost arasındaki asıl farklılık, bilgeliklerinin büyüklüğündeki farklılık değil, onlarla iletişim kurma biçimidir; okuma konuşmanın tersine, yalnızlığımızı sürdürürken, yani yalnızken sahip olunan ve konuşunca çabucak dağılan entelektüel güçten yararlanmaya devam ederek, esinlere açık olmaya ve zekanın kendi kendisi üzerindeki çalışmasını bütünüyle verimli kılmaya devam ederek, her birimizin önceden iletilmiş bir başka düşünceyi edinmesidir.”

PROF. KİEN’DEN SAYFALARCA KİTAP

Okumaya, kitap biriktirmeye meraklı yazarlar, okumak üzerine kafa yoran düşünürler ve hepsinin dışında okumalar biriktiren insanlar var. Elias Canetti onlardan biriydi. Bunu en önemli romanına konu olarak taşıdı. 26 yaşındayken yazdığı Körleşme adlı romanda, Prof. Kien’in kitap zaafı ve kütüphanesine olan aşırı düşkünlüğünü etrafında başına gelenleri anlattı. Canetti, okuma sevgisini kitabın temeline koymuştu. Prof. Kien’in başına gelenler, kardeşi sayesinde yeniden toparlanması ve devamında olanlar aslında hep kitap üzerine kurulu bir dünya sundu okuruna. Eser, modern roman için bir basamak olarak görenler var. Kuşkusuz edebiyat tarihinin en dikkat çekicileri arasında. Peki Canetti de kitaplarla Prof. Kien kadar büyük delilikleri göze alır mıydı?

KAĞITTAN BİR EV

Kitaplarla ilgili sayısız kitap var. Biz farklı bir kalemin kitaplarla ilgili yorumunu da buraya ekleyelim: Carlos Maria Dominguez’in Kağıt Ev’ini. Romanda Carlos Brauer ve onun Bluma Lennon’la ilişkisi bizi kitaplarla dolu bir hikayeye götürüyor. Emily Dickinson’ın Şiirler’inin neden olduğu bir kaza, çimento kaplı bir kitabın peşinden gitmemize neden oluyor. Nihayet karşımıza gerçek çıkana dek! Yani kitaplardan oluşan bir eve...

Tıpkı birçoğumuzun düşlediği gibi!

#KİTAP
#OKUMAK
5 yıl önce