|
Doğtaş"ın aile anayasası

Akrabalarla doldurulan yönetim kademeleri ile bir aile şirketi en fazla iki kuşak ömür sürer. Kurumsallaşabilenler ise uzun yaşıyor.

Anadolu''da birçok aile şirketi, büyüme aşamasında kardeşler arasındaki anlaşmazlık (buna kardeşlerin eşleri arasındaki çekememezlik diyelim) yüzünden büyümeden bölünerek iş hayatında küçük bir işletme olmaya mahkum oluyor.

Anadolu''da birçok aile şirketinin eltiler arası çekememezlik yüzünden yok olup gittiğini biliyoruz.

İshak Alaton, Alarko Holding''de oluşturulan ortaklık kültürünü konusunu değerlendirirken, "Biz şirket işlerine ailelerimizi karıştırmak istemediğimiz için rahmetli Üzeyir Garih ile ailecek görüşmeyiz" şeklinde açıklama yapmıştı. Çanakkale''nin Biga ilçesinde mobilya dükkanı olarak iş hayatına başlayan Doğtaş da kurumsallaşan aile şirketlerinden bir tanesi.

Baba Ali Doğan''ın 35 yıl önce kurduğu mobilya dükkanı bugün 6 evladın güçbirliği ve kurumsallaşması ile Doğtaş Grubu bünyesinde birbirinden farklı 11 şirkete dönüşürken 1200 kişiye istihdam sağladı.

Bugün 46 ülkeye ihracat yapan Doğtaş grubunun başarısının sırrı aile anayasasında.

6 erkek kardeşin en büyüğü olan Davut Doğan Yönetim Kurulu Başkanlığı''nı üstlenirken diğer kardeşler de grubun değişik dallarında sorumluluk aldılar.

Şirketin uzun yaşaması için de bir aile anayasası oluşturan Doğan kardeşler, bu anayasayı eşlerine de anlatarak herkesin uymasını sağlamışlar.

Şirketin sırrını Davut Doğan''ın ağzından dinleyelim: "Şirket yönetimindeki 6 kardeş de aynı maaşı alıyor. 2. kuşağın şirkette nasıl ilerleyeceği de anayasada yazılı."

Herkes bu yasaya uyunca ortada aile şirketlerinde sık sık görülen bölünme de yaşanmıyor.

Mobilya markası olarak tanınan Doğtaş, yumurtaları aynı sepette tutmamak için mobilya, sağlık, perakende, pazarlama, taşımacılık ve inşaat olarak 6 sektöre giriyor.

Uluslararası dev firmaların Türkiye''ye gelmesinden de rahatsızlık duymadıklarını ifade eden Davut Doğan, "Uluslararası dev olan İsveç firması İKEA buraya geliyorsa biz de İsveç''e gitmeliyiz" diyecek kadar da işine güveniyor.

Ar-Ge departmanında 45 kişi çalıştırıyor.

Sıcaklık, dürüstlük, şeffaflık, insana yatırım ve girişimcilik şirketin değerleri olarak benimsenmiş.

Öyküsü ilginç

Biga''da mobilyacılık yapan babası ve beş kardeşi, işler iyi gidince, 1980''li yılların başında, Bandırma Garı''nda memur olan büyük oğul Davut Doğan''a ''Memurluğu bırak; gel bizimle çalış'' diye çağrı çıkarınca, bıraktı geldi. İlk atölyelerini kurdular. Teşvikle işler kısa zamanda büyüdü ancak Körfez Krizi, Doğan kardeşlerin işini zora soktu. Borçlarını ödeyemediler. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, kardeşlerin elinde, eşlerinin kolunda ne var ne yok topladı. ''İşletmeyi kurtaralım, hepimiz ekmek yiyoruz'' dedi. İşçiler bu çağrıya kayıtsız kalmadı. Çeyrekler, yarımlıklar, bilezikler patrona teslim edildi. Davut Doğan, kartvizitlerin arkasına kaç gram altın aldıysa yazıp verdi.

Şirketin borçları ödendi, çarklar dönmeye başladı. Firmanın yaptığı, ''Günde bir paket sigara fiyatına çekyat '' kampanyası ile o yıl 5 bin adet çekyat sattı. Çek yat modası şirketin önünü açtı. Allah, ''yürü ya kulum'' dedi ve Doğtaş bugünlere geldi.

Nusret abicim

Abdest alırken harcadığın su, normal birinin elini yıkamaya bile yetmezdi. Birlikte namaz kılarken huzurumun arttığını hissederdim. Aynı mekanda çalışırken Yeşilçam filmlerindeki söyleyiş tarzıyla, "Bana yazı işleri müdürünü bağla, Ben deli Kadir, Bırag ulen kızı" deyişini şimdiden özledim. Sağlığında senin kıymetini bilmeyenlerin yerinde olmadığım için de huzurluyum. Ne mutlu senin için imtihan bitti. Bizimki devam ediyor.

* * *

Vicdan, başkalarının size söyleyeceğini önceden size fısıldayan duygudur.

J.H.Temple

17 yıl önce
Doğtaş"ın aile anayasası
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti
Bir bu eksikti...
IBAN veren esnafın katli vacip mi?