|
“Ülkenin kaderini altı ayda değiştireceğiz”

Dikkatlerden mi kaçtı, tam anlaşılmadı mı bilmem…

Nedense Kemal Bey’in geçenlerde söylediği bir söz üzerinde pek durulmadı.

Şöyle demişti:

“İktidara geldiğimizde, ülkenin kaderini altı ayda değiştireceğiz.”

Aşk olsun. Ne demek altı ay?

Tevazu herhâlde.

Kendinizi küçük görmeyin.

Altı hafta bile değil, altı günde başarırsınız.

*

Her şeyi tersine çevirmek çok basit.

Bütün yatırımlar durdurulur.

Bütün projelere nokta konulur.

Ödemeler dondurulur.

Kırmızı düğmeye bastın mı, hepsi tamam.

Yahut şalteri indirirsin, bir saniyede her şey şırak diye kesilir.

Bunun altı ay sürecek tarafı ne ki?

*

Böyle olacağını nereden biliyoruz?

Kendi açıklamalarından ve ittifak ortaklarının beyanlarından.

Zaten bu konuda tek kelime söylememiş olsalardı bile gözlerinden anlardık.

Evvelce itiraz ettikleri projeler, yaşanacaklar için bize fikir verirdi.

Dolambaçlı, karmaşık, anlaşılmayan, belli olmayan bir durum yok ortada.

*

Tabii hedefi gerçekleştirmek için, o makama gelmek gerek.

O makamın neresi olduğu belli: İktidar.

Bir başka ifadeyle –mevcut sistemde– Cumhurbaşkanı olmak…

Bunun için de seçilmek gibi bir şart var.

Seçilmek için –gayet tabii– aday olma mecburiyeti bulunuyor.

Ne zamandır Kemal Bey’in aday olup olmayacağı tartışılıyor.

Bu konunun meraklısı çok.

Olur dendiğinde itiraz ediyor.

Olmaz dendiğinde kabul etmiyor.

“Kim söyledi size aday olmayacağımı?” çıkışı, unutulmazdı doğrusu.

Öyle ya, kim söyledi?

İrade kendine ait (olsa gerek).

Ya olur, ya olmaz.

Aslında, ne olur, ne olmaz desek daha doğru.

*

Sosyal medya üzerinden canlı yayına katılmış Kemal Bey.

Cumhurbaşkanlığı adaylığına yeşil ışık yakmış.

“Seçildiğimde beni özgürce eleştirebilecekler” vaadinde bulunmuş.

Sonradan haberimiz olduğu için “Haydi hayırlısı” demeye hazırlanırken, başka türlü açıklama yapmış.

Sadece on dakika sonra ışığın rengi değişivermiş.

“CHP’nin millet ittifakının bir parçası olduğunu hatırlatarak, partisinin adayı olmadığını” söylemiş.

*

Ortada bir tezat yok arkadaşlar.

Yalnızca CHP’nin adayı olmayacak.

Gayet net şekilde onu hatırlatıyor.

Başka yerlere çekmek yanlıştır.

Ortada bir ittifak varsa, tek partinin adayı olmasından bahsedilemez.

(Erdoğan da sadece AK Parti’nin adayı değil.)

Kemal Bey’in içinde bulunduğu, başını çektiği ittifakta hangi partilerin bulunduğunu hatırlayalım, yeter.

Yoksa…

İnsanın aklına başka türlü şeyler gelir.

Seçilmeden o koltuğa oturmak gibi…

“Seçildiğimde” diyerek açıklamasına başlayan biri, böyle bir şeyi kastetmez. Etmemiştir.

Seçilmiş olmak… Evet, tek şart o. Fakat kim tarafından?

Cevap halksa, mesele yok.

#Kemal Kılıçdaroğlu
#CHP
#Erdoğan
#AK Parti
3 yıl önce
“Ülkenin kaderini altı ayda değiştireceğiz”
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi