Hiç bu kadarını görmemiştik. Sovyetler Birliği''nin çözülmesinden bu yana merkez güçler arasındaki hiçbir kriz bu kadar tırmanmamıştı. Kafkaslar hep karışık oldu ama Karadeniz hiçbir zaman bu kadar tehlike altında olmadı. Bugün Batum limanında, Poti limanında, Abhazya açıklarında yaşanan krizin kısa, hem de çok kısa süre içinde Türkiye''nin Karadeniz limanlarına sıçraması pekala mümkün.
Olay; “Siz Saddam Hüseyin''i astınız. Biz de Mihail Saakaşvili''yi asabiliriz” gibi kontrolsüz bir noktaya doğru gidiyor. Olay, bazılarının iddia ettiği gibi, yapay bir kriz değil. Kuru gürültü de değil. Rusya için sıcak denizlerin ne olduğunu bilenler, Kafkasya''nın ne olduğunu bilenler, ABD ve NATO için Rusya''yı çevreleme stratejisinin ne olduğunu bilenler için bu gelişmeler son derece ürkütücü. Bizim en büyük korkumuz, Karadeniz''in onlarca yıl sürecek bir paylaşım savaşına, açık çatışma alanına dönüşme ihtimali. Güneyi istikrarsızlaştırılan, Doğu''su büyük bir kriz merkezi haline getirilen Türkiye, şimdi de Kuzeyi''nin 21. yüzyılın en şiddetli güç mücadelelerinden birine sahne olmasına tanıklık ediyor.
Olayın vahametini anlamak için şu gelişmelere dikkatle bakalım:
Bunlar oyun değil, tatbikat değil, yapay bir krizin göstergeleri değil. Dünyayı, Türkiye ve İran''ın bulunduğu bölgeden ikiye ayıran son derece tehlikeli gelişmelerin ilk işaretleri. Karadeniz, bir anda füzelerin uçuştuğu bir bölge haline gelebilir. ABD de, Rusya da, NATO da adeta gözleri dönmüş gibi hareket ediyor.