
ABD Senatosu’nun gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti oturumundan sonra açıklamalarda bulunan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ı savunarak, "Suudi Veliaht Prens Selman, ülkesini reformist bir istikamete soktu" dedi. ABD Savunma Bakanı James Mattis ise, "Veliaht Prens'in dahlinin olduğuna dair açık bir delilimiz yok. Ne istihbaratta ne de kimsede açık bir delil yok" şeklinde konuştu.
Pompeo, ABD Senatosunun Suudi Arabistan için Kaşıkcı cinayeti ile Yemen iç savaşı hakkında bir tasarı hazırladığını aktardı.
ABD Savunma Bakanı James Mattis, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin ses kaydını dinlemediğini ancak kaydın çevirisini okuduğunu ifade etti. Mattis, ABD yönetiminin değerlendirmesinde bir değişiklik olmadığını ve cinayetin kimin tarafından işlendiğine ilişkin henüz ellerinde net bir sonuç olmadığını öne sürdü.
Kaşıkçı cinayetinin hesabının sorulması konusundaki tutumlarında da değişiklik olmadığını belirten Mattis, "Veliaht Prens'in (Muhammed Bin Selman) dahlinin olduğuna dair açık bir delilimiz yok. Ne istihbaratta ne de kimsede açık bir delil yok." diye konuştu.
Konuyla ilgili tüm istihbari bilgileri bizzat okuduğunu anlatan Bakan Mattis, Kaşıkçı cinayetine ilişkin ses kaydını dinleyip dinlemediğine ilişkin soruya şu cevabı verdi:
- Hayır, o dili anlayamam ama ülkemize hizmet etme konusunda yeterince zaman harcadım ve durumun ne kadar can sıkıcı olduğunun farkındayım. Orada konuşulanları anlamam gerekiyordu ve o kayıt olduğu iddia edilen kaydın çevirisini okudum. Kayıt bizde yok. Veya varsa da ben bilmiyorum. Kaydın çevirisini verildiği gün iki kez okudum.
Kaşıkçı cinayetine ilişkin Trump’ın görevlendirmesiyle İstanbul’a giderek, cinayet hakkındaki bilgi ve belgeleri alan CIA Direktörü Haspel’in ise senatodaki oturuma alınmadı. Amerikan medyasında yer alan haberlerde, Haspel’in oturuma katılmasının Beyaz Saray tarafından istenmediği ve bu sebeple CIA Direktörünün senatörlerin karşısına çıkmayacağı öne sürüldü.










