|

Size mi soracaktık!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’de 1 milyon insanın katledilmesine sessiz kalanların Afrin için söz söyleyemeyeceğini söyledi. Erdoğan, “Siz, Afrin’e Türk ordusunun girmesini konuşamazsınız. Biz, Afrin’e teröristleri temizlemek için girdik. Afrin’i sahiplerine teslim etmek için oradayız” dedi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 8/03/2018 Perşembe
Güncelleme: 09:16 - 8/03/2018 Perşembe
Yeni Şafak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

Hak-İş Dünya Kadın Günü programına katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kadın hakları ile ilgili önemli mesajlar verdi, dünya ülkelerinin Suriye’deki hak ihlallerine sesiz kalmalarına tepki gösterdi. Kadınların gününü kutlayan Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Afrin’de 2 bin 960 terörist etkisiz hale getirildi. İnşallah akşama kadar 3 bini aşar. Dağ, taş demeden Mehmet’imiz, Mehmetçik’imiz ilerlemeye devam ediyor. Nasıl ki Er-Rai, Cerablus, El- Bab buradaki 2 bin kilometrekarelik alanı kontrolümüz altına aldıysak, inşallah Afrin’de de 2 bin kilometrekarelik alanı kontrolümüz altına alacağız.

HİÇ SESLERİ ÇIKTI MI

Dünyada kadın hakları diye ortalığı inletenlerin, siz hiç Suriye’deki, Doğu Guta’da son bir kaç ayda katledilen binlerce kadın için tek bir söz ettiğini duydunuz mu? Suriye’de çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan bir milyon insanın katledilmesi karşısında kıllarını kıpırdatmayanların, kadın hakları konusunda söyledikleri sözlerin ne anlamı olabilir?

SİZ KONUŞAMAZSINIZ

Ben bu isimlerle konuştum. Hepsine bu soruyu soruyorum. Hadi buyurun bu konuda da konuşun. Siz, Afrin’e Türk ordusunun girmesini konuşamazsınız. Biz, Afrin’e işgal gücü olarak girmedik, Afrin’deki teröristleri temizlemek için girdik. Bizim durumumuz budur. Afrin’i o teröristlerden temizleyip ardından sahiplerine teslim etmek için biz oradayız. Biz, 3 buçuk milyon Suriyeli kardeşimize ev sahipliği yapıyoruz. Ey dünya, acaba ne kadar Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyorsunuz? Sizin konuşmaya hakkınız yok ama bizim konuşacağımız çok şey var.


BUNLAR ŞOVMEN

Akdeniz’in karanlık sularında kaybolup giden on binlerce kadın ve çocuğun arkasından timsah gözyaşları döküyorlar. Samimi ortamda gözyaşı dökmeyenlerin, gerçek birer kadın hakları savunucusu olduğuna nasıl inanabiliriz? Bunlardan kadın hakları savunucusu olur mu? Bunlar sadece şovmen. Asla kadın hakları savunucusu değil. Myanmar’da yaşadıkları yerde akıl almaz zulümlere uğrayan, canlarını kurtarmak için sığındıkları kamplarda insanlık dışı şartlarda hayatlarını sürdüren kadınlara el uzatmayanlar, nasıl kadın haklarından söz edebilir?

  • Kadınlara ve çocuğa saldırı insanlık suçu
  • * “Kadın cinayetleriyle ilgili haberler beni rahatsız ediyor” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
  • “Bu kişilerin insanlıktan nasibini almadıklarına inanıyorum. Hele hele çocuk istismarı asla düşünmek, konuşmak tartışmak istemeyeceğimiz bir vahşet halidir. Hem kadınlara hem çocuklara yönelik saldırıların izini inancımızda ve kültürümüzde arayanlar art niyetlidir. Adını tam olarak koymak gerekirse bu tür eylemlerin her biri birer insanlık suçudur. Bazılarının çıkıp dikkat çekmek amacıyla kavramları eğip bükerek asıl mesajını gizleyerek söyledikleri sözlerin kıymeti harbiyesi yoktur. Kadına yönelik şiddet ve çocuğa yönelik taciz haberleri toplumdaki hassasiyetin göstergesidir. Eskiden adeta yapanın yanına kar kalan şiddet ve istismar eylemleri artık ne milletimiz ne de devletimiz tarafından görmezden geliniyor. İnsanlarımız bu tür konularda daha dirençli ve bilinçli hareket etmektedirler.”

