|
Ankara’yı vazgeçirmek için sıraya girdiler!

Haydut Devlet ABD, muhtelif tehdit ve şantajlarla Türkiye’yi Rusya ile yaptığı S-400 Anlaşması’ndan vazgeçirmeye çalışıyor.


İçeride ise İşbirlikçi Büyük Sermayenin Medya Masası’na bağlı olarak “özel görev yapan, “farklı siyasi kıyafetler taşısalar da aslında aynı ekipte yer alan” iliştirilmiş etki ajanları; ABD’nin menfaatleri doğrultusunda Ankara’yı vazgeçirmek için sahne alıyor.

Şayet, Ankara; Amerikan Terör Devleti’nin ve içerideki türlü işbirlikçilerinin tehdit, şantaj yahut telkinlerine boyun eğer de S-400 konusunda geri adım atarsa; vahim ve dahi hayati bir yanlış yapar!

Türkiye’miz; Faşist, Zorba ve Kahpe Amerikan Devleti’ne karşı egemenlik hakkını, bağımsızlığını koruma yolunda hiçbir baskıya, tehdide, şantaja boyun eğemez/eğmemelidir.

8 Nisan’da Kremlin’de Rusya lideri Putin ile görüşen Başkan Erdoğan “Sözleşme yapmışsak, bu iş bitmiştir. Bu bizim egemenlik hakkımızdır. Kimse vazgeçmemizi isteyemez” demişti…

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da (24 Nisan’da) “Ara formül yok! S-400’den vazgeçmeyeceğimizi defalarca söylemiştik” diyerek, Ankara’nın S-400 bahsinde ABD’nin taleplerine/baskılarına “kapıları kapattığını” beyan etmişti.

İşbu sözler; mutlaka tutulmalı, hiçbir surette yutulmamalıdır…

Bu kararlılık gösteren açıklamalardan, asla ve kata geri dönülmemelidir!

Rusya devletinin savunma sanayisi şirketi olan Rosoboronexport S-400 hava savunma sisteminin Türkiye’ye teslimatının Temmuz’da başlayacağını duyurduğuna göre; artık “gecikmeksizin” ve asla “ara formül” falan da uygulanmadan “S-400 füze savunma sistemi” ABD’ye göstere göstere hayata geçirilmelidir!

*

“Türkiye’nin S-400 almasına karşı çıkarken, ABD’nin önceliği farklıymış da; S-400’leri NATO açısından bir güvenlik riski görüyorlarmış” falan!

Türkiye’nin güvenliğini YPG/PKK’dan FETÖ’ye oradan DEAŞ’a kadar terör örgütleri eliyle hedef almaya devam eden Kahpe Amerikan Devleti’nin “ekonomi başta olmak üzere muhtelif tehditlerine karşılık” Küresel Haydutluk Düzenini icra edenlere açıkça “İnceldiği yerden kopsun” denilmelidir.

Asla unutmayalım; zaten uzun yıllar boyu ateş altındayız! Üstelik geçmişten bugüne neredeyse siyasilerin tamamının “dost ve müttefikimiz!” diye tanımladıklarının “kahpelik eseri” ateşi altındayız!

“S-400’lerden vazgeçmezsek, bu ABD bize neler yapar neler, aman ha!” diyerek içeriden ısrarla “korku” üfleyen Amerikan İşbirlikçisi “etki ajanlarının” telkinlerine kapılarak veya dolmuşuna binerek…

Ne yani; meşru müdafaa hakkımızdan vaz mı geçeceğiz; egemenliğimizi korumayacak mıyız?!

ŞANTAJ KOROSU

Türkiye’nin S-400’lere sahip olması; ABD’nin bölgemizdeki terör yatırımlarını boşa çıkaracak, hesaplarını bozacak nitelikte olduğu için, Rusya ile yaptığımız işbu füze sistemi anlaşmasına karşı çıkıyorlar…

“S-400’lerin alımını durdurursanız; ancak o vakit size F-35 uçağını verebiliriz!” yollu lakırdıları tekrarlamaya devam ediyorlar…

ABD’nin Ankara’daki yeni elçisi olacak Küstah David Satterfield’tan; The New York Times’a ortak makale yazan kimi Evanjelist senatörlere kadar birçokları, bu minvalde şantaj korosuna katıldılar.

*

S-400’ler, Türkiye için
hayati
bir mevzudur!

Başta ABD olmak üzere hiçbir devletin bir denetimi olmaksızın, Bağımsız Türkiye’nin “kendi yönetiminde olan/kendi iradesiyle işlettiği” bir hava savunma sistemine ivedilikle ihtiyacı vardır.

Türkiye’nin; Doğu Akdeniz’den veya güneyde geniş bir bölgeden gelmesi muhtemel tehditlere karşı “hava savunma sistemini” kurmak istemesi tartışmasız olarak hakkıdır ve bu husus da asla NATO/ABD’nin veya başka devletlerin iradesine bırakılamaz!

Yunanistan Savunma Bakanı’nın “S-400’lerin, Ege üzerindeki askeri uçuşlarını baskı altına alacağını” açıklaması da; ABD’nin Piyonu Yunan Devleti’nin ne denli telaşa kapıldığını gösteriyor.

Sadece bu manidar örnek bile; Türkiye’mizin S-400 füze sistemini almasının “ne denli isabetli olacağını” göstermeye yetiyor!

İÇERİDEKİ PANİK

“Eyvah, S-400 alıyoruz” diyerek içeride paniğe kapılanların “kimler olduğuna” bakmakta fayda vardır…

Baronsal Sözcü’den Uğur Dündar’ın mikrofon tuttuğu emekli büyükelçi Şükrü Elekdağ “ABD, Rusya ile kendisi arasında bir seçim yapmamızı istiyor” diyerek, Ankara’nın mutlaka S-400’lerden vazgeçmesi gerektiğini telkin ediyor!

“Patronu kim olursa olsun; ABD’nin Dublajını Yapan” Hürriyet’te, 22 Nisan’da (2019) yayınlanan röportajda; eski diplomat Sinan Ülgen, S-400’lerin üçüncü bir ülkeye gönderilmesi formülünü yahut “Rusya ile arayı bozmadan bir yolunu bulup füze sisteminden vazgeçilmesini” inceden öneriyor!

Emekli Büyükelçi ve de CHP’nin genel başkan yardımcısı Ünal Çeviköz de; dünkü Cumhuriyet’te yayınlanan S-400’ler hakkındaki yazısında resmen “
ABD
Ağzı
” ile konuşuyor!

“S-400’lerin konuşlandırılma olasılığı bulunan yerlerden biri olarak anılan İncirlik Üssü’nün ABD için bir istihbarat kâbusu olacağından” yakınıyor!

Hani, şu 15 Temmuz darbe girişimine yardım ve yataklık yapan
İncirlik Üssü!
#ABD
#S-400
#NATO
#F-35
5 yıl önce
Ankara’yı vazgeçirmek için sıraya girdiler!
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’