|
Kusam Bin Abbas’ın mescidinde teravih

Fotoğrafta gördüğümüz özgün mimariye ait kabri şerif, Peygamber Efendimizin amcasının oğlu Kusem Bin Abbas’ın kabridir. Şah-ı Zinde adı verilen sade ve görkemli bu yapı, artık Ramazan- Şerif’in son günlerine girmiş olsak da, İstanbul ve Ankara’dan misafir ettiğim tüm konuklarımızla birlikte ziyaret ettiğimiz ilk mekan oldu, olmaya devam ediyor. Bu mavilik, aslında bir nevi Semerkand’a giriş yaparken diz kırmanız, selam vermeniz, bereketlenmeniz gereken ilk kapı bir anlamda. Varolsun, Miraçhan hoca, normal şartlarda sadece belirli özel günlerde açılan türbenin iç kapısını, her mihmânımız için açtı, Türkiye’den gelen tüm misafirlerle yakından ilgilendi. Miraçhan hocanın muhabbet ve ilgisi aslında burada İstanbul kelimesi duyulduğunda her Özbek’te karşımıza çıkan bir doğallık. Semerkant’ın mührü gibi, şehri her daim seyreyleyen konumuyla Şah-ı Zinde için, TDV İslam Ansiklopedisi şu önemli bilgileri veriyor.


“Hz. Peygamber’in amcası Abbas’ın oğludur. Annesi Ümmü’l-Fazl Lübâbe bint Hâris el-Hilâliyye, Hz. Hatice’den sonra müslüman olan ilk kadın olup Resûl-i Ekrem’in hanımlarından Meymûne’nin kız kardeşidir. Resûlullah kendisine benzetilen Kusem’i arkadaşlarıyla oynarken görmüş ve bineğinin arkasına bindirmişti. Kusem Hz. Peygamber’in cenazesi yıkanırken hazır bulunmuş, cesedi sağa sola çevirmiş, Resûlullah’ı kabrine yerleştirmiş ve kabirden en son o çıkmıştı. Bu sebeple Resûl-i Ekrem’e en son dokunan kişi olarak tanınır. Hz. Hüseyin’in sütkardeşiydi. Hz. Peygamber’den ve babasından, ayrıca kardeşi Fazl ve Talha b. Ubeydullah’tan hadis rivayet etmiş, kendisinden Hânî b. Hânî, Abdülmelik b. Muhammed b. Amr ve Ebû İshak es-Sebîî rivayette bulunmuştur.


Hz. Ali’nin hilâfeti döneminde Mekke valiliğine tayin edilen Kusem onun ölümüne kadar bu görevini sürdürdü. Kusem’in Medine valiliği yaptığı da söylenmiştir. Mekke’deki idarî görevleri yanında hac emirliği yaptı ve fetvalar verdi. Muâviye’nin (659 yılında) Yezîd b. Şecre er-Ruhâvî’yi hac emîri olarak tayin etmesine karşı çıktı. Bunun üzerine Yezîd b. Muâviye kumandasında 3000 kişilik bir ordu Mekke’ye doğru hareket etti. Kusem, ordunun Mekke’ye girmesini engellemek için halka çağrıda bulunduysa da gerekli destek ve yardımı sağlayamadı. Yezîd herhangi bir mukavemetle karşılaşmadan Mekke’ye girdi. Kusem, hac emirliğine Yezîd b. Şecre er-Ruhâvî dışında birinin getirilmesi isteğini tekrarladı. Ebû Saîd el-Hudrî’nin görüşü doğrultusunda hac idaresine Şeybe b. Osman getirildi.

Kusem Muâviye döneminde Horasan Valisi Saîd b. Osman b. Affân’ın kumandasında Horasan civarındaki fetihlere katıldı. Savaşta gösterdiği kahramanlık karşılığında ganimetten bin hisse ayrılması teklif edildiyse de ganimetlerin beşe taksim edilip diğer kişilerin hakları verildikten sonra kendisine pay ayrılması gerektiğini belirtti. Fazilet ve takvâ sahibi olan Kusem, Saîd b. Osman’la birlikte Semerkant seferine katıldı (675) ve Semerkant’ta şehid oldu. Merv’de vefat ettiği de belirtilmiştir. Mezarı zamanla ziyaretgâh haline gelmiş, etrafına cami ve medrese yapılmıştır. Kusem’in Semerkantlılar arasında “Şâh-ı Zinde” (yaşayan sultan) diye anılan mezarına Bâbür devrinde Mezarşah adı verilmiştir.”

Görkemli mimarisi, turkuazın binbir haleye büründüğü tezyinatı, makamın çevresinde inşa edilen mekanların uyumu, süreklilik ve akışkanlık duygusu uyandıran sükuneti ile Şah-ı Zinde’de geçtiğimiz günlerde o muhteşem kıraati ile Miraçhan hocanın imametinde teravih kılmak nasip oldu. Dahası, Kadızade-i Rûmî’nin kabrinin yanıbaşında kılınan o teravih namazını, TVNET ekibi tam zamanlı olarak kaydetti. İzleyicimizle buluşturacağımız o kıraati dinlerken ben her nedense yine bir Cuma namazında kaydettiğim yüzde karşılaştığım o yüzdeki haritayı düşündüm. 1938 Sovyetinin katlettiği 30 bin Özbek aydını arasında binlerce sufi ve derviş de vardı. Değil namaz kılmak ya da Kuran’ı Kerim okumak, hayatını kaybeden babanızın cenaze namazına katılmanızın dahî, işinizi ve geleceğinizi kaybetmenize neden olduğu coğrafyada bugün, açık havada teravih namazı kılmak bölge için çok kıymetli. Daha kıymetli olansa, cemaatin önemli kısmının çocuklar ve gençlerden oluşuyor olması. O ihtiyarların yüzlerindeki harita, dileriz, gayret ederiz, dua ederiz ki, o gençlerin omuzlarında bir ideale, bir yaşam biçimine ve bir tarihe dönüşse.

#Kusem Bin Abbas
#TDV İslam Ansiklopedisi
#Hz. Ali
2 yıl önce
Kusam Bin Abbas’ın mescidinde teravih
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!