Malumunuz Cumhuriyet gazetesinin o karikatürü yayımlamasından sonra kamuoyunda oluşan tepkilere “ifade özgürlüğü” adı altında bir kılıf uydurmaya çalıştılar. CHP’liler koşa koşa Cumhuriyet gazetesine gidip sözüm ona “ifade özgürlüğü” adı altında gazeteye ve yazarlarına destek verdiler.

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenini telefonla arayan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Dağıtıma giden gazete kamyonlarının durdurularak, sakıncalı haber veya karikatür aranmasının tam bir 12 Eylül uygulaması" olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu yaşananları kınayarak, üzüntülerini ve geçmiş olsun dileklerini iletti. Ve diğer vekiller de ifade özgürlüğü adına sahip çıktılar. Tabi ki, inançlı ve halktan bu sahiplenmeye karşı tepki alınca da CHP’nin meşhur kılıf uydurma yöntemine geçtiler.

Ne gariptir ki; karikatürü kınamak hiç birinin aklına gelemdi…

Nedene bunlar İsrail’i de kınama konusunda pek unutkanlar…

CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, yavuz hırsız ev sahibini kovarmış misali “asla peygamberimiz ile dalga geçilmesinin yanında olmadık” açıklamasını yaptı. Bir de kendilerini bununla itham edenlere verip veriştirdi.

Bunların din, Allah, Peygamber, Kur’an, inanç algılarını çok merak ediyorum…

Bunların “iman” algılarını da çok merak ediyorum…

Böyle bir açıklamayı ancak ve ancak bu konularda sıfır bilgiye sahip veya bu dine düşman bir aklın yapması gerekirdi.

Ne demek Allah aşkına! Birileri sizin inançlarınızla, kutsalınızla dalga geçecek ve siz ifade özgürlüğü diyenlere karşı verilen tepkilere kızacaksınız!

Mantık diye bir şey var ve mantığa göre, inanmasan da saygı duymak zorundasın ve kimsenin kutsalı ile dalga geçme hakkına sahip değilsin!

“İMAN” diye bir şey var arkadaş! Ve sen asla böyle bir hareketi “ifade özgürlüğü” veya başka bir özgürlüğün içine sığdıramazsın!

Bir Müslüman böyle bir duruma sessiz kaldığı takdirde de vebal altındadır ve insanca tepkisini vermek durumundadır. İnançsız veya başka inançlara sahip olanlar ise kutsallara saygı duymak zorundadır!

CHP adına “Biz Peygamber Efendimiz ile dalga geçilmesinin yanında olmadık!” açıklaması resmen halkın inançlarıyla ve her zamanki gibi aklıyla dalga geçmekten başka bir şey değildir.

Sen kalkıp kutsala yapılan saygısızlığı bir kavrama sığdırıp o gazeteyi savunacaksın ve sonra da inançlara saygıdan söz edeceksin. Hadi onu geçtim Papa’nın açıklamasından da mı bir ders almadınız. Elin papası bile “Özgürlüklerin bir sınırı olmalı…” diyerek duruma tepki gösterdi ama bizdekiler hala aynı kafada…

Gezi’den bu tarafa ısrarla halkın aklıyla dalga geçtiler ve şimdi sıra inançlara mı geldi? Şu süreçte kimin ne olduğunu iyice görmüş olduk. Yıllardır söylüyorum: “CHP, dine takıntılı bir partidir!” diyorum. Dikkat ederseniz İslam dininin farzları adına (alkol, namaz vs) ne varsa konu olduğunda hep bir özgürlük kavramı veya demokrasi kavramı mazereti ile bir karşı çıkışları söz konusu olmuştur.

Dine karşı söylemlerine laiklik kavramı adı altında hep bir kılıf uydurmaya çalışarak, inançlı ve dindar insanların vicdanlarını yaralamışlardır.

Şimdi de İslam dininin peygamberine hakaret edenlere verdikleri desteği halkın anlamayacağını zannediyorlar. Ya da halkın ne zannettiği umurlarında değil…

Ülkede ne kadar şiddet olayı olduysa, nerdeyse hemen hepsini körüklemek için başrollerde yer alan CHP değil mi?

Hakarete, şiddete sahip çıkan CHP değil mi?

Vandalları alnından öpen CHP lideri değil mi?

Ve gazetenin uygunsuz yayın kontrolüne tepki veren CHP lideri değil mi?

Bunların demokrasi anlayışı ve inanç anlayışlarını kamuoyunun vicdanına sunmanın en demokratik hakkımız olduğunu düşünüyorum.

Tüm bunları yaparken çıkıp, “Biz destek vermedik…” demeleri iyice trajikomik bir durum…

Resmen halkın aklıyla ve inançlarıyla dalga geçmek, ciddiye almamak, önemsememek değil de nedir?

CHP bu olaydaki sınavından da halkın vicdanındaki her sınavında kaldığı gibi sınıfta kaldı.

Bu halkın ayarlarıyla oynanmaması gerektiğini ne zaman öğrenecek bu CHP…

Aslına bakarsanız bu kafayla hiçbir zaman öğrenemeyecek…

CHP’nin bu ülke halkına mı veya başkalarına mı hizmet ettiğini bu halk çok iyi değerlendirebiliyor. Dünyada olup bitenleri İslam’a ve Müslümanlara karşı yapılan eylemleri, katliamları ve hareketleri her zaman büyük bir olgunlukla (!) karşılayan bir CHP var…

Acayip olgun ve anlayışlılar doğrusu(!)

Ee, tabi diktatörce ülke yönetimine gelmiş zihniyetlerin, inanç ve ifade özgürlükleri de ancak bu kadar olur…

Aslında asıl hazmedilemeyen şey halkı gerçekten aptal yerine koyamamak galiba!

Özellikle son iki yıldır yani Gezi’den bu tarafa bu yaptıklarını halkın görmesi ve gereken cevabı sandıkta kendilerine iadeli taahhütlü iletmesini halen hazmedemiyorlar!

Galiba bunlar yıllarca diktatörlükle ve darbelerle bastırılmış olan halkı hep aptal zannettiler. Hâlbuki bu halk hiçbir zaman aptal değildi, sadece kendisini ifade fırsatını bulamamıştı. Ve kendisini ifade etme fırsatı bulduğu anda yani demokrasiyi solumaya başladığı anda tepkisini koymaya başladı.

Tabi bu diktatör zihniyetliler hala bu gaflet uykusundan uyanmadıkları için aynı taktiklerle bu ülkede varlık gösterebileceklerini zannediyorlar.

Bu halkın aklını ve vicdanını tanımadığınız sürece asla başarılı olmazsınız.

Daha doğrusu; bu halkı tanımadığınız sürece hiçbir şey olamazsınız…

Bu iş çarşaflıya rozet takmakla…

Eski müftüden vekil yapmakla…

Umreye vekil yolmakla…

Genel merkeze mescit açmakla ve halkın gözünü boyamaya çalışmakla olmaz…

Bu iş ya gerçekten inanmakla ya da gerçekten inançlara saygılı olmakla, yani gerçek demokrasiyi kavramakla olur…

Tabi anlayana…