İstanbul bugün ilginç ve renkli bir şenliğe ev sahipliği yapıyor. 'Medeniyet Geçitleri-Han ve Pasaj Şenliği' etnik müzik performansları, danslar ve çeşitli etkinliklerle Eminönü'ndeki Büyük Han'da başlıyor. 2010 İstanbul Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerine taşınacak olan şenlik, önümüzdeki iki yıl boyunca İstanbul'un büyüleyici güzellikteki han ve pasajlarında devam edecek
Bugünün İstanbullularını şehrin tarihiyle tanıştırmayı amaçlayan Medeniyet Geçitleri-Han ve Pasajlar Şenliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Müdürlüğü ve 'Tekfilm faydalı kültürel projeler' işbirliğiyle bugün başlıyor. İlk olarak Eminönü'ndeki Büyük Yeni Han'da gerçekleştirilecek şenlik, Narmanlı Han, Abud Efendi Han, Hazzo Pulo Pasajı ve Suriye Pasajı'nı da tanıtmayı amaçlıyor. Şenlik 2009-2010 yıllarında “İstanbul Kültür Başkenti” etkinlikleri çerçevesinde diğer pasaj ve hanlarda yapılacak etkinliklerle devam edecek.
Doğu Roma ve Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik yapan İstanbul'un han ve pasajlarının güzelliklerini yeni kuşaklara aktaracak olan Medeniyet Geçitleri-Han ve Pasaj Şenliği, bugün 12.00'de İstiklal Caddesi, Eminönü ve Sultanahmet Meydanı'nda yapılacak sokak etkinlikleriyle başlayacak. Etkinlik saat 15.00'ten itibaren Eminönü Büyük Yeni Han'da yapılacak gösterilerle devam edecek. İlk olarak seyyah müzisyenlerden Koptu Kervan grubu sahne alacak.
Grup Koptu Kervan Hintçe, Farsça, Türkçe, İbranice, Yunanca, Lazca ve Kürtçe
şarkılar söyleyecek. Ardından Aşık Veysel'den Tamburi Cemil Bey'e santur odaklı çalışmalar sunan grup
Kara Güneş sahne alacak.
Ünlü müzisyen Selim Sesler'in oğlu kanun sanatçısı Bülent Sesler de iki ay önce çıkardığı Gypsy Sounds of İstanbul by Bülent Sesler albümündeki Türk, Yunan, Klezmer, Balkan müziği ve birçok müzik türünden tanıdık eserlerle şenliğin konuklarından olacak. Şenlik Balkanlar'dan Ortadoğu'ya, Kafkaslar'dan Akdeniz'e uzanan geniş bir coğrafyanın geleneksel müziklerini seslendiren Ankaralı etnik müzik grubu Günyüzü ve Etnik Blues yapan Grup Zamansız'ın konserleriyle sona erecek.
Kültürlerin değiş tokuş edildiği bir konaklama ve geçiş mekânı olarak bilinen gezginlerin, tüccarların, yazarların, düşünürlerin ya da sanatçıların konakladığı han ve pasajları eski günlerine kavuşturacak Medeniyet Geçitleri-Han ve Pasaj Şenliği'nin tanıtım ve açılış konuşmalarının ardından bir 'Geçmiş Zaman Defilesi' yapılacak. 16-20. yüzyıl arasını kapsayan kıyafet ve objelerin kullanıldığı defile Fransız, İtalyan, Arap gezginlerle Rum kadınlar, Osmanlı karakterleri medeniyetler ve çağlar arası
bir geçişi temsil edecek.
