Dizilere bakılırsa kürtaj yasağının çok daha önce üstü kapalı bir şekilde buralarda yürürlüğe sokulduğu rahatça görülüyor. Çünkü hangi dizi olursa olsun en az bir kadın hamile kalıyor ve hemen hepsi doğuruyor.
Ya sevdiği adamdan hamile kalan bir kadın türlü mücadelelerden geçip anne oluyor ya da esas oğlanla kızın arasını bozmak için devreye giren kötü kadınlar.
Evlilik dışı durumların çokluğu ''diziler yoluyla ahlakımız bozulmaya çalışıyor'' diyenlere fırsat verebilir. Ama yakından bakınca var olan evlilik kutsalına çok da dokunulmadığını görmek zor değil.
Zira birbirine büyük aşkla bağlanan kadın ve erkeğin ilk ilişkileridir hep izlediğimiz. Erkek için olmazsa da kadın için muhakkak öyledir.
Sonra hamile kalır kadın ve kürtaj yaptırmayı aklından bile geçirmeksizin ve tüm zorluklara göğüs gererek doğurur çocuğunu.
Bu durumdan ötürü kalbine inme inen babalar zamanla bağışlar, konu komşu bir iki söylenir ardından hepsi susar. Çocuğunu her şeye rağmen doğurmaya karar veren kadın sonunda kazanır. Her türlü entrikanın sonu illa ki gelecek ve gerçek aşkına kavuşacaktır. O aile er ya da geç kurulacaktır.
Hayat bir dönem için zor olabilir. Babasız çocuk doğurmak pek kolay değildir şüphesiz. Bu zorluk da yakışıklı, yakışıklı olduğu kadar zengin, zengin olduğu kadar mütevazı bir adamın hamile kadına aşık olmasıyla atlatılır. Bir dönem için çare bu adamdır. Esas baba gelene kadar.
Birbirini seven çiftlerin yoluna taş koymak için gerçekleşen hamilelik durumları biraz daha farklı. Bunlar fettan kadınlardır. Tabi tüm fettanlık onlara ait. Esas oğlana kızmaya fırsat bırakmayacak kadar fettandırlar çünkü.
Bu kadınların hamilelikleri o kadar da kıymetli değil maalesef. Öyle ki çoğu izleyici merdivenlerden düşmeleri için yüreği ağzında izler bu kadınların çıktığı sahneleri. Yaşam hakkı, bu tür kadınlara tanınmadığı gibi onların çocuklarına da pek layık görülmez.
Neticede o da, emellerine ulaşmak için olsa bile sonradan çok seveceği çocuğunu doğurur. Annelik genelde bu kadınları ehlileştirecektir.
Neticede toz pembe dizilerde anne olmak meselesi tekrar tekrar vurgulanırken kürtajın esamesi bile okunmaz.
