|

Modern soykırım

İnsan hakları, özgürlük, demokrasi gibi kavramları bayraklaştıran “modern dünya”, 26 yıl önce Srebrenitsa’da Sırpların imza attığı soykırıma gözlerini ve kulaklarını kapadı. Açılan sözde soruşturmalar veya kuru teselli cümleleri, kurban yakınlarının acısını dindirmiyor.

00:00 - 12/07/2021 Pazartesi
Güncelleme: 02:53 - 12/07/2021 Pazartesi
Yeni Şafak
Sırp komutan Ratko Mladiç ve BM misyonuyla Bosna’ya gönderilen komutanlar kadeh tokuşturmuştu.
Sırp komutan Ratko Mladiç ve BM misyonuyla Bosna’ya gönderilen komutanlar kadeh tokuşturmuştu.

Bosna Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa kasabası, 11 Temmuz 1995 günü, tarihin gördüğü en büyük barbarlıklardan birine sahne oldu. Müslüman Boşnaklarla Sırp ve Hırvatların birlikte yaşadığı kasabayı kuşatan Sırp milisler, tam 8 bin 372 Boşnak sivili korkunç biçimde katletti. Sırpların komutanı Ratko Mladiç, emrindeki adamlara soykırım emrini verirken, “Burayı Sırp halkına bayram hediyesi yapacağız. Bu topraklarda Türklerden intikam almamızın vakti artık geldi” diyordu.



  • Srebrenitsa’daki soykırımın dikkatlerden kaçırılan tarafı, Birleşmiş Milletler Koruma Gücü (UNPROFOR) gözetiminde gerçekleştirilmesiydi.
    UNPROFOR bünyesinde bulunan Hollanda kuvvetleri de, Sırplara göz yummakla kalmamış, aynı zamanda Müslüman Boşnakların katledilmesinde bilfiil görev almıştı.
    1993’te BM tarafından “güvenli bölge” ilân edilen Srebrenitsa’nın Müslüman Boşnaklar için hiç de güvenli olmadığı, Sırpların vahşi saldırılarıyla anlaşılmıştı.

GÖSTERMELİK SORUŞTURMALAR

Bosna Savaşı (1992-1995) bittikten sonra, Srebrenitsa Soykırımı’nda rol alan taraflar hakkında çok sayıda soruşturma açıldı, ancak bu soruşturmalar kamuoyu vicdanını tatmin edecek neticelere ulaşmadı.
UNPROFOR yönetimi veya dönemin Hollanda hükümetindeki yetkililer ise kendi ihmallerinin cezasını çekmediler.
Aksine Avrupa’nın göbeğinde işlenen bu soykırım, yalnızca belgelenmekle ve kayıtlara geçirilmekle yetinildi.

ACI DİNMİYOR

  • Srebrenitsa Soykırımı günümüzde bütün dünyada çeşitli etkinliklerle anılsa da, kuru teselli cümleleri kurban yakınlarının acısını dindirmeye yetmiyor.
    Sırbistan devleti, soykırımda başrol oynayan Sırp milisleri direkt biçimde hedef almaktan hâlâ kaçınıyor. 2013 yılında dönemin Sırbistan Devlet Başkanı Tomislav Nikoleviç, “Srebrenitsa’da işlenen suçlardan dolayı” resmî özür dilemiş olsa da, yaşananları “soykırım” olarak tanımaktan kaçındı
    . Boşnaklar, bir halkın tümüyle haritadan silinmesine yönelik bu barbarca eylemlerin “soykırım” kapsamına girdiği konusunda ısrarlı.

Kadeh tokuşturdular

Hollanda gücünde görevli asker Ron Rutten, 13 Temmuz 1995’te Srebrenitsa’daki bir evin içinde Sırplar tarafından kurşuna dizilen 9 Müslümanın fotoğraflarını gizlice çekmişti.
Soykırımın buna benzer çok sayıda somut kanıtı olmasına rağmen, Hollandalı askerlerin Zagreb’deki genel komutanı Hans Couzy, Müslümanların öldürüldüğü saatlerde karargâhta parti verilmesini emrediyordu.
Sırp komutan Ratko Mladiç ve BM misyonuyla Bosna’ya gönderilen komutanların içki içip kadeh tokuşturduğu fotoğraflar ise, “Barış Gücü”nün aslında sadece Müslümanların yok edilmesine ortam sağlamaya yaradığını gösteriyordu.
#İnsan hakları
#Sırp
#Srebrenitsa
#Müslüman
#Boşnak
3 yıl önce