Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında uzun zamandır süren gerginlik sebebi ile bu son karşılaşmanın da zor geçeceği söyleniyordu. Medyada bu gerginliği körükleyen yorumlar yapıldı. Ama umulan-beklenen olmadı. Sahadaki futbolcular sertliği, kavgayı bir yana koyup dostluğu öne çıkaran bir oyun sergiledi. Öyle ki Gökhan Gönül Aykut''un gördüğü kırmızı kartın haksız olduğunu hakem Cüneyt Çakır''a söyleyerek sahalarımızda hemen hiç görmediğimiz bir tavır gösterdi. Maç sonunda oyuncular forma değiştirdi. Trabzon son beş maçını kaybetti. Şampiyonlar Ligi''nden elenmesi onu çok sarstı. Beşiktaş da bu hafta Samsun karşısında puan kaybetti. Avrupa da yollarına devam eden bu iki takımımız için benim beklentim Süper Lig de değil, Avrupa''da başarıyı yakalamalarıdır. Bu durumda içerdeki yenilgilerin, puan kayıplarının üstü örtülür, hatta unutulur. İki kulvarda birden oynamak zor. İkisini birden kaybetmek felaket. Dileğim yukarıda belirtmiş olduğum gibi her iki takımımızın da Avrupa''da başarılı olup hem ülkemizi hem kendi taraftarlarını coşturmasıdır.

Ancak gelin görün ki Trabzon''un geçen seneki formunun yerinde yeller esiyor. Takım hem kadro, hem zihinsel olarak fevkalade kan kaybetmiş durumda. Sezona iyi başlamışlar, Burak sayesinde zirveye tırmanmışlardı. Burak durdu, Trabzon tekledi. Zaten tek bir futbolcunun performansı ile bir takım yürüyemez. Burada Şenol Hoca''nın Burak için bir özel terapi uygulaması da kaçınılmaz oldu. Bu futbolcu takımı sırtlayarak peş peşe attığı goller ile belli bir psikolojiye girdi. Öyle ki kendisine ulaşan her topu etrafına bakmadan gol yapmak istiyor. Bu alışkanlığını terk etmesi, daha kollektif oynaması lazım. Diğer futbolcuların da her aldıkları topu Burak''a ulaştırmaktan vazgeçmeleri lazım.

Fenerbahçe sakindi, Trabzon kazanmak istiyordu. Fazla pozisyon olmadı. Her iki takım da duran toplara bel bağladılar. Trabzon on kişi kalınca Fenerbahçe bastırdı. Üç dört fark yapabilirdi. Ama Trabzon da teslim olmadı. Şansı yardım etse idi maç berabere bitebilirdi.

Trabzon Yönetimi TFF''nin verdiği cezaları haksız bularak bundan böyle hiçbir maça çıkmayacaklarını açıkladılar. Yöneticilerin sahaya girmemeleri TFF''ye karşı bir protesto. Şenol Hoca da maçtan sonra yaptığı açıklamada hem Galatasaray, hem Beşiktaş maçlarında on kişi kaldıklarını, bu karşılaşmada da aynı akıbete uğrayınca artık maçları on kişiyle oynamaya alışmaları gerektiğini sitemkâr bir ifade ile dile getirdi. Hemen bütün yorumcular Cüneyt Çakır''ın kararlarını eleştirerek, maçın neticesini hakemin tayin ettiğini söylediler.

Bu abartılı bir analiz. Eğer Fener karşısında geçen yılki Trabzon olsa idi onları hiçbir hakem kararı galip gelmekten alıkoyamazdı. Bana göre bu maçın skoru önemli değil. Önemli olan bir şu kadar zamandan beri sürüp gelen Fenerbahçe-Trabzon gerginliğinin sona ermesidir. Bu bir milat olmalı.

Ve sahada Trabzon seyircisinin bulunmaması gerginliğin bitmesine sebep gösterilmemeli. Biz futbol tutkunları derbi maçlarında her iki takım taraftarının tribünleri ortaklaşa doldurmalarını ve bir kavgaya-kargaşaya meydan vermeden maçı seyretmelerini özlüyoruz. Futbol bu! Ötesi yalan.