Libya’da Mayıs ayında Vatiyye Hava Üssü’nün Türkiye destekli Trablus hükümeti tarafından kontrol altına alınması, darbeyle ülkeyi ele geçirmeye çalışan Hafter’e bağlı güçlerin 14 aydır yürüttüğü mücadelenin çökmesine yol açmıştı.Cumartesi günü bu üsse bir saldırı oldu ve Türkiye’den gönderilip buraya konuşlandırılan Trablus yönetimine, yani Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne ait bazı sistemler zarar gördü.Reuters tarafından duyurulan haber, daha sonra Milli Savunma Bakanlığı kaynakları tarafından doğrulandı.Bir
Libya’da Mayıs ayında Vatiyye Hava Üssü’nün Türkiye destekli Trablus hükümeti tarafından kontrol altına alınması, darbeyle ülkeyi ele geçirmeye çalışan Hafter’e bağlı güçlerin 14 aydır yürüttüğü mücadelenin çökmesine yol açmıştı.
Cumartesi günü bu üsse bir saldırı oldu ve Türkiye’den gönderilip buraya konuşlandırılan Trablus yönetimine, yani Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne ait bazı sistemler zarar gördü.
Reuters tarafından duyurulan haber, daha sonra Milli Savunma Bakanlığı kaynakları tarafından doğrulandı.
Bir bakanlık yetkilisi saldırıyı doğrulayan ifadeler kullandıktan sonra, “Bu saldırı darbeci Hafter’in ve dış güçlerin istikrarsızlık ortamını devam ettirme iradesini göstermektedir. Bu müdahaleler devam ettikçe, darbeci Hafter’e destek açıkça sürdükçe istikrarsızlık ve çatışma ortamı beslenecektir. Barış ve istikrarın temini için bölgedeki faaliyetler devam etmektedir” dedi.
Vatiyye Hava Üssü’ne yönelik saldırının zamanlaması da hayli dikkat çekici idi.
Hemen öncesinde Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar başkanlığında üst düzey askeri yetkililerden oluşan bir heyet, Libya’da kapsamlı görüşmeler yapmıştı.
Belli ki bu saldırıyı yapanlar bir yönüyle de Akar ve beraberindeki heyetin bu ziyaretini gölgelemek, boşa çıkarmak ya da buna dönük bir mesaj vermek istercesine böyle bir niyetle böyle bir planlama yapmışlardı.
Hava Üssü’ne yapılan saldırıyı kimin yaptığı konusunda Ankara’dan resmi bir açıklama yapılmadı.
Ama bu, saldırıyı kimin yaptığının bilinmediği anlamına gelmiyor.
Dün bu bilgiye sahip olabilecek üst düzey bir yetkiliye “Saldırıyı kimin yaptığı belli mi” diye sordum.
Muhatabım, herhangi bir tereddüt emaresi göstermeden doğrudan Birleşik Arap Emirlikleri’ni işaret etti, ‘saldırıyı onlar yaptı’ dedi.
Vatiyye Üssü’ndeki sistemlere yapılan saldırı konusunda Birleşik Arap Emirlikleri adına da herhangi bir resmi açıklama yapılmış değil.
Bunda şaşılacak bir durum yok tabii. Neden derseniz, Türkiye’deki yönetime karşı darbe girişimleri dahil her türlü kötülüğün bir şekilde içinde yer alan BAE yönetimi, hep ‘sütre gerisinde kalarak’ hareket edegeldi.
Ama bu defa, “Allah söyletti” dedikleri türden bir gelişme oldu.
BAE kraliyet ailesine, yani Prens Muhammed Bin Zaid’e part time danışmanlık yapan, siyaset bilimci Abdulhalık Abdullah isimli bir adam baklayı ağzından çıkardı, “Birleşik Arap Emirlikleri Türklere iyi bir ders verdi” diye twit attı.
Aynı isim, bir süre sonra bu twiti sildi. İhtimal, danışmanlık yaptığı Kraliyet ailesinden “Nasıl açık verirsin” diye zılgıt yediği için bu twiti silmiş de olabilir.
Ankara’da Birleşik Arap Emirlikleri’ne karşı epeydir ciddi anlamda bir öfke birikmiş durumda.
Yıllardır her türlü bel altı vuruşun arkasında duran, para gücüyle suni lobiler oluşturup kampanyalar yürüten, bunlar da yetmedi Gezi olaylarında, 15 Temmuz’da olduğu gibi hükümeti devirme amaçlı darbe girişimlerine doğrudan destek veren bir yönetimden söz ediyoruz.
Uzun süredir devam eden bu tutum karşısında Ankara sabırlı bir tutum sergileyegeldi. Ancak son zamanlarda bu sabrın artık sınırlarda dolaşmaya başladığı ve taşmak üzere olduğuna dair sinyaller artmaya başladı.
Cumartesi günü Vatiyye Hava Üssü’ne yapılan saldırı, böyle bir atmosferde yani Birleşik Arap Emirlikleri’ne artık tahammülün kalmadığı bir zeminde karşımıza çıktı.
Dolayısıyla bu saldırıya bir cevap verilmesini beklemek, akla ziyan bir durum olmayacaktır.
Nerede mi?
Bir bilgi yok, sorduğumuz, mesaj attığımız yetkili isimler ‘emojiler’ kullanarak cevaplar verip işin bu kısmını gizli tutuyorlar.
Ama nerede sorusuna “Yine Libya’da?” cevabı verilse şaşırmazdım.