“Kahretsin” mi desek acaba?

00:0017/10/2007, Çarşamba
G: 29/08/2019, Perşembe
Abdullah Muradoğlu

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu, “Türkiye Malezya mı olur, İran mı?” muhabbetlerini kritik etmiş.Şu sözler ona ait..“Etiler ve Fatih İstanbul''un belli bölgeleri. Ama hiçbiri diğerinin içinde eksik olmaksızın bir arada yaşadı.”“Türkiye o kadar zengin bir laboratuvar ki, zıt yönlerde örnek bulmak çok kolay”.Birkaç yıl önce Nazif Bey diye bir işadamıyla tanışmıştık Suriye''de..Bulmuşum bir Nişantaşılı, bırakır mıyım?Nazif Bey''in babası eski Fatihliymiş.O zamanlar Nişantaşı yeni gelişen,

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Bardakoğlu, “Türkiye Malezya mı olur, İran mı?” muhabbetlerini kritik etmiş.

Şu sözler ona ait..

“Etiler ve Fatih İstanbul''un belli bölgeleri. Ama hiçbiri diğerinin içinde eksik olmaksızın bir arada yaşadı.”

“Türkiye o kadar zengin bir laboratuvar ki, zıt yönlerde örnek bulmak çok kolay”.

Birkaç yıl önce Nazif Bey diye bir işadamıyla tanışmıştık Suriye''de..

Bulmuşum bir Nişantaşılı, bırakır mıyım?

Nazif Bey''in babası eski Fatihliymiş.

O zamanlar Nişantaşı yeni gelişen, rahat, modern bir semt..

Sofu Babaefendinin itirazlarına rağmen çocuklar Nişantaşı''na kapağı atmışlar..

Olmuşlar Nişantaşılı.

***

Nazif Bey, Fatih İmam Hatip''te okumuş..

Abisi, Selanikli bir ailenin kızıyla dünya evine girmiş..

Nişantaşı''nda eski Fatihli pek çok aile yaşıyormuş..

Bir tür sınıf atlama mevzusu..

Zenginleşen ailelere Fatih dar geliyor..

Demem o ki, Nişantaşı''nda sadece Ahmet Hakan yok…

Mesela Nevzat Yalçıntaş Hoca da Nişantaşı''lıdır..

Muhammed Ali''yi anlatan “Ali” filmini Nişantaşı''nda birlikte izlemiştik..

Hocamız, Muhammed Ali ile Londra''dan tanışıyor ya...

***

Elbette her muhitin kendine has özellikleri var..

Fatih her şeyiyle tarih kokar mesela..

Başınızı kaldırdığınızda gördüğünüz her yapı sizi ''dün''e bağlar..

O havayı iliklerinize kadar hissedersiniz..

Aynı havayı Etiler''de koklayamazsınız..

İsteyen istediğini gider koklar, kime ne?

Yeter ki muhitler arasına tel örgüler çekmeyelim..

***

İşin muhit sosyolojisine gelince başka farklılıklar da var..

Hüseyin Akın''ın “Semtlere göre dualar” kitabından birkaç örnek..

Nişantaşı ve Etiler''dekiler başları fena halde sıkışınca, afet, felaket durumlarında dua ederlermiş.

Nazar boncuğu, cevşen bu semtlere hitap ediyormuş..

Etilerliler sabırsız olup, dileklerinin şappadak gerçekleşmesini isterlermiş.. (Rahat insanı işte)

Fatih, Gaziosmanpaşa''dakiler daha çok ahiret için dua edermiş (Dünyada çok çektik, bari ahirette rahat edelim mevzusu)..

Başka?

Nişantaşılılar pürüzsüz cilt..

Ortaköylüler mutluluk (kim istemez ki)..

Eyüplüler (Eyüp sabrı kadar olmasa da) “ya sabır” derlermiş.

***

Bir iki şey daha..

Fatih, Gaziosmanpaşa ve Eyüp gibi muhitlerde gündelik konuşmalarda”Allah razı olsun”, “Allaha şükür” en fazla kullanılan sözcükler..

Peki Etiler''de, Nişantaşı''nda durum nasıl?

Oradakiler “Allah kahretsin” demezlermiş.

Ya ne derlermiş?

“Kahretsin”..Yani ''kahretsin''in Fatih''te faili belli, Etiler''de meçhul.

Mahallem diye söylemiyorum, Fatihliler mevzuyu ortada bırakmazlar.

Bu kadar fark da olsun..

Eski Hürriyet''e ve Erol Simavi''ye dair..

Hürriyet''in eski patronu Erol Simavi hakkında bilgi istiyor okurlar. Gazeteciyiz ya, görevimiz bilgilendirmek.. Simavi, 46 yıllık aile gazetesi Hürriyet''i 1994''de Aydın Doğan''a satıp İsviçre''ye yerleşti. Günaydın''ın sahibi, kardeşi Haldun Simavi de basından elini eteğini çekti.

Erol Simavi''nin zaten bir ayağı Cenevre''deydi.. Genel Yayın Yönetmeni Çetin Emeç''in öldürülmesinin ardından İstanbul''a hiç uğramaz olmuştu..

Simavi''lerin basından çekilmesinde hangi faktörler etkili, bilemiyorum. Ama 1988''de Başbakan Turgut Özal''a suikast girişimiyle ilgili iddialarda adı geçiyor. Güya Özal, kardeşi Korkut Özal''a Erol Simavi adını telafuz etmiş. (Korkut Amca, yirmi yıl geçti, açıkla artık işin gerçeğini.)

Kaderin garip bir cilvesi olsa gerek, Abdi İpekçi''nin öldürülmesinden sonra Milliyet, Çetin Emeç''ten sonra Hürriyet sahiplerinin elinden çıktı.

Erol Simavi 1993''ten sonra, 10 yıl yıl sonra İstanbul''a geldi. O da bir fıtık ameliyatı yüzünden.. Neye kahretmişse, adeta gönüllü sürgün yaşıyor Cenevre''de..

Göcek''teki Domuz Adası Simavi ailesine ait. Belma Simavi, her yıl İstanbul jet sosyetesine Domuz Adası''nda yaza giriş partisi veriyor. Rahmi Koç''un iki eli kanda da olsa hiç kaçırmadığı parti Erol Simavi''siz geçiyor. Öyle sessiz yaşıyor ki, Kanal D''de Esra Ceyhan''ın programında “Ölümünden sonra da aşkları gündemi sarsıyor” ibaresi kullanılmıştı da eski aşkı Gönül Yazar kıyameti koparmıştı.

Erol Simavi ünlü kabadayılarla da, şarkıcı türkücü camiasıyla da alıp verdiği olmuştur. Mesela İbrahim Tatlıses, “babam kadar sevdiğim” dediği Simavi''nin annesinin adını kızına koymuş.

Simavi, İbo''nun hamisiydi. Büyük Kulüp''te sahneye çıktığında ''Bir Kulunu çok sevdim, o beni hiç sevmiyor'' şarkısını telefonla Cenevre''deki Simavi''ye dinlettirirmiş. Bu şarkıya bayılırmış Simavi. Benden bu kadar.