Hacettepe maçında Gökhan Ünal''la Song''u yanına oturtan Ersun Yanal, ayrıca Alanzinho ile Yattara''yı kenarlarda oynatıp tek santrafora dönünce biz de “doğru kadro ile, yanlıştan döndü!” demiştik. Ama meğer Song''u gerçekten hasta olduğu için yanında oturtmuş! Öyle olmasa idi Giray''ı bugün yine oynatması gerekmez miydi? Üstelik Giray, duran top organizasyonlarında hücuma çıkıp gol şansı da olan bir oyuncu idi. Ayrıca hani kazanan takım değiştirilmezdi? O zaman bu ülkenin en çok gol pozisyonuna giren oyuncusu Gökhan Ünal''ın suçu ne? Yanal''ı anlamak zor...

Gençlerbirliği can derdinde... Bundan sonra alacağı her puanın önemini anlatmaya gerek yok. Samet Aybaba gittiği her takıma pozitif futbol oynatan bir teknik adam... Dün gece de öyle oldu. Özellikle ilk yarı boyunca futbolu oynayan takım konuk ekip, golü atan ekip ise “gerçek yıldızı” olan Trabzonspor''du. Trabzonspor tek forvetle belki doğru olanı yapmıştı ama, Umut belki daha çok tartışılanı olacaktı. Umut Bulut,Trabzonspor santrforundan ziyade Gençlerbirliği savunma elemanı gibiydi. Ne top tutabildi, ne gelen müsait paslara vurabildi.

Umut ne kadar rakip kaleye sırtı dönük oynasa da konuk ekipte Troisi ve Kahe''nin zaman zaman Mustafa ve Mehmet Nas''ın yüzleri hep Trabzonspor kalesine dönüktü. Net pozisyonlar da yakaladılar. Ama gariptir, Yattara işte kaçırılan net bir fırsattan sonra “Size pas vereceğime, kendim gider atarım!” diye düşünmüş olacak ki 6 kişiyi peşine takıp jeneriklik bir gol atınca skor ev sahibinin lehine değişti.

İkinci devre ilk yarının kopyası gibiydi. Konuk ekip daha iyi top çevirdi. Yanal seyirci gibi maçı izledi. Trabzonspor''da yorulan Song ve faydasız Umut sahadaydı. Değişiklikler çok geç yapıldı. Gökhan Ünal''ın Umut değil de, Alanzinho''nun yerine oyuna girişinde tribünler homurdandı.

Trabzonspor''da Sylva, Egemen ve Yattara göze batan oyunculardı. Konuk ekip takım olarak iyi mücadele etti. Momha hem kesici oynadı hem topları oyuna iyi soktu. Ancak Alanzinho''ya yaptığı harekete hakem kırmızı da gösterebilirdi.