|
İstiklal Marşı"nı değiştirme girişimleri, milli marştan bihaber İhsanoğlu ve muhalefet

Türkiye''de vatana ihanet ve vatanseverlik gibi kavramlar, sık sık bu iki kavramın sahibi olduğunu iddia edenlerce iğdiş edildiği için maalesef kullanmaktan çekindiğimiz kavramlara dönüşmüştür.

Vatanseverlik konusunda bayrağı elinden bırakmayan ama aynı zamanda vatan için bir şey yaptıklarına şahit olmadığımız -bu minvalde verdikleri zarar da düşünülmeli- CHP ve MHP''nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu''nu, yaşayan Türkiye halkına yönelik mitinglerde pek göremiyoruz, kendisi çoğunlukla seçim çalışmalarını kabristanda geçiriyor, Allah ecdadımıza rahmet eylesin, Ekmeleddin Bey''e de hayırlı ömürler dilerim de, ben bu kabristan ziyaretlerinden çok farklı manalar çıkardım.

İhsanoğlu, kabristan ziyaretlerinden birinde İstiklal Marşı''nın yazarı merhum şair Mehmet Akif Ersoy''un mezarını ziyaret etti. Ziyaret sırasında çok üzülerek belirteyim ki, İstiklal Marşı''nın sözlerini bilmediği ortaya çıktı. İnsanların kusurlarını yazarken pek rahatsızlık duyarım, bu yazdıklarım Sayın İhsanoğlu''nun şahsıyla değil ehliyetliyle alakalı, lütfen bu unutulmasın... Bir cumhurbaşkanı adayı düşünün ki, ülkesinin milli marşından bihaber... Daha ben ne söyleyeyim?

İhsanoğlu''nun milli marşın sözlerini bilmemesi durumu bana geçmişteki marşı değiştirme girişimlerini hatırlattı. İstiklal Marşı, 1925 ve 1937 yıllarında değiştirilmek istendi. Değiştirme çabası girişimlerine gerekçe olarak ise Batı Medeniyetine "canavar" deme, "Türk" kelimesinin geçmemesi, "lidere şükrane yokluğu", "uzunluk.." bahaneler öne sürülmüştü. Oysa İstiklal Marşı, Türkiye halkının kaderinin mühim bir aşamasının en içten ifade edilişidir. İhsanoğlu, Türkiye halkının olumlu manada değişmeye başlayan kaderine müdahalenin son girişimlerinden biri; bu minvalde İstiklal Marşı''ndan bihaber oluşu anlaşılabilir ama peki ya muhalefet?

Seçim sürecinde tatil rehavetine kapılmış, İhsanoğlu''nu ortaya sürmüş, onu destekleyen "paralel" kesimden medet uman, tüm bunların arkasında mevcut tembelliğini aşamamış toplu muhalefet acaba ne durumda? Ayrıca İhsanoğlu"nu strateji olarak ortaya süren, kendileri gölgede fırsatçılık ve zahmet etmeksizin bir süreç yürüten muhalefetin halinin ağustos böceğinin halinden bir farkı yok. Bu ülke lehine henüz geleceğe yönelik bir vizyon oluşturamamış muhalefet, Ak Parti var olduğu sürece varlık gösteremeyeceğini gayet iyi biliyor, sihirli kelimeleri "Tayyip Erdoğan gitsin bakarız.." şeklinde, bu sihirli kelimenin gölgesinde tek çalışmaları varlık gösterebilme çabası, varlıklarını ispat zorunluluğu ancak inanın onun için bile çalışmaktan acizler.

Merak ediyorum, vatan... millet.. diye diye bu ülkenin Türk, Kürt, Ermeni demeden tüm halkına namlu doğrultmuş, bu ülke için yaptıkları icraat "darbe desteklemekten" öteye gidememiş, başımızın etini yemiş MHP ve CHP, onların arka odası paraleller, ülke dışından haya etmeden aldıkları destek ile başımızı yemeğe kalkmışken, varlıklarını ispat etme çabası, o hırs bu ülke ve bu ülke insanından daha öteye mi geçiyor? Geçiyor ki, bu gerçeklerle yaşatılıyoruz. Geçiyorsa, bu gözlerine perde inmiş kitlenin bu ülkeye hizmet etmesi mümkün mü?

MHP ve CHP

Bugünkü MHP"nin fikri çekirdeğini oluşturan kadro 1944 Turancılık/Türklük Davasında "devletçi milliyetçilik" ve "kültürel milliyetçilik" ayrımını tecrübe etti. Zaman sonra Alparslan Türkeş"in etkisiyle Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP)"den, MHP"ye evrilen hareket, Türkeş"in "Tanrı dağı kadar Türk, Hira Dağı kadar Müslüman…" sözlerinin de vurguladığı gibi Nihal Atsız fikriyatından sıyrılarak "seküler bir milliyetçilik" anlayışından daha çok Türk-İslam sentezine yöneldi denilebilir, bu dönem 60"ların sonu 70"lerin başıdır. Akabinde 80 Darbesinin ezdiği hareketin darbe sırasında devletten yana olduğu, darbe sonucu oluşan hapishane dönemlerinde İslami yoğunlaşmanın arttığı söylenir. Yıllar ilerleyip MHP tabanındaki, İslam"ı milliyetçiliğin önüne alan ekip Büyük Birlik Partisi kadrolarını oluşturur. Varlığından bu yana "milliyetçilik-devletçilik-İslam" başlıklarında çeşitli kırılmalar yaşayan, her seküler tercihinin sonucunda tabanından ve varlığından mühim birer parça kopan, kopan her parçayı hain ilan eden MHP"nin, ülkeyi neo-kolonyalist, neo-con fikriyatının memuru olduğu muhtemel, İstiklal Marşı"ndan bihaber bir adayı destekliyor olması aslında bir başka kopuşun daha habercisi, bu seçim en çok MHP"ye kaybettirecekmiş gibi görünüyor.

CHP mi, kendisinden uzun zamandır haber alamıyoruz.

٪d سنوات قبل
İstiklal Marşı"nı değiştirme girişimleri, milli marştan bihaber İhsanoğlu ve muhalefet
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi