Tıp fakültesinde okurken başörtüsü yasağına maruz kalan ve yaşadıklarını “MGK kararlarının etkilerini iliklerimize kadar hissettik” diye anlatan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, “Üzerinden 25 yıl geçmiş bir olaydan bahsediyoruz. Tutanakların devlet sırrı mahiyetinde olmadığını düşünüyorum. Çünkü bunlar MGK kararları. Zaten madde madde sıralandı. Altına imzalar atıldı ve kamuoyuyla paylaşıldı. Orada kimle ne konuşuldu, ne denildi hepsinin kamuoyuyla paylaşılması çok önemli olur” dedi. Usta, isim vermeden muhalefete gönderme yaparak şöyle konuştu:
MUHALEFETE GÖNDERME
“Özellikle birileri şimdi çıkıp birtakım helalleşmelerden falan bahsediyor ya yani o dönemde tavrını ortaya koyanlar o dönemin İçişleri Bakanı olan birisi şu an bir partinin genel başkanı olan kişi kendisini aklamaya çalışıyor. Kendi röportajı da var. O dönem Mehmet Ali Birand ile yapılmış bir röportaj var. ‘MGK kararlarını uygulayacağım’ diye açıkça söylüyor. Burada bu kişilerin tavırlarının ne olduğu açıkçası çok net bir şekilde kamuoyu ile paylaşılması önemli.”
FETÖ’YE AYRICALIK
İrticanın sahte bir tehdit olarak ortaya atıldığını kaydeden Usta, “Hatta PKK teröründen bile daha öncelikli olarak alınması gerektiği düşünülerek bütün MGK kararları o öncelikle yazıldı. Sanki FETÖ’ye karşı özel bir koruma da oluşturulmuş, bir ayrıcalık tanınmış gibi bir hal var. Çünkü onlar MGK’nın kararları sonrasında FETÖ’nün elebaşı olan kişi bu kararlarla ilgili ‘Devletin kurallarına uymak lazım’ dedi. ‘Başörtüsü teferruattır’ dedi. Kendi okullarına dokunulmadığı için hiç sesini çıkarmadı. İmam hatipler kapatıldı seslerini çıkarmadılar. Vesayet odakları onları ciddi şekilde korudu. Aslında FETÖ’nün en iyi korunduğu ve en iyi beslendiği dönem vesayet odaklarının güçlü olduğu dönemdir” dedi.
KANITLI HALE GELİR
Gerçekleri öğrenmek toplumun hakkı
- Eski Başbakanlık Müsteşarlarından Mesut Kınalı da28 Şubatsürecinin sadece inancını yaşamada tavizsiz davranan Müslümanları mağdur ettiği gibi yanlış bir kanaat olduğunu, bunun doğru olmadığını belirterek “Çünkü bu süreç, birkaç azınlık egemen grup hariç toplumun tüm bireylerine zarar vermiştir” dedi. “Asıl mağdurların çoğunun mağduriyetleri halen devam etmektedir” diyen Kınalı, “Herkes biliyor ki bu kararlara karşı olan sadece rahmetli Erbakan idi. MGK toplantısında dile getirilen görüşler devlet sırrı sayılmamalıdır. Bu nedenle başta zamanın Cumhurbaşkanı Demirel olmak üzere, Hükümet ortağı Tansu Çiller’in, bakanların ve kuvvet komutanlarının söz konusu kararlar hakkında dile getirdikleri görüşleri bilip öğrenmek bu toplumun hakkıdır” şeklinde konuştu.