|

O kitabe meğer dedesinin yaptırdığı camiye aitmiş

Şile Bozgoca Camii Kitabesi’nin yurda getirilme sürecinde ilginç bir hikaye yaşandı. İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nde görev yapan Ayşin Deniz Kuru, araştırma sırasında kitabenin dedesinin yaptırdığı camiye ait olduğunu öğrendi. Kuru, “Bu bir vakıf kültürü. 5 nesil sonra bile size tekrar geri geliyor.” dedi.

00:00 - 4/10/2022 Salı
Güncelleme: 23:38 - 3/10/2022 Pazartesi
Yeni Şafak
1800’lü yıllarda yapılan caminin, 1960’lı yıllarda yıkıldığı; daha sonra kalıntılarının yeni Bozgoca Camii’nde kullanıldığı söyleniyor.
1800’lü yıllarda yapılan caminin, 1960’lı yıllarda yıkıldığı; daha sonra kalıntılarının yeni Bozgoca Camii’nde kullanıldığı söyleniyor.

Türkiye’den yasa dışı yollarla çıkarıldıktan sonra Hollanda’da bir müzayede evinde satışa konulan Şile Bozgoca Camii Kitabesi’nin anavatanına geri dönüşü, caminin banisi El Hacı İbrahim Zade Hurşit Bey’in torunları tarafından sevinçle karşılandı. Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinasyonunda, Adalet ve Dışişleri Bakanlıklarının iş birliğinde yürütülen çalışmalarla Türkiye’ye iadesi sağlanan ve Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde sergilenmeye başlanan kitabenin yurda dönüş hikayesi, ilginç bir tesadüf sonucu oldu.

ÖNCE AİLE ARASINDA ARAŞTIRMA YAPILDI

İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Kültür ve Güzel Sanatlar Şube Müdürü Ayşin Deniz Kuru, geçen yıl Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden gelen bir telefonla, 1800’lü yıllarda Şile’nin Bozgoca köyünde yaptırılan caminin kitabesinin Hollanda’da bir müzayedede satışa çıkarılmak istendiği haberini aldı. Kuru, cami ve kitabe ile ilgili, aile arasında araştırma yaptığında ilginç bir tesadüf ile karşılaştı. Cami büyük büyük dedesi El Hacı İbrahim Zade Hurşit Bey tarafından yaptırılmıştı. Annesinin köyü olan Bozgoca’da yerel halk tarafından Cuma Cami olarak bilinen Bozgoca Camisi’nin dedesinin dedesi El Hacı İbrahim Zade Hurşit Bey tarafından inşa edildiğini aktaran Kuru, hikayesini şöyle anlattı:

UZMANLAR GELİP HAZİREYİ GEZDİ

“Benim için süreç, 16 Eylül 2021 tarihinde, daha önceden de tanıdığım Vakıflar Genel Müdürlüğünde görev yapan bir arkadaşımın sabah telefonla aramasıyla başladı. Arkadaşım ‘Ayşin, sen Şile Bozgoca köyündendin değil mi?’, ‘Evet’. ‘Sizin orada bir Bozgoca Camisi var mı?’. ‘Var.’ ‘Onun kitabesi kaybolmuş olabilir mi?’. ‘Bildiğim kadarıyla cami eski bir eser değil. Bir kitabesi olduğunu bilmiyorum ama büyüklere sormam lazım.’ diyerek başladı hikaye. O gün ilk duyduğumda annemi aradım. ‘Hacı Hurşit Dede, bizim dedemiz mi?’ diye sordum. Ardından uzmanlar hazireyi gezdi. Hurşit Bey’in bu köyde yaşadığını tespit ettiler. Sonraki süreçte de geri dönüş başladı.” İnançlı bir insan olarak olaya manevi taraftan bakınca hiçbir şeyin tesadüfen olmadığını dile getiren Kuru, “5 nesil geçiyor. Bu bir hayrat, bir vakıf kültürü. Ama o, 5 nesil sonra bile size tekrar geri geliyor. Muhteşem bir duygu. Büyük büyük dedemin yaptığı hizmetin yıllar sonra, 5. nesillere kadar bir şekilde gelmesi heyecan verici bir şey.” diye konuştu.

ARŞİV BİLGİLERİ TOPLANARAK KANITLANDI

Hurşit Bey’in ailesiyle yapılan görüşmeler ve arşiv araştırmaları, 19’uncu yüzyılda kömür ticareti yapılan köyün cuma günleri oldukça kalabalık olduğunu, bu nedenle Hurşit Bey’in köye bir cami yaptırmak istediğini ortaya koydu. Köy sakinlerinin beyanları, arşiv bilgileri, belediye arşivinden alınan ikamet ve defin belgeleri de Hollanda adli makamlarına sunulan dosyada yer aldı ve kitabenin iadesine önemli katkı sağladı.

#Şile Bozgoca Camii
#Türk ve İslam Müzesi
#El Hacı İbrahim Zade Hurşit Bey
2 yıl önce