Öyle anlaşılıyor ki Anayasa Komisyonu bu ayın sonunda çalışmalarını noktalayacak.

Uzlaşabildikleri maddeleri yazabiliyorlar.

Asıl önemli olan maddeler ise üyeler arasında daha doğrusu partiler arasında uzlaşılamamış durumda.

Mesela anayasanın başlangıç bölümü, ilk maddeleri konusunda partilerin her biri farklı şeyler söylüyor.

AK Parti başlangıç kısmında, "Her türlü ayrımcılığı reddeden, etnik ve dini farlılıklarımıza saygı duyarak birlikte yaşama arzusuyla hareket eden biz Türk Milleti..." diyerek başlıyor. AK Parti ayrıca devletin laikliğine vurgu yaparak 12 Eylül anayasasına paralel bir çizgi tuttururken, ilke ve inkılâplara yer vermeyerek daha demokratik ve özgürlükçü bir tavır sergilemektedir.

CHP, "Bin yıldır dostlukla yaşayan Anadolu"da buluşan kadim uygarlıkların mirasçısı olan Türkiye Cumhuriyeti Ahalisi; Türk Ulusu adıyla; insan onuruna, insan haklarına, hukukun üstünlüğüne, sosyal adalete, katılımcı ve çoğulcu demokrasi anlayışına dayalı laik Cumhuriyetin kurum ve kurallarını düzenleyen..." diyerek mevcut anayasadaki katılığı devam ettiriyor.

MHP, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk"ün öncülüğünde yapılan Kurtuluş Savaşı ile kurulan Türk Devleti"nin, ezelden beri hür yaşamış Türk Milleti"nin ve Aziz Türk Vatanı"nın ebediyen varlığı, bağımsızlığı, bölünmez bütünlüğü ve egemenliğin kayıtsız şartsız millete aidiyeti ilkeleri üzerinde inşa edilen bu Anayasa..." diyerek Atatürkçülükte CHP"yi solluyor.

BDP ise "Biz Türkiye Halkı" ifadesini tercih ediyor ki bence tüm vatandaşları kuşatması açısından daha toparlayıcı görünüyor.

BDP"nin "Devletin toprak bütünlüğüne dokunulamaz" teklifini getirmiş olması, uzantısı olduğu PKK"nın bağımsızlıktan vazgeçtiğini göstermesi açısından önemli bir gelişmedir.

Yine BDP"nin "Devletin resmi dili, Türkçe"dir" teklifi de ezber bozan olumlu bir yaklaşımdır.

Öte yandan, "Tüm vatandaşların resmi dili öğrenme görevi ve hakkı vardır. Türkiye halkının kullandığı diğer ana diller bölge meclislerinin kararıyla ikinci resmi dil olarak kullanılabilir" teklifi de elbette ki tartışılmalıdır.

Anayasa Komisyonu uzlaşamayacağı için yeni anayasa formülü AK Parti"nin kamuoyuna deklare ettiği aşamalardan geçecek, biz de sonucu bekleyeceğiz.

CHP ve MHP"nin peşinen tavır koyması AK Parti"yi BDP"ye mahkum etme hedefine matuf görünüyor.

AK Parti"nin BDP ile yola devam etmesi, seçimlerde aleyhine kullanılacağı için büyük bir risk oluşturuyor. Bu riski AK parti alır mı yoksa ilk seçimlerde halka "Verin bize 400"ü yapalım size yeni anayasa" mı der orasını şimdiden kestirmek zor. AK Parti"nin A, B, C planlarını bekleyeceğiz.

Bence AK Parti BDP ile anayasa yapmak yerine bir sonraki seçimlerde anayasayı değiştirecek bir sayı ile meclise girmeyi hedefleyerek politika üretmesi bana daha mantıklı görünüyor.

Aslında ben kanunların adil olmasını yeterli gören görüşü destekliyorum. Kanunları adil olsun yeter, anayasaya bile gerek yok.

Demokrasinin beşiği İngiltere"nin anayasası mı var?