Beşiktaş"ta 5"i sakat, 3"ü cezalı 8 eksik var belki ama bu durum bu sezon epeyce tekrarlandığı için üzerinde durmanın pek de bir anlamı yok. Yabancı kontenjanına takılan McGregor"un yerine beklenildiği gibi Cenk kalede; beklenmeyen ise durumu belirsiz olan Holosko"nun yetişmeyip son yabancı tercihinin Dentinho"dan yana kullanılması...
İnönü"nün taraftar etkisini sağır sultan bile bilir. Ancak kazın ayağı hiç de öyle değil. Bu sezon içeride 15 maç oynayan Beşiktaş, 6 kez kazanmış; (deplasmanda bile 7) sadece iki kez kaybetmiş (7 de beraberlik) ancak dün ihtiyaç olunan 1 değil 3 puan. Ve yukarıdaki tablonun sorumlusu tek başına futbolcular. Taraftarın görevini en iyi şekilde yerine getirdiğine dün maçın her anında şahit olduk; deyim yerindeyse tek bir dakika bile susmadılar. Ancak Aybaba"ya açık açık haksızlık yapıyorlar. Aybaba"nın çok başarılı olduğunu iddia etmiyorum ancak bu dönemde istifa serzenişi zararın en büyüğünü getirir.
Son haftalarda "ben sahaya yanlış kadro çıkardım" itirafını yaparcasına daha ilk yarı bitmeden değişikliğe başvurmayı alışkanlık haline getiren Aybaba"dan dün bunu göremedik. Çünkü takım iyi bir futbol sergiliyordu, hem de kenarda tutunabilecek tek dal Oğuzhan"dı.
Direkle ve Cenk"in kritik kurtarışlarıyla sonlanan iki net Orduspor atağı golle sonuçlansaydı; skor tabelasına oyunun hakkı yansımamış olacaktı. İlk yarı ezici bir topla oynama yüzdesi (65"e 35) oluşturan siyah-beyazlılar, oyunu yönlendiren taraftı; sonuca da çok geçmeden ulaştı.
Beşiktaş"a sıkıntı çektiren Emre"nin sol bekin hakkını verememesi; Dentinho"nun da sağda Hilbert"e yardımcı olamamasıydı. İkinci yarıda Orduspor, oyunda dengeyi sağlasa da bu ne hücum varyasyonlarına ve de dolayısıyla skor tabelasına yansımadı. Orduspor hocası Cevat Güler, kenarda sürekli "Hücum hücum" direktifleri verse de buna takatleri yoktu.
