Döviz kuru, karpuz ve ihracat

04:008/08/2024, Perşembe
G: 8/08/2024, Perşembe
Levent Yılmaz

Bu hafta açıklanan en önemli verilerden bir tanesi TCMB’nin hesapladığı reel efektif döviz kuruydu (REDK). Zira ekonomi yönetiminin uyguladığı dezenflasyon programının en önemli sac ayaklarından birisi TL’nin reel olarak değerli olması. Bunun da en önemli nedeni “döviz kuru geçişkenliği” yani kurdaki artışın enflasyona etki etme düzeyi. REDK ile ilgili son verilere bakmadan önce kısaca döviz kurunun enflasyon üzerindeki etkisine bakalım. Son dönemde özellikle pandemiden bu yana olan dönemde döviz

Bu hafta açıklanan en önemli verilerden bir tanesi TCMB’nin hesapladığı reel efektif döviz kuruydu (REDK). Zira ekonomi yönetiminin uyguladığı dezenflasyon programının en önemli sac ayaklarından birisi TL’nin reel olarak değerli olması. Bunun da en önemli nedeni “döviz kuru geçişkenliği” yani kurdaki artışın enflasyona etki etme düzeyi. REDK ile ilgili son verilere bakmadan önce kısaca döviz kurunun enflasyon üzerindeki etkisine bakalım.


Son dönemde özellikle pandemiden bu yana olan dönemde döviz kuru geçişkenliğinin oldukça yüksek olduğunu gözlemliyoruz. Her ne kadar Merkez Bankası Enflasyon Raporu içerisinde kur geçişkenliği %25-26 seviyelerinde hesaplansa da beklentiler kanalını da dahil ettiğimiz bu geçişkenliğin son dönemde %60’lar seviyesinde olduğunu gözlemliyoruz. Yani kurdaki %10’luk artış yıllık enflasyona 6 puan civarında yukarı yönlü etki ediyor. Döviz kuru geçişkenliğinin bazı sektörlerde %90’lar seviyesinde olduğunu düşünürsek konunun ciddiyeti daha iyi anlaşılır sanıyorum.


Gelelim REDK’ndaki son gelişmelere. TCMB’nin yayımladığı Temmuz ayı verilerine göre; TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru Temmuz'da 62,90 ile Mart 2021'den bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Böylelikle TL’nin reel olarak değeri son 40 ayın en yüksek seviyesine ulaşmış oldu. Yurtiçi ÜFE bazlı REDK da yükselmeye devam ediyor. Temmuz verisi 94,69 ile bir önceki aydaki 94,40’ın üzerinde.


Şimdi de başlıkta neden” karpuz” kelimesini kullandığıma değineyim. Hafta içinde Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mustafa Gültepe bir konuşmasındaki “Türkiye’de şu anda en ucuz şey döviz. Karpuzdan da ucuz.” ve “Doların 33 lira olmasıyla 37 lira olması arasında bir fark yok yap 37 lira” açıklamaları dikkatimi çekti. Elbette TL’nin reel olarak değerli olması özellikle fason üretimin yoğun olduğu sektörlerde ihracatta rekabetçiliği olumsuz etkiliyor olabilir. Ancak birim ihracat verilerine baktığınızda mevcut durum gelen şikayetlerde olduğu gibi görünmüyor. Ayrıca ihracatın ana dinamiğinin kur seviyesi değil dış pazardaki talep olduğuna ilişkin çok sayıda teknik ve akademik çalışma da var.


Diğer yandan kurun 33 yerine 37 olması demek %12,5’lik bir artış anlamına gelir ki bu da yıllık enflasyona neredeyse 7,5 puanlık ilave yukarı yönlü etki demek. Yani kurda önümüzde dönemde yüksek oranlı bir artışa izin verileceğini düşünmek veya istemek pek doğru bir yaklaşım olmayabilir. İhracatçıyı ve yerli üreticiyi korumak için kurdan daha ziyade tüm dünyada karşımıza çıkan korumacı politikaları ve daha uygun finansman imkanlarını gündeme almak daha yerinde bir yaklaşım olacaktır.

#Ekonomi
#döviz kuru
#ihracat