|

Boks yerine dans...

Billy Elliot, küçük bir çocuğun dansa duyduğu olağanüstü aşkı ve tüm zorluklara rağmen mücadeleyle elde ettiği zaferi anlatıyor. Billy'i canlandıran BAFTA ödüllü Jamie Bell filmde çok başarılı.

.
00:00 - 5/04/2001 Perşembe
Güncelleme: 10:47 - 14/01/2014 Salı
Yeni Şafak
Boks yerine dans...
Boks yerine dans...

İngiliz yapımı Billy Elliot, 1984 yılı İngilteresi'nde Demir Leydi Thatcher yönetiminin ezdiği madenci bir ailenin çocuğu olan Billy'nin yaşadığı kültürel sınırlamalar, kriz halindeki ailesi ve asi bale öğretmeninden oluşan zor dünyasında yeteneğiyle başlayan zorlu yolculuğunun zaferle sonuçlanışını anlatıyor.

Gösterimde olan filmlerin arasında öncelikli olarak görülmeye değer filmlerin başında geliyor Billy Elliot. Stephen Daldry'ın yönettiği ve 3 dalda Oscar adayı olan dramanın başrollerinde Julie Walters, Gary Lewis, Jemie Bell ve Jamie Draven yer alıyor. Öyküsü ve anlatımının yanısıra oyuncularının performansıyla dikkati çeker bir seviye tutturan filmde, 11 yaşındaki Billy'i canlandıran Jamie Bell o kadar başarılı ki, bu rolüyle BAFTA'da En İyi Oyuncu ödülünü kaptı bile. Filmde Billy'nin öğretmeni Bayan Wilkinson rolünde gördüğümüz Julie Walters'da bu rolüyle BAFTA En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödüllünü almıştı. Sinema dünyasının saygın ödüllerinden sayılan BAFTA'dan bir ödülü daha var filmin; "En İyi İngiliz Filmi Ödülü".

Yeteneğin izinde...

Filmin konusu 1984 yılında, Thacther hükümetinin ağır ekonomi politikasının ezdiği kömür madencilerinin grev yaptığı Durham'da geçiyor. Filme adını da veren Billy Elliot (Jamie Ball) 11 yaşındadır ve annesini daha küçük bir yaşta kaybetmiştir. Babası ve ağabeyiyle birlikte yaşamakta, ona büyükannesi bakmaktadır. Bir aile geleneği olan boksla kendi tercihi dışında ilgilenen Billy, büyükbabasının büyük boks eldivenlerini giydiği minik elleriyle boks yapmaktadır.

Billy'in hayatı, her hafta gittiği boks dersleri sırasında bir bale dersine tanık olmasıyla tamamen değişir. Öğretmeni Mrs. Wilkinson'ı (Julie Walters) hayrete düşüren ham yeteneğini sergileyen Billy, kendini bir anda dansın içinde bulur. Sivri dili ve ağzından eksik etmediği sigarasıyla tanınan Mrs. Wilkinson'ın öğretmenlik hevesi, Billy'nin yeteneğini gördüğünde yeniden canlanmıştır. Ancak Billy dans dersleri aldığını madendeki grev yüzünden eve ekmek getirmekte zorlanan dul babasından ve despot ağabeyinden gizlemek zorundadır. Ancak bu gizlilik hiç de uzun sürmez. Baba ve ağabey Billy'nin bu tür 'kadınsı' uğraşları olmasından hiç de hoşnut olmazlar. Bu arada Mrs. Wilkinson Billy'yi, Londra'daki Kraliyet Bale Okulu'nun seçmelerine katılması için yüreklendirmektedir. Bu okula gidebilirse Billy hem yeteneğini dğerlendirecek hem de yaşadığı kötü hayattan kurtulacaktır.

Remziye İNANIR

23 yıl önce