|
Son sözü söyledik; ilk adıma bakıyoruz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ikili görüşmenin içeriğini “
Yapacağımız görüşme virgül mesabesinde değil, nokta mesabesinde olacak
" cümlesi ile özetlemiş; bu görüşmenin bundan sonraki süreçte ikili ilişkilerin seyrini belirlemesi açısından önemine vurgu yapmıştı.


Bu vurgunun iki liderin 20 dakika süren görüşmesinin ardından düzenledikleri ortak basın toplantısında da en üst basamakta tutulduğunu gördük.



Erdoğan'ın

terör örgütü YPG'ye verilen destek kesilmeli

ve

FETÖ terör örgütü konusunda beklentilerimizi açıkça ifade ettik

açıklamaları hem bu ortak basın toplantısında hem heyetler arası görüşmelerde hem de Erdoğan'ın ziyaretinden önce Washington'a gönderdiği heyetin muhataplarıyla yaptığı görüşmelerin kilit iki başlığını oluşturdu.



Ortak basın toplantısının ardından şunu net bir şekilde gördük.



Türkiye bundan sonraki süreçte hem iç hem de dış terör tehditlerine müdahale edilmesi noktasında kesinlikle geri adım atmayacak.



Bu iki liderin görüşmesinde ve heyetler arası görüşmelerde de bizzat Türkiye tarafından muhataplarına iletildi.



ABD'nin terör örgütü PKK/YPG'ye yardımlarının kabul edilemez olduğu açık açık dile getirildi. BM, NATO, G20 gibi önemli uluslararası kuruluşlardaki yakın işbirliğine vurgu yapıldı ve

Amerika'nın PYD'yi muhatap alması

nın bu işbirliğine vurduğu zararla vurgu yapıldı.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Sincar ve Karaçok'ta düzenlediği hava harekatlarına tepki gösteren ülkelere cevaben, operasyonların devam edeceği mesajını vermişti.

Bir gece ansızın gelebiliriz

cümlesi Türkiye'nin bundan sonraki dönemde ulusal güvenlik stratejisinin de ana hatlarını oluşturuyordu.



Erdoğan işte bu stratejinin detaylarının yer aldığı dosya ile gitti görüşmeye.

Tehdit nereden gelirse gelsin yerinde yok ederiz

cümlesi bizzat Trump'ın yüzüne okundu.



Zirveden iki gün önce ABD basını, Erdoğan – Trump görüşmesini '

Trump'ın en zor görüşmesi olacak

' başlığıyla özetledi.



Görüşmenin önemi sadece ABD basınında yer alan bu ve benzeri haberlerle değil; Zirveden bir gün önce Trump'ın Beyaz Saray'da üst düzey kurmaylarıyla

Türkiye

toplantısında da öne çıktı.



Özellikle YPG ve FETÖ konusunda Türkiye'ye nasıl bir cevap vereceğiz sorusuna en makul cevap arandı.



Ortak basın toplantısında şunu anladık; ABD her iki konu içinde (PKK – FETÖ) dünden farklı, bugün bir şey söylemedi.



İkili ilişkiler, Türkiye'nin terörle mücadeleye verdiği destek, işbirliğinin arttırılması gibi yuvarlak cümlelerle en azından ortak basın toplantısında hata yapmamaya ve pot kırmamaya çalıştı.



Benzer durum Türkiye için geçerli değildi.



Erdoğan PKK-FETÖ-ABD ilişkilerinde dün Ankara'da ne söylediyse aynı cümleleri kullanmayı tercih etti.



Bu konuda kararlılık bir kez daha vurgulandı.



Konu ikili basın toplantısının ardından heyetler arası görüşmelerde de detaylarıyla masaya yatırıldı.



Bundan sonra top artık Amerika'da.



Yoluna Türkiye ile mi devam edecek yoksa terör örgütleriyle mi kendisi karar verecek.



Rakka'nın DEAŞ'tan temizlenmesi operasyonu Trump'ın ilk sınavı olacak.



Bu operasyon terör örgütü PKK ile mi yapılacak yoksa müttefik olarak tanımladığı Türkiye ile mi?



Trump'ın bu soruya vereceği cevap Türkiye – ABD ilişkilerinin de bundan sonraki süreçte ana hatlarını belirleyecek.



Merkel ve Trump, Erdoğan'ı konuşmuş


Erdoğan ve Trump'ın görüşmesinin hemen öncesinde Trump ve Merkel arasında geçtiğimiz ay yapılan telefon konuşmasının içeriğinin gündeme gelmesi ayrıca dikkat çekti.



Haberde Merkel ve Trump'ın telefonda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında görüş alışverişinde bulunduğu öne sürülüyor.



Trump Merkel ile yaptığı görüşmede Erdoğan için "Harika bir adam" ifadesini kullanıyor.



Trump'ın sözlerini bitirmesini bekleyen Merkel, daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan kendisi ve diğer Avrupalı liderler için kullandığı ifadeleri ve Nazi benzetmelerini hatırlatıyor.



Trump, Merkel'in sözleri karşısında şaşırır gibi yapıyor ve referandum sürecine damga vuran Türkiye - Avrupa hattındaki gerginlikten habersizmiş izlenimi veriyor.



Bu duruma da Merkel bir hayli bozuluyor.



Ve görüşme bu bozuklukla noktalanıyor.

#Ahmet Rıfat Albuz
7 yıl önce
Son sözü söyledik; ilk adıma bakıyoruz
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’