Atalarımızdan kalan geçmişin ihtişamlı ve görkemli geleneksel spor dallarına ilgi her geçen gün artıyor; modern okçuluk, geleneksel Türk okçuluğu, atlı okçuluk ve binicilik gibi spor dalları da yeniden yaygınlaştı. Bu spor dalları Ankara’da 32 dönüm alan üzerine kurulu bulunan Geleneksel Sporlar Gençlik ve Spor Kulübü’nde varlığını sürdürmeye devam ediyor. Ankara’nın en güzel açık alan parkı Geleneksel Sporlar Gençlik ve Spor Kulübü açık alanda büyük parkuru ile hem yetişkinler hem de çocuklar için güvenle eğlenebilecekleri ve açık havada güneşin tadını çıkarabilecekleri bir yer.
Çocuklara ve yetişkinlere hem kapalı hem de açık alanda okçuluk eğitimleri ve hobi atışı hizmeti vermenin yanı sıra ise içerisinde modern okçuluk, geleneksel Türk okçuluğu, atlı okçuluk ve binicilik gibi farklı disiplinlerde uzman antrenörler eşliğinde eğitimler veren kulüp. Aslında sadece bununla da sınırlı kalmayıp geleneksel el sanatları, geleneksel çocuk oyunları ve geleneksel atölyeler gibi farklı etkinlikleri çocuk ve yetişkinler ile de buluşturuyor. Sporcular ve katılımcılar birebir deneyim yaşıyor. Hem öğreniyorlar hem de eğleniyorlar. Aynı zamanda kulüp içerisinde yer alan kafeterya ve restoran bölümünde geniş yelpazeye sahip dünya mutfağı sunumları ile de çekirdek kahvelerin eşsiz lezzetlerini bir arada sunuyor. Bir spor kulübünden daha fazlası. Her bir bölümün birbiri ile uyumlu çalışması ile hizmet veren spor kulübü. Biz de Geleneksel Sporlar Gençlik ve Spor Kulübü başkanı Abdulhadi Turus ile kulüp hakkında konuştuk.
GEÇMİŞE DÖNÜK DEĞERLERİMİZİ GELECEĞE AKTARIYORUZ
Abdulhadi Turus, “Geçmişini bilmeyen geleceğini kuramaz şiarıyla yola çıktığımız kulübümüzde, kadim kültürümüzü hem sporsal anlamda hem de branşa özgü teorik ve tasavvufi eğitimler ile geçmişe dönük değerlerimizi geleceğimizin mimarlarına aktarıyoruz” diyor.
Eğitimlerde hem Türk kültürünün nesiller arası aktarımını sağlayan hem de çocuk ve yetişkinlere bir arada spor yapma imkanı sunan kulüp ile ilgili sporsal etkinlikler için çocukların fiziksel yeterlilikleri göz önünde bulundurularak başlangıç alt yaş sınırının 8-9 yaş aralığı olarak belirttiklerini söylüyor. Turus, üst yaş sınırı bulunmayan branşlarda bugünlere gelmelerinde rol model olan ihtişamlı geçmiş kültür ile bizleri bir arada tutabilen kültür yapımız sayesinde nesiller arası aktarımla kalmayıp doğru bilgiye doğru zaman ve doğru yerde ulaşmaya da öncü olduklarını anlatıyor.
HEM ÜRETİYORLAR HEM DE EĞLENİYORLAR
Geleneksel sporların gerek çocuklara gerekse yetişkinlerde duygusal bağları güçlendiren ve kuvvetli mental düşünme becerisinin yanı sıra okçuluk ile birleştiğinde hızlı karar alabilme, odaklanma gelişimi, el göz koordinasyonunun sağlanması, dikkat ve algılamada artış gibi beceriler kazandırdığını söyleyen Turus, sabırlı birey olma ile insan anatomisinin yapı taşlarından olan kas ve kemik yapısının sağlıklı ve güçlü olmasında etkili olduğunu dile getiriyor. Turus, ayrıca geleneksel sporlarımızın yaşatılmasında öncü olan ekipmanların bir kısmını sporcuların ve misafirlerin kendilerinin üretme ve imal şansı bularak hem kendi ekipmanlarına yaşam verdiklerini hem de kendi ürettikleri eserleriyle branşı gerçekleştirmenin ayrı keyfini sürdüğünü anlatıyor.
MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERE DE ÖNEM VERİLİYOR
Aynı zamanda milli takım için sporcular yetiştiren kulüp ile ilgili Turus, “Milli takımdaki sporcuları ile ülkesine uluslararası arenalarda madalya kazandırmayı görev edinen kulübümüz şu an dahi milli takıma aday başarılı sporcuları ile çalışmalarına planlı ve disiplinli bir şekilde devam etmektedir. Güçlü alt yapı ve alanında sınırlı sayıda örneği bulunan okçuluk alanları ile sporcularına çalışmalarında her türlü kolaylık ve desteği sağlamaktadır” diyor. Kulübün geleneksel sporların yanında milli ve manevi değerlere de önem verdiğini söyleyen Turus, hem geleneksel sporlarımızı hem de geleneksel değerlerimizden olan el sanatları, çocuk oyunları, gölge tiyatroları, dini ve tasavvufi eğitimler gibi pek çok alanda da misafirlerine geniş bir yelpazede hizmet veriyor.
