|
Tarih boyunca coğrafyamızda imparatorluklar ve günümüzdeki bölgesel gerilimler-2

İran coğrafyasında kurulan Sasani devleti ile Doğu Roma'dan Bizans'a dönüşen devlet arasında da, Perslerle Yunanlılar arasında olduğu gibi savaş ve rekabet eksik olmaz. Özellikle Hz. Peygamber (S.A.V) zamanında ,Sasanilerle Bizanslılar arasındaki iki savaş tarihte ünlüdür. Savaşların ilkini Sasaniler büyük bir galibiyetle kazanır , aradan fazla bir sene geçmeden vâki olan ikinci savaşı ise Heraklius'un imparator olduğu Bizanslılar kazanır. Bu olay Kur'ân-ı Kerîm'in Rum suresinin ilk beş âyetinin meâlinde şu şekilde yer alır:



1 -

Elif, Lâm, Mim.



2 -

Rumlar yenildi.



3 -

En yakın bir yerde onlar, bu yenilgilerinin ardından mutlaka galib geleceklerdir.



4 -

(Bu da) birkaç yıl içinde (olacaktır). Onların bu yenilgilerinden önce de sonra da emir Allah'ındır ve o gün müminler, sevineceklerdir.



5 - (Bu da) Allah'ın yardımıyla (olacaktır). Allah dilediğine yardım eder, galip kılar. O çok güçlüdür, çok merhamet edicidir.



Henüz, Asr-ı Saadetin Mekke devrinde iken, Sasanilerin galip geldiği savaş vuku bulmuştur. Sasaniler ilkin mezopotamya'ya sonra, Miladi 614-15'te Şam ve Mısır'a girerler. Bu yenilgiye Bizanslıların Nasara/Ehl-i kitap olmaları hasebiyle Mekke'deki müminler üzüntüye kapılır. Müşrikler ise sevinir. Bunun üzerine Rum suresindeki bu âyet-i kerimeler nâzil olur. Ayet-i Kerimelere göre bu yenilgiden fazla bir zaman geçmeden 5-10 yıl içinde Rumların (Bizanslıların) galip geleceği vaadi haber verilerek müminlere müjde verilir. Hatta, bu âyet-i kerimelerin nüzulü üzerine Hz. Ebubekir (r.a) Mekke müşriklerinden Übeyy bin Halef ile şarta tutuşup bahse girer. Sonunda, gerçekten aradan beş-on sene geçmeden Bizanslılar/Rumlar bu sefer ilkin 622'de İssus'ta, sonra Miladi 627'de Ninova yakınlarında Sasanilere karşı savaşları galibiyetle kazanınca Kur'ân-ı Kerim'in mucizesi ve vaâd-i İlâhî tahakkuk eder.



İslâm fetihleri ile birlikte Hz. Ömer (r.a) zamanında, Kadisye muharebesinin zaferle neticelenmesinin akabinde, Sasani-İran toprakları fethedilerek bilâd-ı İslâm'a dahil olur. İslâm orduları Mezopotamya/El-Cezîre ve Anadolu'da da Malatya civarına kadar ilerler. Fetih hareketleri Kuzey Afrika ve Kıbrıs, Malta, Sicilya gibi Akdeniz adalarını da kapsar. Emeviler devrinde Mağrip'ten İber Yarımadasına çıkılarak, 711'de Tarık b. Ziyad komutasındaki İslam orduları Endülüs'ü fetheder. (Endülüs adı Vandalosya'dan gelmektedir. Bu da German/Cermen asıllı Vandalların İber yarımadasının güneyindeki hakimiyetlerinden kalma bir adlandırmadır.)



Abbasiler devrinde, İslâm âleminin Bağdat'ta ki merkezi otoritesi zayıflar, Emevi devletinin inkırâzı akabinde, Endülüs'te Birinci Abdurrahman'ın kurduğu Endülüs Emevi devletinden sonra, zamanla, İran, Mısır, Kuzey Afrika gibi merkezlerde farklı hanedanlar yükselir. Tavâifu'l-Mulûk devri başlar. İran'da Samanoğulları, Mısır'da İhşidiler ve Tolunoğulları gibi devletler ortaya çıkar. Kuzey Afrika'da İdrisiler, Ağlebiler, Tafişinler, sonra Murabıtlar, Muvahhidler gibi bir kısım Arap ve Berberi hanedanları yükselişe geçer . Abbasi halifeliği zamanla sembolik bir otoriyeye dönüşür.



1000'lı yılların başlarında Maveraünnehr'de Karahanlılar ve Gaznelilerden sonra ortaya çıkan Selçuklu hanedanı, Arslan Yabgu ve sonra Çağrı ve Tuğrul Beyler zamanında, özellikle Gaznelilerle vuku bulan Dandanakan savaşının zaferle neticelenmesi akabinde, yükselişe geçer. Bugün İran'ın başkenti Tahranın artık güney ucunu teşkil eden, Rey şehri Selçukluların payitahtı haline gelir. Tuğrul Bey zamanında Selçuklular Irak-ı Arab, Suriye/bilâd-ı Şam ve Doğu Anadolu ile Bilâd-ı Ekrâd'a seferler düzenlerler. Tuğrul Bey'in 1060'ta Fatımileri destekleyen Büveyhiler ve komutanları Arslan El-Besâsiri'ye karşı Bağdat Halifesine yardım için Bağdat'a girmesi Besâsirî'nin başını vurdurması Selçukluların şan ve şöhretini artar. Tuğrul Bey'den sonra yerine geçen yeğeni Alparslan Anadolu'ya yönelir. 1071'deki Malazgirt zaferinden sonra Anadolu/Rum Diyarının kapıları sonuna kadar açılır. Tuğrul Bey zaman'ında Bağdat seferi ile başlayan Selçuklu-Kürt ittifakı/beraberliği, Malazgirt savaşında Mervani Kürt Emirliği/Devletinden 10.000 civarında askerin katılımı ile iyice pekişir. (Sıbt İbnu'l-Cevzî, Mir'âtu'z-Zamân Fi Târihi'l-A'yân, Yazma, Edirne Selimiye Kütüp. No:4711; İbnu'l-Adîm, Kemaleddin Ebu'l-Kâsım, Buğyetu't-Taleb Fi Târihi Haleb, Yayınlayan: Ali sevim, TTK Yayınları, İstanbul, 1976; Prof. Dr. Osman Turan, Selçuklular Tarihi Ve Türk-islâm Medeniyeti, Boğaziçi Yayınları, 7. Baskı, İstanbul, 1998; Prof. Dr. M. Altay Köymen, Tuğrul Bey Ve Zamanı, Kültür Bakanlığı Yayınları, Kültür Eserleri, No:4, İstanbul, 1976; Reşîduddîn Fazlullah Hemedânî, Câmiu't-Tevârih, -Târih-i Al-i Selçuk- Tashih Ve Tahşiye: Muhammed Ruşen, Mirâs-ı Mektub, Tehran, 2007; Prof. Dr. Faruk Sümer-Prof. Dr. Ali Sevim, İslâm Kaynaklarına Göre Malazgirt Savaşı, TTK Yayınları, Ankara, 1988; Anadolu Selçukluları Devleti Tarihi, Anonim, Yayınlayan: Prof. Dr. Feridun Nafiz Uzluk, Ankara, 1952)


#İran coğrafyası
#Asr-ı Saadet
#Perslerl
7 yıl önce
Tarih boyunca coğrafyamızda imparatorluklar ve günümüzdeki bölgesel gerilimler-2
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi