|

Artık şapka yok

Türkiye'nin demokrasi tarihinde siyaset arenasındaki en önemli figürlerden Süleyman Demirel, bir süredir tedavi gördüğü Özel Ankara Güven Hastanesi'nde vefat etti. 'Solunum yolu enfeksiyonu' ve 'kalp yetmezliği' nedeniyle önceki gece saat 02.05'te 91 yaşında hayata gözlerini yuman Demirel'in diyabet, kronik böbrek yetmezliği ve bunlara bağlı rahatsızlıkları bulunduğu da öğrenildi.

Yeni Şafak
04:00 - 18/06/2015 Perşembe
Güncelleme: 22:36 - 17/06/2015 Çarşamba
Yeni Şafak

Çankaya Köşkü'nde tamamlanan siyaset yolculuğunda silinmesi zor izler bırakan 9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel, Türkiye'nin en genç genel müdürü, en genç başbakanı, İsmet İnönü ve Recep Tayyip Erdoğan'dan sonra en uzun süre başbakanlık yapan siyasetçisi olarak tarihe geçti. Esprili kişiliği, hazır cevaplığı ve mizah dolu üslubuyla hatırlanan Demirel, 40 yılı aşkın siyasi hayatında kendi deyimiyle 'altı kez gittiği başbakanlığa yedi kez gelen' parti lideri, Devlet Su İşleri'nin 'barajlar kralı' lakaplı inşaat mühendisi genel müdürü, Türk siyasetinin fötr şapkalı 'baba'sı idi.



EISENHOWER VAKFI BURSİYERİ


Isparta-İslamköy'de 1 Kasım 1924'te doğan Demirel, ilk ve ortaöğremini burada tamamladıktan sonra İstanbul Teknik Üniversitesi'nde inşaat mühendisliği okudu. 1949 yılında araştırma yapmak üzere ABD'ye gönderilen Demirel, yurda döndükten sonra Devlet Su İşleri'ne atandı. Bu kurumun başına 1955'te geçen Demirel, çok sayıda baraj ve sulama projesini hayata geçirdi. Eisenhower Vakfı'nın bursiyerini alarak bir kez daha ABD'ye giden Demirel, askerlik görevi için 1960'ta genel müdürlükten ayrıldı.



ADI 'MORRISON SÜLEYMAN'A ÇIKTI


27 Mayıs 1960 darbesinden sonra Boğaz Köprüsü'nün ilk projesini hazırlayan ABD'li Morrison Knudsen şirketinin Türkiye temsilciliğini üstlenen Demirel, bu görevinden dolayı bir dönem 'Morrison Süleyman' olarak da anıldı. Siyasete 1962 yılında Adalet Partisi (AP) İdare Kurulu üyesi olarak başlayan Demirel, iki yıl içinde, 28 Kasım 1964'te genel başkanlığa seçildi.



12 EYLÜL'ÜN SİYASİ YASAKLISI


Ekim 1965 seçimlerinde birinci çıkan partinin lideri Demirel, 1969, 1970, 1975, 1977 ve 1979 yıllarında hükümetler kurdu. 12 Mart muhtırasından sonra 'şapkasını alıp giden' Demirel, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş ile 1975 ve 1977 yıllarında kurdukları 'Milliyetçi Cephe' hükümetlerinin ardından 1979 seçimleri sonrası MSP ve MHP destekli azınlık hükümetinin başandaydı. Demirel, 12 Eylül darbesiyle bir süre siyaset sahnesinden çekilmek zorunda kaldı.



SON DURAK: ÇANKAYA KÖŞKÜ


Demirel'in siyasi yasağı 1987'deki referandumla kaldırıldı. Doğru Yol Partisi, 1991'deki genel seçimlerden birinci parti ulunca, kendi başkanlığında DYP-SHP koalisyonu kuruldu. Yedinci kez hükümet kuran Demirel, 49'uncu hükümeti başbakanı olarak 20 Kasım 1991'den 16 Mayıs 1993'e kadar görev yaptı. Demirel, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Nisan 1993'teki ölümünün ardından 16 Mayıs 1993'te, TBMM tarafından Türkiye'nin 9'uncu Cumhurbaşkanı seçildi.



Türkiye'nin 'siyasi hafızası' 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 91 yaşında hayata gözlerini yumdu. Isparta İslamköy'de başlayan yolculuğu Ankara Güven Hastanesi'nde noktalanan Demirel, Türk siyasetinde silinmez izler bıraktı.



Karşılaştığı muhtıra ve darbeler sonucu o ünlü fötr şapkasını alıp giden, sonra seçimle yeniden iktidara gelen Demirel, 12 Eylül müdahalesinin ardından 7 yıl yasaklı kaldı; 28 Şubat sürecinde Çankaya'daki tavırları ise çok tartışıldı.



Üniversite kapılarının başörtülü öğrencilere kapatıldığı dönemde “Suudi Arabistan'a gitsinler” sözü akıllardan çıkmayan Demirel, bunun yanında hayatından mizahı hiç eksik etmedi. Kendine has birçok cümle dışında 'binaenaleyh' lafı da onunla özdeşleşti.







Elektriğin komünisti olur mu


Türk siyasetinde 'binaenaleyh' denildiğinde akla gelen tek isim Süleyman Demirel oldu. Kimseye kaptırmadığı şapkası ile ünlenen Demirel, şapkayı demokraside bir simge haline getirdi. Demirel'in sarf ettiği şu efsane sözleri ise hafızalarda iz bıraktı: “Birtakım yürüyüşler oluyor diye asabınız bozulmasın, yollar yürümekle aşınmaz”, “Memlekette benzin vardı da biz mi içtik”, “Bana sağcılar adam öldürüyor dedirtemezsiniz”, “GAP'ı gaptırmam”, “Elektriğin komünisti olur mu”, “Ege bir Yunan gölü değildir, Ege bir Türk gölü de değildir, binanaleyh Ege bir göl değildir”, “Dün dündür, bugün bugündür.”



28 Şubat unutulmaz


28 Şubat post-modern darbesi sürecinde cumhurbaşkanlığı makamında oturan Süleyman Demirel, 28 Şubat 1997 tarihindeki o ünlü Milli Güvenlik Kurulu toplantısına başkanlık etti. O dönem hem dönemin başbakanı Necmettin Erbakan'a hem de REFAH-YOL Hükümeti'ne yönelik cuntacı askerlerin baskısına göz yuman Demirel, sonraki açıklamalarında ise hep 28 Şubat'ın darbe olmadığını iddia etti. Post-modern darbe günlerinde üniversiteler ise bir kısım çevrelerin baskıları sonucu başörtülü öğrencilere kapatılmıştı. Onbinlerce başörtülünün uluorta mağdur edildiği 28 Şubat sürecinde yasakçı zihniyetin yanında saf tutan Demirel'in, bir TV programında sarf ettiği sözler ise büyük tepkilere neden oldu. Başörtülü kızları üniversite okumak için başka ülkelere gitmeye davet eden Demirel, “Üniversiteye başı kapalı giremezsiniz. Başı bağlı olarak okutulan yerlere git. Arabistan'da filan vardır, oralara git” demişti.







Bir siyaset duayeni


Demirel'in vefatı nedeniyle çok sayıda siyasetçi ve eski çalışma arkadaşları gerek taziye mesajlarında gerekse de Güniz Sokak'taki evine ziyaretlerinde üzüntülerini bildirdi. İşte o mesajlardan satır başları:


*CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu

:


“Türkiye siyasetinin 40 yılı aşkın bir dönemine damgasını vurmuş, kendine has üslubu, hoşgörüsü, azmi ve demokrat kişiliğiyle yeri doldurulamayacak bir devlet adamıydı.”


*MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli:

“Geride onca iz, eser ve hatıra bırakarak ebediyete intikal eden Sayın Demirel, her zaman şükran ve saygıyla anılacak, yıllarca verdiği demokrasi mücadelesi gıpta ile hatırlanacaktır.”


*Eski Başbakan Tansu Çiller:

“Millete hizmeti her şeyin üstünde tutmuş, ülkemize büyük eserler kazandırmış, siyasi tarihimizde iz bırakmış önemli bir siyaset duayenidir. Doğru Yol Partisi'nin zor şartlarda kuruluşunun ardından, o zamanki parti genel merkez binasının zemin katında mahzen olarak da anılan toplantı odasında demokrasi yolunda birlikte önemli çalışmalarımız oldu. Demokrasi ve Türkiye sevdasıyla mahzenden çıkıp, 6 kez gittiği makama 7 kez geldi.”


*AB BAKANI VOLKAN BOZKIR:

“Benim için çok özel anıları olan, yanında çalışmaktan onur duyduğum bir cumhurbaşkanımızdı.”



65 yıl birlikte






Demirel çifti, 12 Mart 1948 evlendi ve Nazmiye Demirel'in 27 Mayıs 2013'teki vefatına kadar hiç ayrılmadı. Çocuk sahibi olamayan Demirel çifti, hayatı paylaşarak 65 yıl geçirdi. Çocukluk yıllarında çobanlık yaptığı için 'Çoban Sülü' olarak da anılan Demirel, 50'den fazla üniversiteden fahri doktora aldı, yabancı ülkelerin devlet nişanlarına layık görüldü.



Gelecekte de yâd edilecek







Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel'in devlet ve siyaset adamı olarak Türk siyasi tarihinin önemli isimleri arasında yer aldığını bildirdi. Demirel'in vefatı dolayısıyla başsağlığı mesajı yayınlayan Erdoğan, “Türk siyasi tarihinde derin izler bırakan, ülkemizin kalkınma sürecinde katkıları bulunan Süleyman Demirel, üstlendiği görevler, gerçekleştirdiği hizmetler ve siyasetteki rolü ile aziz milletimiz tarafından gelecekte de yad edilecektir. Sayın Demirel'e rahmet diliyor; ailesine, yakınlarına ve milletimize başsağlığı temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.



Son yolculuk Kocatepe'den






Vefat haberi sonrası Demirel'in Ankara Güniz Sokak'taki evi ziyaretçi akınına uğradı. Aile dostu, yakınları, eski çalışma arkadaşlarından çok sayıda isim taziyeye gelirken, Başbakan Ahmet Davutoğlu da Güniz Sokak'a gelenler arasındaydı. Demirel'in yeğeni Nihan Atasagun, kardeşi Şevket Demirel'in damadı ve CHP İstanbul Milletvekili İlhan Kesici ile doktoru Aylin Cesur tarafından karşılanan Davutoğlu, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, Demirel'in ölümü nedeniyle ulusal yas ilan ettiklerini bildirdi. “Aileyle istişare ettik, inşallah cenaze namazı da mübarek ramazanda aslında çok güzel manevi bir ortamın olduğu atmosferde, cuma günü (yarın) Kocatepe Cami'nde cenaze namazı eda edilecektir. Allah rahmet eylesin. Allah mekanı cennet eylesin ve bıraktığı bu anlamda güzel hatıralarını da siyasi tarihimizdeki yerini korumayı nasip etsin” diyen Davutoğlu, eski Cumhurbaşkanı Demirel'in devlet töreniyle uğurlanacağını kaydetti. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada ise milli yas nedeniyle 3 gün boyunca bayrakların yarıya indirileceği ve yurtdışı temsilciliklerde taziye defterleri açılacağı bildirildi.



Ulusal YAS






9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel'in ölümü nedeniyle 3 günlük ulusal yas ilan edildi. Dün itibarıyla başlayan yastan ötürü yurt genelinde bayraklar yarıya indirildi.



Naaşı Çalca Tepe'ye






Süleyman Demirel için düzenlenecek törenin detayları açıklandı. Demirel'in naaşı 19 Haziran Cuma saat 07.45'te hastaneden alınacak, saat 08.00-08.45 arasında Güniz Sokak'taki evine getirilecek. Demirel için saat 09.00-10.00 arasında TBMM'de devlet töreni yapılacak ve 10.00-12.30 arasında kortej eşliğinde Kocatepe Camisi'ne hareket edilecek. Saat 13.00-14.00 arasında cuma namazının ardından cenaze namazı kılınacak. Naaş buradan uçakla Isparta'ya gönderilecek. Demirel için 20 Haziran Cumartesi İslamköy Şehriban Hatun Camisi'nde saat 13.00'te öğlen namazının ardından cenaze namazı kılınacak ve Çalcatepe Anıtmezar'da toprağa verilecek. Naaşın konulacağı mezar, Demirel heykelinin bulunduğu alanda olacak. Yapımına Demirel'in kardeşi Şevket Demirel tarafından 2000 yılında başlanan anıt mezar, İslamköy ve Isparta'yı kuş bakışı görüyor.




#demirel
#süleyman demirel
#demirelin canazesi
9 yıl önce