|

Bir utanç daha temizlendi: Ayasofya Fatih Medresesi açıldı

İstanbul’un fethinden sonra Ayasofya’nın bitişiğinde şehrin ilk medresesi olarak hizmete giren ama 1936’da yıkılan Ayasofya Fatih Medresesi ihya edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan açılış töreninde, “Tek parti zihniyetinin tarihimize sürdüğü bir utanç lekesini daha ortadan kaldırmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz” dedi.

Yasin Yılmaz
00:00 - 16/04/2022 Cumartesi
Güncelleme: 23:32 - 15/04/2022 Cuma
Yeni Şafak
1936’da yıkılan Ayasofya Fatih Medresesi ihya edildi.
1936’da yıkılan Ayasofya Fatih Medresesi ihya edildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tek parti dönemide bakımsızlığa terk edildikten sonra 1936 yılında yıkıldıktan sonra günümüzde Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce yeniden ihya edilen
Ayasofya Fatih Medresesi
’nin açılışını yaptı. Cuma namazını Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde kıldıktan sonra medresenin açılışında konuşan Erdoğan
, Ayasofya Fatih Medresesi
ile izleri silinmek istenen bir eserin daha yeniden İstanbul’a kazandırıldığını ifade ederek “Bu açılışla sadece emanete sahip çıkmıyoruz, tek parti zihniyetinin bir utanç lekesini daha ortadan kaldırıyoruz” dedi.

MEDRESEYE DE TAHAMMÜL EDEMEDİLER

Geçen hafta İstanbul’un sembollerinden biri olan Büyük Çamlıca Camii Külliyesi’nde İslam Medeniyetleri Müzesi’nin açılışını gerçekleştirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

  • “Burası İstanbul’un fethinin akabinde, Ayasofya’nın bitişiğinde şehrin ilk medresesi olarak hizmete açılmıştır. İlk müderrisi Molla Hüsrev olan medresede, Ali Kuşçu da ders vermiştir. Medrese, farklı tarihlerdeki bakım, onarım ve inşalarla 1924 yılına kadar eğitim hizmetine devam etmiştir. Daha sonra bir müddet de öksüzler yurdu olarak kullanıldıktan sonra görüntüyü bozduğu gerekçesiyle yıktırılmıştır. Ayasofya’yı asli kimliğinden kopararak, müzeye çeviren zihniyet maalesef bu medreseye de tahammül edememiştir.”

TEK PARTİ’NİN SABIKASI KABARIK

Türkiye’nin bir dönem ne ecdat yadigarı eserlerin ne kültür ve medeniyet mirasımızın korunması, yaşatılması noktasında iyi bir imtihan vermediğini söyleyen Erdoğan, “Özellikle tek parti zihniyetinin bu konuda sabıkası oldukça kabarıktır. Bu dönemde batılılaşma adına yapılanlar hem milli bünyemizde hem de milletimizin hafızasında çok derin yaralar açmıştır” dedi.

KAPILARINA KİLİT VURULDU

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

  • “Hele hele şu Suriçi var ya Fatih Suriçi... Burası işte 800’e yakın mescidin olduğu bir yer ve buralardaki bu mescitler maalesef büyük bir çoğunluğu yıkılmış, satılmış, ahıra çevrilmiş, vesaire... İşte o tek zihniyet döneminde. Kur’an kurslarımız kapatılmış, ilim, irfan ve hikmet merkezlerinin kapısına kilit vurulmuştur. Öyle ki tarihe, medeniyetimize, milletimizin ruh köküne ait ne varsa ‘gerilik numunesi’ denilerek tasfiye edilmek istenmiştir. İşte biz bugün bu açılışla sadece emanete sahip çıkmıyoruz, aynı zamanda tek parti zihniyetinin tarihimize sürdüğü bir utanç lekesini daha ortadan kaldırmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz.”

Geleneksel Sanatlar ve Milli Birlik Sergisi’nin de açılışını gerçekleştirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hat, tezhip, çini gibi kadim estetik miraslarının seçkin eserlerinin yer aldığı serginin de hayırlı olmasını diledi.

Dehaların medresesi

Osmanlı’daki eğitim kurumlarının başında gelen
Ayasofya Medresesi’
nde Fatih Sultan Mehmet’in hocası Molla Gürani’den, ünlü maematikçi Ali Kuşçu’ya; Şeyh Ebulvehha’dan İstanbul’un ilk kadısı Molla Hüsrev’e kadar çok önemli ilim ve bilim insanı ders verdi. “66 adımda Ayasofya” kitabının yazarı Zafer Bilgi , Ayasofya Medresesi’nin eğitim alanındaki önemini Yeni Şafak’a anlattı.

ALİ KUŞÇU MÜDERRİSLİK YAPTI

  • Fatih’in bilime önem verdiğini belirten Zafer Bilgi, 15. yüzyılın dehası Ali Kuşçu’nun Ayasofya Medresesi’nde müderrisliğe getirilişini şöyle anlattı: “İstanbul’un fethinin ardından ilk medrese eğitimi Ayasofya’da başlatıldı. Caminin yanındaki papaz odaları boşaltılarak medrese talebelerine tahsis edildi. Dönemin önemli alimlerini İstanbul’da toplayan Fatih; astronomi ve matematik alanında uzman olan Ali Kuşçu’yu da 200 altın maaşla Ayasofya Medresesi’ne müderris tayin etti. Kuşçu’nun derslerine sadece öğrenciler değil ilim adamları da katılıyordu. Kuşçu’nun müderris olmasıyla, İstanbul’da astronomi ve matematik alanındaki çalışmalar da hızlandı.”

MUHADDİSLER YETİŞTİ

Ayasofya’da sadece bilim değil din eğitiminin de verildiğini söyleyen Bilgi, sözlerine şöyle devam etti: “Ayasofya sadece ibadet edilen bir yer değildi. Aynı zamanda; hadis, tefsir, kelam, tarih ve coğrafya ilim halkalarının kurulduğu bir mekân oldu. Osmanlı’nın kürsü şeyhlerinin halkla buluştuğu yer olan medresede, İstanbul’un ilk kadısı Molla Hüsrev ve Ayasofya’yı cami olarak tescil eden Hızır Çelebi de ders verdi. Hafız ve mollaların yetiştiği yer haline gelen medresede; hafızların yetiştiği Dar’ul Kurra ve hadis eğitimi verilen Dar’ul Hadis vardı. Böylece; Ayasofya Medresesi Fatih’in hayalini kurduğu bilim, din ve sanatın merkezi oldu.”

Yeniden ilim yuvası olacak

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, hizmete açılan eserin 86 yıl önce yıkılan medresenin o dönemki mimari özellikleri ve malzemelerine sadık kalınarak yeniden ihya edildiğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Yaklaşık dört buçuk asır boyunca sayısız alimin yetişmesine vesile olan Ayasofya Fatih Medresesi, bundan sonra da bir eğitim öğretim yuvası olarak hizmet verecektir. Fatih Sultan Mehmet Üniversitemize bağlı uygulama ve araştırma merkezlerinin faaliyet göstereceği medresemizde inşallah yarının alimleri, münevverleri, bilim insanları, araştırmacıları yetişecektir.

#İstanbul
#Ayasofya
#Ayasofya Fatih Medresesi
#Recep Tayyip Erdoğan
#Molla Hüsrev
#Ali Kuşçu
#Fatih Sultan Mehmet
#Zafer Bilgi
2 yıl önce