İstanbul'un hanları ve pasajları hem üç kıtaya yayılmış bir imparatorluğun ticari nabzının tutulduğu merkezler oldu hem de ülkedeki siyasal çalkantıların, ihtilal hazırlıklarının, gizli servislerin, işgalci kurmayların odağı. Yalnızca şehrin değil tüm bölgenin tarihine tanıklık eden han ve pasajların koridorları yüzlerce yıl geriye giden bir zaman tüneli. İşte o han ve pasajların şahit oldukları:
1764'te yaptırılan Büyük Yeni Han günümüze kadar gümüşçü ustalarının mekânı oldu. Dönemin ünlü mimarı Tahir Ağa'nın yaptığı han Osmanlı'da ticaretin kalbiydi. Gümüşçülüğün yanı sıra müzik, sarraflık, matbaacılık gibi işler de bu handa yapıldı. I. Dünya Savaşı'nda İngiliz işgal kuvvetlerinin karargah olarak kullandığı han içindeki emek ve el sanatıyla iki yüz yılı aşkın ayakta.
Beyoğlu'nda 1831'de yapılan Narmanlı Han, Yazar Ahmet Hamdi Tanpınar'ın romanlarını yazdığı bir mekân, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Aliye Berger gibi çizerlerle Gürdal Duyar gibi heykeltıraşlar için atölye oldu. Sürgün lider Troçki en ateşli tartışmalarını burada yaptı. 1924'e kadar Rus Konsolosluğu olan yapı daha önce Rus hapishanesiydi.
Suriye Pasajı son olarak yakında vizyona girecek 6-7 Eylül olaylarını konu alan Güz Sancısı bir filme sahne oldu. Pasaj bugün olduğu gibi geçmişte de kültürel çalışmalar için önemli bir mekândı. Hanın bir özelliği de İstanbul'daki azınlık gazetelerinin bir çeşit plazası olması. Fransızca Stamoul ve Rumların Apoyevmatini Gazetesi de bu handa yayınlanır.
Cam ve metal mimarisinde Avrupalı örneklerini kıskandıran Abud Efendi Han'ı Mahmutpaşa'da 1895'te yapıldı. Büyük Valde Han'ı ve Büyük Yeni Han'a komşu olan Abud Efendi Han ismini Suriye kökenli bir tüccardan alıyor.
Bugün Danışman Geçidi olarak bilinen Beyoğlu'ndaki Hazzo Pulo Pasajı öğrenci kahveleri, kitapçılar, çanta ve aksesuarcılarıyla renkli bir mekân. Hazzo Pulo inşa edildiği 1871'den sonra aynı renkliliği içinde barındırmaya devam etti. Pasajın 13 numaralı dükkânında Ahmet Mithat Efendi'nin evinin altına kurduğu matbaa vardı. Namık Kemal'in 1872'de çıkardığı İbret Gazetesi bu matbaada basılıyordu. 27 gün sonra gazete kapatıldı ve Ahmet Mithat Efendi ile Namık Kemal, Hazzo Pulo Pasajı'nda tutuklanarak sürgüne gönderildi. Bu olaydan sonra pasaj Jöntürklerin buluşma noktası oldu. Büyük şair Ahmet Haşim'in de uğrak yerlerinden biriydi. Bazen gelir avludaki çay ocağında kahvesini yudumlar ama sık sık pasajdaki Acem Lokantası'nda boy gösterirdi. Namık Kemal'in müdavimi olduğu yıllarda kuaför Valentin kardeşler, halıcı Filipoviç ve görkemli lokantasıyla Kamelos, Paris somya ve karyolalarını satan Neyrat, Pera'nın güzel hanımlarına hizmet veren terzi Matmazel Adel, Said Nahum Duhani ve Recaizade Mahmut Ekrem'in eserlerinde söz ettikleri ünlü ayakkabı ustası Heral'ın dükkânı da buradaydı. Fotoğrafçı Ara Güler'in babası Dacat Güler'in eczanesi de Hazzo Pulo'daydı. Ara Güler, Rejans için yazdığı bir yazıda pasajın adının değiştirilmesine bizim gibi hayıflanarak şunları söylüyor: "Hazzo Pulo Pasajı vardı eskiden, şimdi adını değiştirmişler büyük bir ukalalıkla. Bilmem ne pasajı yapmışlar Danışman. Benim babamın eczanesi pasajın içindeki 38 numaralı eczaneydi."






