|
At fava bekle

Ana, muhalefet.

Baba, muhalefet.

Yavru, muhalefet.

O zaman iktidarı kim

destekliyor?

*

Bakkal hükümete karşı.

Manav hükümete karşı.

Kasap hükümete karşı.

O zaman kim yanında?

*

A partisi gümbür gümbür geliyor.

B partisi güle oynaya geliyor.

C partisi çığ gibi geliyor.

O zaman bu iş bitmiş mi?

*

Anketlere bakarsak, geliyor gelmekte olan.

Çarşı pazar hep muhalefete destek.

Piyasa alt üst olmuş da kimse iktidarın yanında görünmüyormuş.

Peki, ülkeyi yönetenleri bunca yıldır kim seçiyor arkadaş?

*

İşin sırrı, taş takip etmekte değil. Görüntüye bakan, aldanır.

Muhalif söylem, her zaman yüksek sese sahiptir.

Muhalefeti destekleyenler, asla kararsızlar grubu içinde görünmek istemez.

Dün de öyleydi, bugün de öyle, yarın da öyle olacaktır.

*

Miting meydanlarında toplanan kalabalıklar bile tam ölçü kabul edilemez.

Döner ekmek veya köfte ekmek yemek için o meydana gelenlerin hepsi döner-köfte dağıtan partiye oy vermez.

Ayrıca şunu hep hatırda tutmak gerekir: Oy pusulasında “kararsızlar” hanesi bulunmaz.

*

Gönlü iktidarın yanında yer alanlar, yapılan hizmetleri beğenen ve gelecekte daha büyük hizmetler edileceğine inananlar, diğerleri kadar üst perdeden konuşmaz.

Otobüste, trende, dolmuşta bağıra bağıra siyasî mesaj vermekten hoşlanmaz.

Günü gelince gider, mührü basar…

Pusulayı zarfın içine itinayla yerleştirir, sandığın deliğinden tıkıştırır…

Evine döner, çayını demler…

Koltuğa oturur, arkasına yaslanır, kumandanın düğmesine basar.

TEK KELİMELİK FELAKET

Bilge bir ihtiyara sormuşlar: “Bir kişinin ne kadar akıllı olduğu nasıl anlaşılır?”

“Konuşmasından” demiş.

“Ya hiç konuşmazsa?”

“Hiç kimse o kadar akıllı değildir” diye cevap vermiş.

*

Mansur Bey aylardır sessizliğini koruyordu.

Anketlerde önde çıkması, vatandaşın ona bakıp akıllı bulmasından olsa gerek.

Tek kelime etti…

Sadece, Demirtaş’ın serbest kalmasını isteyen birine “İnşallah” dedi, başına dert açtı.

Keşke onu da demeseydi.

O tek kelimeyi bile geri almak zorunda kaldı. Öyle demek istemedi, karışıklığa geldi, o inşallah sözü kalabalık içinde başka bir şey için söylendi… gibisinden açıklamalar yapıldı.

Söylediğinde tepki gördü, geri aldığında daha çok tepki gördü.

HDP’liler neredeyse toprağa canlı gömecek onu.

Her durumda felaket. Tek kelimeyle başını böyle büyük bir derde sokan başka biri yoktur tarihte.

Varsa da yalnızca İlber Hoca bilir. Cahil cühela ne bilsin!

SON SORU, ON
SORUDAN MÜHİM

Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaylık konusunda doğrudan Kemal Bey’e seslendi.

Muhalefet adayı henüz belli değilken, bu muhatap alma şekli, biraz da rakibinin adaylığını pekiştirecek diye yorumlandı.

Kamuoyu araştırmalarında öne çıkan diğer isimleri anması abes olurdu.

*

On soru gayet mühimdi elbette. Ama “son soru” daha esaslı olacaktır.

Zira görüyoruz ki on sorunun cevapları ‘kaydırılmış’.

Test usulündeki gibi, bir sonraki kutucuğu işaretlemek şeklinde değil.

“Uydur kaydır” tabirindeki cinsten kaydırma bu.

Peki, son soru ne olabilir? Tahmin yürütelim…

Aday mısın sorusu havada kaldığı için, çok benzer bir soru gelmesi muhtemel:

“Adam mısın?”

#muhalefet
#miting
#iktidar
#HDP
2 yıl önce
At fava bekle
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı