|

Sigara gibi bağımlılık yapan yiyecekler

Çikolatalar, şekerler, pastalar ve börekler. İlk bakışta masum görünen birbirinden lezzetli bu yiyecekler sizi kendilerine bağımlı hale getiriyor. Hatta boyutları nikotin, alkol ya da madde bağımlılığı gibi ileri boyutlara ulaşabiliyor.Yani hiç durmadan bu tip yiyecekleri yiyorsanız siz artık bağımlısınız. Hatta sadece siz değil kadınların yüzde 97'si, erkeklerin ise yüzde 68'i bu bağımlılıktan şikayetçi.

Yeni Şafak
12:32 - 31/05/2016 Salı
Güncelleme: 12:47 - 31/05/2016 Salı
Yeni Şafak
Kumpir glisemik indeksi yüksek olan yemekler arasında yer alıyor.
Kumpir glisemik indeksi yüksek olan yemekler arasında yer alıyor.

Lezzetli olarak bilinen birçok yiyecek tüketeni kendine bağlıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz nikotin ve alkol gibi ileri boyutta bağımlılık yapan bu yiyecekleri sürekli yiyen insanları 'bağımlı' olarak tanımlıyor. Kadınların yüzde 97'sinin erkeklerin ise yüzde 68'inin bağımlı olduğunu söyleyen Deniz, yeme bağımlılığına neden olan yiyecekler hakkında bilgi verdi.



Çikolata tatlı tatlı kendine bağlıyor


Çikolatanın içinde teobromin ve kafein gibi psikoaktif maddeler bulunuyor. Bu tip maddeler merkezi sinir sistemini uyararak bağımlılığa neden oluyor. Bu psikoaktif maddeler dışında çikolata, beyinden mutluluk hormonu olarak bilinen seratonin ve keyif verdiği bilinen endorfin hormonlarının salgılanmasını sağlayarak bağımlılık oluşturuyor. Bağımlılığın yanı sıra çikolata isteğine neden olan bir diğer sebep ise magnezyum eksikliği. Magnezyum eksikliği çikolataya karşı şiddetli bir istek duymanın nedeni olabiliyor. Magnezyum vücudun dengesi için önemli bir mineral. Badem, fındık, ceviz gibi kuruyemişlerle, muz ve koyu yeşil yapraklı sebzeler magnezyum içeriyor.



Çikolata bağımlılığından kurtulmak için


Sürekli çikolata yeme isteğiniz varsa, badem, fındık, ceviz gibi kuruyemişlerle muz ve koyu yeşil yapraklı sebzeleri tüketerek bu durumun üstesinden gelmeye çalışabilirsiniz. Çikolata yerine geçebilecek pratik ve sağlıklı tarifler oluşturabilirsiniz. Örneğin; yulaf ezmesi, hurma, kakao ve ceviz kullanarak hem lezzetli hem de çikolata isteğini bastıran kakaolu toplar oluşturabilirsiniz. Çikolata yerine kullanılabilecek bir diğer alternatif ise keçiboynuzu pekmezi ve bu pekmezle oluşturulabilecek tarifler.



Yağlı yiyecekler lezzet bağımlısı haline getiriyor


Yağ, yiyeceklerin lezzetini arttıran bir besin. Yağlı bir yiyecek yenildiğinde, ağızdaki tat hissi artıyor ve beyindeki somatosensori bölgesi aktif hale geliyor. Bu bölgenin aktif hale gelmesi kişinin bu yiyeceğe bağımlı hale gelmesine neden oluyor. Yağ içeriği fazla olan cips, pizza, patates kızartması gibi yiyecekler bağımlılık yaratabiliyor. Ayrıca, yüksek yağ içerikli dolayısıyla yüksek kalorili yiyecekler beyindeki uyarıcı sinirleri etkiliyor, beyinde bulunan ve bağımlılığa ilişkin kimyasal bir madde olan dopamini uyarıyor ve yemekten alınan keyfi artırıyor.



Yağlı yiyecek bağımlılığından kurtulmak için


Pişirme tekniklerinizi gözden geçirmeli ve kızartma yerine fırında ya da buharda pişirmeyi tercih etmelisiniz. Baharatlardan yardım alarak, lezzetli tatlar oluşturabilirsiniz. Örneğin, fırında patates yaparak, üzerine kırmızıbiber, kekik, isot, nane gibi baharatlar ekleyebilirsiniz.





Glisemik indeksi yüksek yiyecekler


Glisemik indeks, bir yiyeceğin kan şekerini ne kadar yükseltebileceğini ifade eden bir terim. Tatlılar, beyaz ekmek, patates, mısır gibi yiyecekler glisemik indeksi yüksek yiyecekler arasında yer alıyor. Glisemik indeksi yüksek yiyeceklerin bağımlılıkla bir ilgisi olup olmadığına dair yapılan çalışmalar çok enteresan bilgileri ortaya koyuyor. Deney sırasında katılımcılara aynı kaloride farklı glisemik indeksli yiyecekler veriliyor. Yüksek glisemik indeksli yiyecekler yendiğinde beynin bağımlılıkla ilgili bölgesi aktif hale geçiyor. Yani tıpkı nikotin bağımlılarının dopamin seviyesinin yükselmesi gibi bu tip yiyecekleri tüketenlerde de aynı durum yaşanıyor.



Bağımlılıktan kurtulmak için


Bu bağımlılıktan kurtulabilmek için besin alımının daha kontrollü hale getirilmesi gerekiyor. Kontrolün sağlanabilmesi için de yapılması gereken esmer ekmek, kuru fasulye, nohut, mercimek ve bulgur gibi düşük glisemik indeksli yiyeceklerin daha fazla tüketilmesi.



Tuz, beyindeki ödül sistemini etkileyerek bağımlılığa neden oluyor


Yüzyıllardır sofralarımızda yer alan tuz eski zamanlarda yiyeceklerinin bozulmasının önüne geçmek için kullanılırken, günümüzde lezzet arttırıcıların başında geliyor. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki tuz beyindeki ödül sistemini etkiliyor ve bu nedenle de bağımlılık oluşturabiliyor.



Bağımlılıktan kurtulmak için


Paketli yiyecekler hem lezzetli olması hem de raf ömrünün uzun olması için yüksek miktarda tuz içeriyor. Bu nedenle, paketli yiyecek tüketiminizi olabildiğince azaltmalısınız. Restoranlarda servis edilen yemekler ise; lezzeti arttırmak için yüksek miktarda tuz içeriyor. Ev yemeği tercih etmeli ve yemeklerinize yalnızca pişerken 1 tutam tuz ilave etmelisiniz. Tuzu bir anda kesmek, lezzetsiz yemek algısı nedeniyle sürdürülebilir bir yöntem olmuyor. Bu nedenle, tuz tüketimini kademeli olarak azaltmalısınız. Bu değişikliğe, dildeki tat reseptörleri de alışıyor ve uyum gösteriyor ve böylece tuzu azaltmak kolaylaşıyor. Maydanoz, nane, kekik, fesleğen, pul biber gibi aroma veren baharatlar tuzu azaltmada en önemli destekçiler. Yemeklerinize eklediğiniz tuzu azaltarak baharatlardan faydalanmayı alışkanlık haline getirebilirsiniz.





#Melike Şeyma Deniz
#Diyet
#Diyetisyen
#Glisemik indeks
8 yıl önce