İttifakın neticesi bereketli olacak

* Türkiye’nin artık bir ittifakın içinde olduğunu dile getiren Erdoğan, bu ittifakı sarsmak isteyenlere asla yüz vermeyeceklerini bildirdi. Erdoğan, birilerinin bu ittifakı bulandırmak isteyebileceğini ama onlara da fırsat vermeyeceklerini belirterek, “Şimdi kimler kimlerle ittifak kuruyor görüyorsunuz değil mi? Terör örgütünün mensuplarıyla şu anda ana muhalefet nasıl kol kola vermeye başladılar görüyorsunuz değil mi? Şu anda bunlar her şeyleriyle ortaya çıkıyorlar. Ama onlar ne yaparlarsa yapsınlar şunu unutmayın, bir çuval çürük yumurtadan bir sağlam yumurta çıkmaz. Biz yolumuza emin adımlarla devam edeceğiz. Sizler şu birliğinizi, beraberliğinizi devam ettirin, netice çok bereketli olacak. En önemli saygımız annelerimize. Anne sevgisini iyi bilirim, onun için de akşam eve gittiğinizde annelerinizin ayaklarının altını öpmeyi unutmayın" dedi.


Doğu Guta’yı görüştüler

Doğu Guta’da yaşanan insanlık trajedisine sessiz kalmayan Türkiye, dramı sona erdirecek yeni formülle taraflar nezdinde diplomasi atağı başlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz pazar günü Fransız mevkidaşı Emmanuel Macron ile görüştü. Önceki gün de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşen Erdoğan, dün ise İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile telefonla görüştü.

Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, görüşmede, başta Doğu Guta olmak üzere Suriye’deki son gelişmeler ele alındı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 2401 sayılı kararına atıfta bulunan Erdoğan ve Ruhani, Doğu Guta’da ateşkesin tam olarak hayata geçirilmesi için özellikle Türkiye, İran ve Rusya’nın ortak çaba harcamasının büyük önem arz ettiğini vurguladı. Görüşmede, Doğu Guta’daki insanlık dramının bir an önce son bulması ve halka insani yardımların ulaştırılması için ateşkesin hayata geçirilmesine yönelik çabaların hızlandırılması konusunda mutabık kalındı. Erdoğan ve Ruhani ayrıca Türkiye, İran ve Rusya’nın nisan ayında İstanbul’da liderler düzeyinde gerçekleştirecekleri üçlü zirve hakkında görüş alışverişinde bulundu.

Üçlü zirve 4 Nisan’da

Suriye konusunun ele alınacağı Türkiye-Rusya-İran Liderler Zirvesi’nin 4 Nisan’da İstanbul’da yapılması planlanıyor. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde düzenlenecek zirveden bir gün önce de Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK) toplantısının yapılması öngörülüyor. Putin, ilk olarak 3 Nisan’da ÜDİK toplantısı ve ardından liderler zirvesine katılacak. Liderler zirvesinin ana gündeminin Suriye olması bekleniyor. Toplantıda diğer bölgesel meselelerin de değerlendirilmesi planlanıyor. Erdoğan’ın Putin ve Ruhani ile 8 Şubat’ta ayrı ayrı yaptığı telefon görüşmelerinde ilki Soçi’de gerçekleştirilen Türkiye, Rusya ve İran liderler zirvesinin ikincisinin İstanbul’da yapılması kararlaştırılmıştı. Bu arada, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da 12-14 Mart tarihlerinde ÜDİK’in alt organı ortak stratejik planlama grubu toplantısı ile Moskova Uluslararası Seyahat ve Turizm Fuarı’na katılmak üzere Moskova’ya gidecek.


Anlaşmalar işe yarıyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya, Türkiye ve İran arasında, Suriye konusunda varılan anlaşmaların işe yaradığını söyledi. ‘2018 Dünya Düzeni’ adlı belgesel filminde gazeteci Vladimir Sovolyev’in sorularını yanıtlayan Putin, “Suriye konusunda kendi yolumuzdan gittik. Bölge ülkeleri arasındaki ilişkiler ne kadar karmaşık olursa olsun, Türkiye ve İran’la masaya oturduk ve belirli anlaşmaların garantörü olduk. Bu anlaşmalar da işe yarıyor” dedi. Putin “Türkiye büyük bir ülke, bizim komşumuz. Yüzyıllar boyu Türkiye ile farklı ilişkilerimiz oldu. Türkiye ile objektif bir şekilde iyi ilişkiler geliştirmekle ilgileniyoruz” diye konuştu.

#Cumhurbaşkanı Erdoğan
#Afrin
#ABD
#Rusya
#İran
6 yıl önce