En rahat geçmesi beklenen milli takım arası hepimiz için kaosa dönüştü. Uluslar C liginde oynayan milli takımımızın önde gelen yetkilileri gol yemediğimiz için övünürken Lüksemburg maçı 3-3 bitti. Sonrasında da Faroe Adaları'na 2-1 yenildik.

Önceki günlerde okuduğum bir yazıda şöyle yazıyordu;' Yanlışlar gerçeklerin önüne geçmesin.' Tam da durumu ortaya koyan bir söz gibiydi. Şimdi herkes Stefan Kuntz üzerinden bir şeyler söylüyor haklı olarak. Peki seçiciler? Kuntz'u buraya getirirken planlananlar neydi? Şu anda ne durumdayız? Bilen ya da bilgi sahibi olacağını düşünen var mı? Milli takımlar sorumlumuz Hamit Altıntop bu konularla ilgili iletişim halinde olmayı umduğumuz bir isimdi. Görülen o ki onunla da iletişim kuramayacağız.

'Çok güzel bir jenerasyon yakaladık' sözlerini dün gibi hatırlıyoruz. Avrupa'ya yapılan transferler hepimizi sevindirmiş ve oyuncularımızın gelişimlerine orada devam edeceğini ummuştuk. Şimdi geriye dönenleri ve dönmesi beklenenleri konuşuyoruz. Demek ki gelişim konusunda sorunlarımız var. Oyuncularımız belirli bir seviyeyi ya da eşiği geçemiyor. Sebebi ne olabilir? Bu sorunun cevabı altyapılardaki eğitim eksikliği ve oyuncularımızın Avrupa'daki futbol düzenine ayak uyduramaması olabilir mi?

Son olarak bir konunun da altını çizmekte fayda var. Milli takımın başarısız gidişatının ardından sosyal medyada 'biz turnuvalara gitsek ne oluyor, gidince ne yapıyoruz' gibi söylemlere şahit oldum. Bu çok tehlikeli ve zehirli bir düşünce tarzı. Vizyonumuz hiçbir zaman bu olmamalı. Biz turnuvalarda olmalıyız. Her ne olursa olsun. Kötü geçse de bir sonrakinde daha iyi olmak için ne gerekiyorsa yapmalıyız.

Yani yine döndük dolaştık altyapı sloganı attık. Tespiti yıllardır belli bir sorunumuz var. Halletmek için adım atılsın diye hayal ediyoruz. Biz diyoruz ki Avrupa'nın Brezilyası olalım. Siz ise Faroe Adaları deplasmanında yenilip masaya vuruyorsunuz...